Penaltılarda haklıydı!

KONYA-SİVAS
(Çağatay ŞAHAN)
Oyuncular arasındaki tartışmalarda daha aktif davranmalı. Maçın atmosferinden dolayı kural gereği göstermesi gereken kartlarını çıkarmadı. Ceza alanında M.Sedef’in, Eneramo’ya kontrolsüz hareketi penaltıydı. Yılmaz Vural’ın uzatmanın son anlarında yaptığı itiraz gereksizdi. Gol öncesi oyuncu değişikliği yapıldı.

ANTALYA-K.KARABÜK
(Hüseyin SABANCI)
MHK üst üste görev vererek tecrübe kazandırmak istiyor. Faul ve kartlarında genelde tutarlıydı. Otoritesini kurmak isterken oyuncularla iletişimde daha sakin davranmalı. Maçın neticesini etkileyecek kararlardan uzaktı.

G.BİRLİĞİ-G.SARAY
(Tolga ÖZKALFA)
İddiasız iki takımın mücadelesinde faullerde genelde tutarlıydı. Kart uygulamalarında aynı başarıyı gösteremedi. Jedinak’a çıkardığı iki sarı kartlık harekette de yanıldı. Jedinak, G.Zan’la girdiği hava topu mücadelesinde rakibinin koluyla yüklendiğini işaret etti. Bu hareketi kararına itiraz olarak algıladı. Culio ile ikili mücadelesinde rakibine hiçbir teması yoktu. Culio’nun düşüşüne aldanarak 2.sarıdan kırmızı kartını çıkardı. Culio’nun vuruşunda top kale direğine ve kale çizgisinin içerisine çarparak oyun alanına döndü. Yardımcı hakem Serkan Akal, her ne kadar pozisyon gereği köşe gönderine uzak bir yerde olsa da önü açıktı. Hiç tereddüt etmedi. Orta çizgiye doğru koşunca Özkalfa golü verdi.

F.BAHÇE-A.GÜCÜ
(Cüneyt ÇAKIR)
Alex’in ceza alanında Rajnoch’un dikkatsiz müdahalesi ile yerde kaldığı pozisyondaki penaltı kararı doğruydu. Sarı karta gerek yoktu. Niang ceza alanı içinde topu Senecky’den kurtardığı anda kalecinin çelmesi ile yere düştü. Penaltı kararında haklı ancak bariz gol şansı yoktu. Aydın topa Niang’dan daha yakındı. Sarı kart yeterliydi. Niang ceza alanına girdiği anda Özden’in müdahalesi ile yerde kaldı. Top iki oyuncunun da oynama mesafesindeydi. Penaltı ve sarı kart doğruydu. Topun yönü ve diğer oyuncuların yeri dikkate alındığında bariz gol şansı yoktu.

BEŞİKTAŞ-ESKİŞEHİR
(Özgür YANKAYA)
Kolay maçta faul ve kartlarında tutarlı değildi. Nadareviç’in ceza alanı içinde bilerek eliyle oynamasına verdiği penaltı doğruydu. Rakibine kart göstermesi gerektiğini işaret eden Guti’yi görmezden geldi.

MANİSA-BUCA
(Mustafa ÖĞRETMENOĞLU)
Süper Lig'deki ilk maçı olmasına rağmen faul ve kartlarındaki tutarlı kararları ile başarılıydı. Ceza alanı önünde Erman’ın, Y.Gökoğlan’ı kolundan çekerek tutması sonrası bariz gol şansını engellediği için çıkardığı kırmızı kart doğruydu.

KAYSERİ-G.ANTEP
(Fırat AYDINUS)
Maçın tempolu ve zevkli geçmesinde yönetim tarzının etkisi vardı. Selim maçı bozan oyuncuydu. Önlem almakta zorlandı. Olcan-Selim tartışması sonrası iki oyuncudan tokalaşmalarını istemesi gereksizdi. Otoritesini sarsan bir görüntüydü. Ceza alanı önünde top yakın mesafeden Danny’nin omzuna çarptı. Gördü ve devam ettirdi. Ardından Aleks Taşçıoğlu’nun bayrağına itibar etmesi deneyimine yakışmadı. Gol olmaması şansıydı. Aynı yardımcı Olcan’ın golü öncesi ofsayt pozisyonundaki Popov’a bayrağını kaldırmayarak gole katkı sağladı. Ceza alanında Popov, Semih’ten topu kurtardığı anda rakibinin ayağını çekmesi ile yerde kaldı. Penaltıydı.

KASIMPAŞA-BURSA
(M.Kamil ABİTOĞLU)
Tecrübesi ve oyuncularla kurduğu doğru iletişimle maçın skorunu etkilemedi. Son dakikada Vederson’a, Hüseyin’e arkadan yaptığı faulde sarı kartını kullanmalıydı.

TRABZON-İ.B.BLD.
(Kuddusi MÜFTÜOĞLU)
Gollerin çabuk gelmesi maçın tansiyonunu düşürdü. M.Yumlu’ya önce Tum’a ardından İskender’e yaptığı faullerden sonra çıkardığı 2 kartta da haklıydı. Burak ceza alanına girdiği anda arkadan Can’ın elini vücudunda hissettiği anda topa da yetişemeyeceğini anladığında kendini yere bıraktı. Devam kararında haklıydı. Aldatmadan 2.sarıdan kırmızı da çıkarabilirdi.

Çakır şanslıydı!
Fenerbahçe - Ankaragücü maçına MHK'nın Cüneyt Çakır'ı ataması büyük riskti. Çünkü iki hafta önce Çakır’ın yönettiği Trabzonspor - Gaziantepspor maçında ciddi hatalı kararları vardı. MHK, şampiyonluğu etkileyecek önemdeki bu maça Çakır’ı atayarak büyük baskı altına aldı. Deneyimli hakem tedirgin başladığı karşılaşmada verdiği üç penaltı kararında da şansının yardımıyla haklıydı. Tersi de olabilirdi. Çakır kararlarında yorum hatası yapabilirdi. O takdirde yaşanacakları düşünmek bile istemiyorum. Türk hakemliğinin en önündeki ismin hakemlik geleceğini bu şekilde tehlikeye atmak ne derece doğrudur?
Çakır’ın sezon başından beri ligde ve Avrupa'da yönettiği karşılaşmalarda yardımcı hakemleri Bahattin Duran ile Tarık Ongun olmasına rağmen son maçta Tarık Ongun’un görevlendirilmemesi, Trabzon maçındaki penaltı ve Danny’nin atılması ile Glowacki’nin kırmızı kart görmemesinin faturasının MHK’ce ona çıkarıldığını gösteriyor.