ANKARAGÜCÜ-TRABZON
(M.Kamil ABİTOĞLU)
İki takımın da ligdeki konumları itibarıyla rahat olan müsabakada futbolculara kararına itirazdan dolayı çıkardığı sarı kartlar otoritesini kabul ettirememesinden kaynaklandı. Burak’a aldatmadan sarı kart gösterdi. Köşe vuruşu kullanılırken aklına geldi. Oyunu endirekt serbest vuruşla başlattı. Top taca çıktı. Rothen eliyle gözlük işareti yaparak kararına itiraz etti. Sarı kartı doğru kullandı. Oyunu taç atışı ile başlatması gerekirken endirekt serbest vuruşla başlatarak tecrübesine yakışmayan önemli bir hakem hatası yaptı.
FENERBAHÇE-ESKİŞEHİR
(Bülent YILDIRIM)
Ev sahibi takımın mutlak kazanma isteği ve seyircisinin desteği maçın tansiyonunu yükseltmişti. Hata yapmama tedirginliği nedeniyle faul ve kart uygulamalarında tutarlı değildi. Futbolda fiziksel temas oyunun doğasında vardır. Kural haksız fiziksel temasın cezalandırılmasını belirtir. İlk gol öncesi Alex-Volkan ikili mücadelesindeki faul kararında Alex faul almaya çalışan oyuncuydu. Volkan’ın teması ile hareketi engellenmemişti. Yeri iyi olmasına rağmen Alex’in düşüşüne aldandı. Yerden kayarak topu almaya çalışan Sezer’e, Alex’in temaslı hareketi net bir faul ve karttı. Koray’a çıkardığı sarı kartını maç boyu faullü oynayan Emre’ye gösteremedi. Güiza’ya topu eli ile oynadığı gerekçesiyle yardımcı hakeminin uyarısı ile çıkardığı sarı kart doğruydu. Ceza alanında Nadareviç’in topa ayağının üstü ile yaptığı müdahale sonrası Özer’e temasını endirekt serbest vuruşla cezalandırması deneyimine yakışmadı. Oyun devam etmeliydi. Serbest vuruşsa penaltıydı.
BURSASPOR-KAYSERİ
(Abdullah YILMAZ)
Sakin ve kendinden emin görüntüsüne rağmen bu tür zorluk derecesi yüksek karşılaşmaya ilk kez çıktığı için oyunu kontrolünde tutmakta zorlandı. Cangele ceza alanı içinde topu A.Tandoğan’dan kurtardığı anda rakibinin koşu yolunu engellemesi ile yerde kaldı. Penaltıydı. Ceza alanı içine havadan atılan topa yükselmeden Turgay’ı, iki eliyle itekleyen M.Shawki’nin hareketine verdiği penaltı doğru ancak sarı karta gerek yoktu.
Penaltı beklentisi içinde rakibinin hiçbir teması olmadan kendini yere bırakan V.Şen’e aldatmadan dolayı gösterdiği sarı kartta haklıydı.
İ.B.BELEDİYE-GALATASARAY
(Fırat AYDINUS)
Kale alanı önünde Hasagiç, M.Baros’u topu kurtardığı anda ayağına basarak düşürdü. Penaltıydı. Efe ceza alanına girdiği anda topu Aykut’tan kurtardığı sırada rakibinin kontrolsüz hareketi ile yerde kaldı. Penaltı ve bariz gol şansını engellemeden kırmızı kart vermesi gerekirken aldatmadan dolayı gösterdiği sarı kart hatalıydı.
DENİZLİ-GENÇLERBİRLİĞİ
(Aytekin DURMAZ)
Her iki takımın ceza alanında meydana gelen Hurşut-A.Cebe ile O.Şam-Braga ikili mücadelelerindeki devam kararı doğruydu.
ANTALYASPOR-GAZİANTEP
(Süleyman ABAY)
İki takımın da açık oynadığı karşılaşmada skoru etkileyecek kararlardan uzaktı.
SİVAS-KASIMPAŞA
(Yunus YILDIRIM)
Özellikle ev sahibi takımın ligde kalabilmesi için puan kaybına tahammülü olmadığı karşılaşmayı deneyimi ve otoritesi ile tartışmalı kararlar vermeden tamamladı. Penaltı itirazlarındaki devam kararlarında haklıydı.
DİYARBAKIR-BEŞİKTAŞ
(Halis ÖZKAHYA)Sessiz maçı genelde kontrolünde tuttu. Pozisyonları yakın izleyince faul kararlarında iki takım için de tutarlıydı. Oyuncuların iyi niyetle oynama isteğini hissettiği için kural gereği göstermesi gereken sarı kartlarını kullanmadı. Ancak deneyimi ve kokartı gereği yönetim tarzı maçın durumuna göre değişmemeli.
Medeniyetlerin beşiğindeki final!
Türkiye Kupası final maçı Futbol Federasyonu’nun internet sitesinde “Medeniyetlerin Beşiğinde Dev Final” başlığı ile veriliyor.
Ancak ilginç olan final karşılaşması, gündüz ve bölgenin en sıcak olduğu saat olan 15.45’de başlayacak.
Futbolun marka değerinin yükselmesi için yapılan çalışmalar yanında 2016 Avrupa Şampiyonası adaylığı için yoğun bir kulis faaliyeti yürüten yönetim kurulu adına karşılaşmanın gündüz oynatılması olumsuz bir karardır.
Hem kupaya sponsor olanlar hem de yayıncı kuruluşun tüm beklentileri ve yatırımları boşa çıktı.
Mademki yetkililere söz verildi, durum tüm açıklılığı ile anlatılmalı ve final Kayseri veya İzmir’de oynatılmalıydı. 2012 Avrupa Şampiyonası’nda oynanacak bir milli maç veya Süper Kupa finali ışıklandırma sorunu çözülmüş Urfa’da oynatılarak verilen sözler gecikmeli olarak tutulmuş olur ve bu sıkıntı ortadan kaldırılabilirdi.
Avrupa’nın hiçbir ülkesinde bu tür kupa final maçları gündüz saatinde oynatılmıyor.
Futbolcularının sarı kartlarını bile tartışmaya çekinmeyen, kulüpleri aleyhine olduğuna inandıkları her karara karşı herkesi suçlayan iki takımın idarecilerinin bu duruma ses çıkarmamaları da çok manidardır.
Sonuçta Türkiye Kupası karanlıkta kaldı.