Haftaya lider başla, bir de Bursaspor ile oyna, hem de bir gündüz maçında...
Demek ki siyah-beyaz aşkı İkitelli'ye kadarmış! Mezara değil, pazara kadarmış!
Beşiktaş hızlı başladı Demba Ba kendini ofsaytta unutunca pozisyonlar bir bir eriyip gitti. Herkes Kartal'dan bir aksiyon beklerken, Bursaspor, klas ayaklarıyla golü bulmakta gecikmedi. Joshue'nin ince zeka ve kalite kokan pası, Bakambu'nun "her zaman beceremediği" klas vuruşu, yeşil-beyazlıları öne geçirdi. Atınç hızlı rakibinin yanında ancak refakatçi olabildi. 39'da yine Atınç'ın hatasını bu kez değerlendiremedi Bakambu...
Beşiktaş'ın bitmek bilmeyen sağ kanat baskısı, Bilic'in tercihi mi,yoksa Gökhan Töre'ye olan güvenden mi bilinmez, ancak 23. dakikada kırıldı. Soldan yapılan ilk organize atak beraberlik golünü getirdi. Orada asistin sol kanattan Gökhan Töre tarafından yapılması da ilginçti. Ama golde, Sosa'yı da unutmamak gerek... Gökhan'a verdiği pas, yüksek kalite ürünüydü.
Bursaspor'un golcüsü Fernandao, ilk 45 dakika boyunca ortalıkta görünmedi. Bu, rakibini topla buluşturmayan Beşiktaşlıların başarısıydı bence...
İlk devreye genel anlamda bakıldığında, iki takım da cesur ve galibiyeti düşünen yapıdaydı. Değerlendiremeyen pozisyonlar, belki daha fazla golün atılmasını engelledi ama sahadaki "beraberlik" adil bir sonuç olarak görüldü. Kim önde bitirse, diğerine yazık olacaktı.
Futbolcular arasından en çok ön plana çıkan ve takımına pozitif katkı sağlayan isim de Gökhan Töre idi.
* * *
İkinci yarının ilk devreden farkı ne derseniz, hakem Mustafa Kamil Abitoğlu derim. 63. dakikada Fernandao'nun sarı kart ile kurtarması, Abitoğlu'nun hediyesiydi. Atılsa Bursaspor, yarım saat eksik oynayacak, belki de dengeler değişecekti. Olmadı, yanlış yaptı. Son dakikada Bursaspor aleyhine verilen penaltı da ağırdı. Böyle bir ortamda, böyle bir pozisyonda Kerim'in yerde kalmasına penaltı olarak hükmetmek bu kadar ucuz olmamalıydı.
İki takım da beraberliğe razı bir görüntüde ortada dans ederken, küçük küçük atakçıklar, ikisi için de yeterli değildi. Ancak Kerim Frei ile Oğuzhan'ın oyuna girmesi, Beşiktaş'ın şuursuzca Bursaspor kalesine akmasına neden oldu. Kaleci Harun, ayakta durdu, Beşiktaş'ı durdurdu. Gökhan Töre'nin, "Maçın adamı" unvanına göz koyan Harun, 87'de Gökhan'ın "futbol harikası" şutunu ancak alkışlayabildi.
Bursaspor'da ise Serdar Aziz'in sakatlanması, Şamil'in önünü açtı. O da vazifesini gerektiği gibi yerine getirdi. Şenol Güneş'in son 10 dakika kalıncaya kadar başka değişiklik yapmaması, saha içindeki oyundan memnun kaldığının bir göstergesiydi. Ancak Beşiktaş'ın öne geçmesiyle Bursaspor kendine geldi, beraberlik sayısı da geldi. Ama penaltı karşısında boynu kıldan ince kaldı.
İkinci 45 dakikada göze batan diğer durum, iki takımın da çok top kaybı yapmasıydı. Bu da oyunun akışını negatif anlamda etkiledi, olgun ataklar oluşmasına engel oldu.