Verilen ve verilmeyen penaltılar ligi etkiliyor

Hakem Yunus Yıldırım, Mehmet Topuz’un ceza alanında düşürülmesine penaltı vermeyince, Fenerbahçeli oyuncuların tepkisine maruz kalmıştı.



ANKARAGÜCÜ-BEŞİKTAŞ
(Barış ŞİMŞEK)
Ankaragücü takımının M.Çakır ve El Yasa ile attığı gollerin ofsayt gerekçesiyle iptal edilmesinde yardımcı hakemlerin bayrakları doğruydu. Ceza alanı içinde İ.Kaş’ın, kontrolsüz hareketi ile topa temas etmeden Vassel’in kaleye doğru yönelen atağını durdurduğu pozisyon net bir penaltıydı. Kart göstermede tutarlı değildi. Kararına el kol ile itiraz eden Y.Şimşek’e haklı olarak çıkardığı sarı kartını benzer hareketi yapan S.Özkan’a gösteremedi.
B.BELEDİYE-DENİZLİSPOR
(Kuddusi MÜFTÜOĞLU)
Tecrübesi ve kişiliği, oyuncular ve teknik kadro tarafından saygı görmesini sağladı. Denizlispor’un ligden düşecek ikinci takım olma olasılığı yüksek karşılaşmada tartışmalı kararlardan uzak kalarak başarılıydı.
BURSASPOR-ANTALYASPOR
(Bülent YILDIRIM)
Seyirci baskısının üst seviyede olduğu bir karşılaşmaydı. Sercan-O.Ak ikili mücadelesinde verdiği penaltı kararı kritikti. İki futbolcu da topla oynama mesafesindeydi. Sercan ceza alanına girdiği anda O.Ak’ın hafif temasında kendini kolayca yere bıraktı. Oyuncunun düşüşüne aldandı. Atış öncesi topun penaltı noktasına konması konusunda daha titiz davranmalıydı.
Oyunu başlatırken savunma oyuncusunu uyarmak için yanına çağırdığını unuttu. Atak golle sonuçlansaydı, çok tartışılırdı. Bursaspor’un 2. golünde ofsayt yoktu. Ali Tandoğan topa vurduğu anda Ömer’in oyuna ve rakibe müdahalesi bulunmuyordu.
Sarı kartı bulunan Volkan Şen’e topla bilerek elle oynaması nedeniyle sportmenliğe aykırı hareketi için 2. sarıdan kırmızı kartını çıkarmalıydı.
ESKİŞEHİRSPOR-KASIMPAŞA
(Abdullah YILMAZ)
İki takım için de verdiği objektif kararlarla skoru etkilemeden başarılı yönetimlerine bir yenisini daha ekledi.
DİYARBAKIR-GAZİANTEPSPOR
(Tolga ÖZKALFA)
Ceza alanı içinde Musa’nın vurduğu top yakın mesafe de olsa Murat’ın açık kolundan döndü. Kolları doğal pozisyonda değildi. Tolga’nın rakibine yaptığı kontrolsüz hareket de penaltıydı. Diyarbakırspor’un iki penaltısını atlayarak yaptığı yorum hataları ile skoru etkiledi.
MANİSA-GENÇLERBİRLİĞİ
(Süleyman ABAY)
Ceza alanı içinde Simpson-İlhan arasındaki ikili mücadeledeki devam kararı ile Serkan’ın attığı golün ofsayt gerekçesiyle iptali doğruydu.
FENERBAHÇE-KAYSERİSPOR
(Yunus YILDIRIM)
Toledo’nun, ceza alanı içinde M.Topuz’a yaptığı hareket penaltıydı. M.Topuz topa doğru hareketlenmişti. Toledo ise topa değil, M.Topuz’un topa vurmak üzere olan sağ ayağına yaptığı kontrolsüz hareketle düşmesine neden oldu. Fenerbahçe’nin attığı ilk gol ofsayttı. Alex, ofsayttan geri doğru koşarak aldığı topu pas olarak G.Ünal’a verdi. Atılan gol iptal edilmeliydi. Oyunun başından itibaren kart göstermeme önyargısı yüzünden karşılaşmanın tansiyonu arttı. Kural gereği çıkarması gereken kartlarını yine kullanmayarak ligin dengelerini alt üst etmeye devam ediyor. Oyuncuların sağlığını gözeterek oyunu durdurması gereken zamanda durdurmaması deneyimine ve kokartına yakışmadı.
SİVASSPOR-GALATASARAY
(Halis ÖZKAHYA)
Futbolcuların birbirlerine ve hakemlere karşı olan agresif hareketlerine önlem alamadı. Faullerde ve kart göstermede tutarlı kararlar veremedi. Dirseklerin kullanımında dikkatli değildi. Barış’a, Kadir’e yapmış olduğu rakibinin güvenliğini ve sağlığını tehlikeye atan ciddi faullü hareketinden dolayı çıkardığı kırmızı kart doğruydu. Oyuncular ve teknik kadrolar tarafından kabul görmediğinden otoritesini kurmakta zorlandı.

MHK’nın yapması gereken!
Hakemlerimiz verdikleri ve vermedikleri penaltılarla, gösterdikleri ve gösteremedikleri kartlarla, oyun kuralı ihlali yaptıkları iddiaları ve oyuncu sakatlanmalarında oyunu durduracakları zamanı değerlendirememeleri nedeni ile haftanın gündemini belirlediler. Tüm takımlarımızın ligdeki konumları gereği hatalı kararlara tahammüllerinin kalmadığı haftalara geldik. Hakem hatalarının kabul edilebilir sınırlarına bile kimsenin sabrı kalmadı. Başarısızlık durumunda yöneticilerin, teknik kadronun, futbolcuların, seyircilerin tek hedefi hakemler.
Bu gerçeği kabul ederek, görev yapan hakem, yardımcı hakem ve dördüncü hakemlerin çok dikkatli olmaları gerekir. İmkânsız olduğunu biliyorum ama sıfır hata ile maçları bitirmeye gayret etmeleri lazım.
Benzer pozisyonlarda aynı kararları verdikleri takdirde tartışmalardan uzak dururlar. Ne yazık ki, takımlar bile CD eşliğinde hem kendi maçlarında hem de rakip takımların maçlarında yaşanan benzer pozisyonlardaki farklı kararları gündeme getirerek ortamı geriyorlar.
MHK’ya kritik haftalarda çok önemli bir görev düşüyor. Maçları kendi kurallarına göre değil oyun kurallarına göre yönetmeye gayret edenleri görevlendirerek tartışmalardan uzak kalabilirler.