Çok tartışmalı bir ilk 45 dakika izledik. Ceza alanı içinde oluşan, Milan Baros-kaleci Souleymanou ile Cangele-Servet arasındaki ikili mücadelelerde devam kararı yerindeydi. Ancak Cangele’ye aldatmadan sarı kart göstermesi gerekirdi. Lincoln, ceza alanı içinde topu rakibinden kurtardığı anda Eren’e ayağını takarak penaltı beklentisi içinde kendini yere bıraktı. Selçuk Dereli’nin aldatmadan gösterdiği sarı kart doğruydu. Kayserispor’un topu çabuk oyuna sokmasını engellemek amacıyla toptan gerekli mesafeye açılmayan ve akının başlamasını önleyen Lincoln’e çıkan ikinci sarıdan kırmızı kartta da haklıydı. Baros, ceza alanı içine girdiği anda Eren ile mücadelesi sonrası, hafif teması anladığı anda kendini yere bıraktı. Bu pozisyondaki devam kararı doğruydu. Dereli, yine ceza alanı içinde Servet ile mücadelesi sonrası kendini penaltı beklentisiyle yere bırakan Aghahowa’ya gösterdiği kartta da haklıydı. İlk yarının tartışılacak tek kararı, Milan Baros’a itirazdan gösterdiği sarı karttı. Oyuncunun çarpışmadan dolayı başı kanıyordu. Daha sakin kalarak olayı yatıştırabilirdi. İkinci devre oyunun tansiyonu düştü. Son dakikada, ceza alanı içinde Turgay-Emre mücadelesinde Emre’nin eli yerdeydi. Topun çarpmasındaki devam kararı da doğruydu. Kontrolü elinde tutan Selçuk Dereli, faul tespitlerinde hatalı kararlar verse de, baskıdan etkilenmeden yönetim tarzı, vasatın üzerindeydi.