Sezonun en kritik maçında iki takımın kadro yapıları, oyun şekilleri kadar maçı yönetecek hakemlerin performansı da çok önemliydi.
Derbi çok yavaş başladı. Oyuncular maçın tansiyonunu yükselten sert hareketlerden kaçındılar. Hakemin verdiği kararlara karşı saygılıydılar. Fırat Aydınus maça hemen kartlarını başvurmayan bir anlayış içinde başladı. Oyuncuları uyarmakla yetiniyordu. Oyunun hemen başında Alex’in kullandığı köşe vuruşu öncesi, seyircilerden gelen yabancı maddeler üzerine takım kaptanı olan Ümit Karan’ı yanına çağırarak seyirciyi uyarmasını istemesi yerine, kendisi Alex’in yakınında durarak tribüne yabancı madde atmaması uyarısı yapabilse daha caydırıcı olurdu.
Aydınus ayrıca golden sonra sertleşen maçta kartlarını kullanmalıydı. Kezman’ın, Mehmet Topal’a, Lugano’nun, Ümit Karan’a yaptığı sert hareketlerde sarı kartını göstermeliydi. Maçın kontrolünü elinden kaçırabilirdi. Aurelio’nun pasına hareketlenen Nonda’ya kalkan bayrak ve çalınan ofsayt düdüğü yakışmadı.
İkinci devre Ümit Karan - Aurelio mücadelesinde hemen sarı kartına başvurdu. Uğur Boral’ın Barış’a yaptığı faule ve yardımcı hakeme yaptığı itiraza rağmen kart göstermemesi ilginçti. Ceza alanı içinde Ayhan - Volkan ve Hakan Şükür - Edu mücadelelerindeki devam kararı yerindeydi. Uğur Boral’ın düşerken üstüne basması tamamen oyun icabıydı. Herhangi bir kasıtlı hareket söz konusu değildi.
Sabri, Aurelio’yu tuttu, çekti, düşürdü ama kart görmedi. Sonuçta yenen takımın şampiyonluk yarışında büyük bir avantaj yakaladığı müsabakayı, gösterilmesi gereken sarı kartları göstermemesine, gösterilmemesi gereken kartları göstermesine rağmen sonuca tesir etmeden tartışmalardan uzak yönetti.