Milli Mücadele’nin sona ererek Türk milletinin bağımsızlığını elde edilişinin simgesi olan İzmir’in Yunan işgalinden kurtuluşunun 101. yıldönümünü coşkuyla kutladık.
Aynı zamanda o günün bizler için başka bir anlamı daha vardı...
9 Eylül 1923 tarihinde benim de büyüdüğüm, yetiştiğim ve ailemin hala ikamet ettiği yer olan Eşrefpaşa’da kurulan İzmirspor’un kuruluş yıldönümüydü...
İzmirspor; İzmir’in adını taşıyan tek kulüptür...
İzmirspor; Türkiye’de ilk altyapı sistemini kuran takım olmasıyla gurur kaynağımızdır.
İzmirspor; Türk futbolunun simgesi Metin Oktay ve daha nice ünlü futbolcuların yolunun geçtiği kulüptür.
Ve İzmirspor 100 yaşında...
100 yıllık lig kariyeri bulunan İzmirspor profesyonel lige geri dönmek için yıllardır direniyor.
Futbol ekonomisi değişti. Maliyetler yükseldi. İzmirspor bu değişime bir türlü ayak uyduramadı. Sağlam bir ekonomik düzen oluşturamadı.
Bu kulüpte birçok yıldız yetişti. Takım kalitesi her geçen gün düştü. Ekonominin yanında sportif yenilgiler de yaşadı. Bir çok başkan ve yönetici geldi gitti. Kötü yönetimler ve başarısız sonuçlar yüzünden kulüp bugün profesyonel liglerden uzakta...
Cumhuriyet’le yaşıt İzmir’in köklü kulüplerinden İzmirspor’u kuruluşunun 100. yılında yeniden profesyonel liglere döndürmek isteyen yönetim, iç ve dış transferde çok sayıda futbolcuya imza attırdı.
Başkan Nedim Topaloğlu sezon öncesi açıklamalarında, “Camiamızın yıllardır süren profesyonel lig özlemini bu sezon sona erdireceğiz.
100. yılımızda tüm İzmirlilerden kentlerinin takımına sahip çıkmalarını istiyorum” dedi.
Sevgili Başkan, yaptıklarınıza saygım sonsuz, ancak eylemleriniz ile söylemleriniz arasında bir kopukluk var.
Siz ve yönetiminiz İzmirspor’a ve değerlerine yeterince sahip çıkıyor musunuz?
Mesela 100 yıllık koca çınarın kuruluş gününde camiayla birlikte neden bir organizasyon düzenlemediniz?
Mesela, cefakar taraftarın kendi imkanlarıyla, imece usulü organize ettiği kutlamalarda yönetiminizle beraber neredeydiniz?
Sayıları 20-25’i geçmeyen, kendi imkanlarıyla bayraklar yaptıran ve de Eşrefpaşa caddelerini süsleyen taraftarlar yalnız bırakılmayı hak ediyor mu? Büyükşehir ve ilçe belediyelerinden koca çınarın doğum gününde caddelerin bayraklarla donatılması konusunda destek isteyemez miydiniz?
100. kuruluş yıldönümünü sadece sosyal medya mesajı ile kutlamak ne kadar doğru?
Sizden ve de yönetiminizden 100. yılla yakışır bir vefa beklerdik...
Sevgili Başkan hatırlatmak isterim ki; bugüne kadar İzmirspor taraftarını var eden belli başlı kurallar vardır:
İzmirsporlu olmak bir yaşam biçimidir. Futbola ve yaşama karşı duyarlı ve sorumlu bir duruş sergiler.
Taraftar İzmirspor´u siyasetten bağımsız düşünür, İzmirspor siyaset üstüdür. Taraftar İzmirspor’dan başka takım tutmaz.
Taraftar için camianın şanlı geçmişi ve sahip olduğu değerler, her şeyden önce gelir.
Taraftarı bağımsızdır. Yöneten ya da muhalefet eden hiç kimseye itaat ve biat etmez.
Ve en önemlisi; taraftar kulübün müşterisi değil sahibidir.
Nazım, ‘‘Çınarı yıkmak için baltayı köküne vururlar’’ demişti.
İzmirspor’un durumu da bu.
Gelen giden dibine vurdu...
Baltayı çınarın dibine vurmaktan vazgeçelim artık..
100. yılda şampiyonluk için yola çıktınız ama kulüpte yönetim, taraftar, teknik kadro ve takım arasındaki uyum olmazsa sportif başarı elde etmek zor.
Hatta imkansız...
İzmirspor yönetimi, sporun dinamiklerinin kulüple kopan bağlarını kurmak için hamle yapmak zorunda.
Tüm İzmirsporluların birbiriyle barışması ve o ortamı sağlanması gerekir.
Gün hiçbir beklenti içine girmeden şehir ve şehri yönetenlerle barışma günü.
İzmirspor’un buna ihtiyacı var.
Gün, yıkılan sevginin, duyulan saygının yeniden inşa edilme günü.
Gün kopan bağları onarma günü...
İzmirspor’a güvenme günü...
Çünkü tek çıkış bu.
İçine girdiğimiz girdaptan çıkabilmek için, önce birlik ve beraberliğe, sonra karşılıklı güven ve inanca ihtiyacımız var.
Ortak akıl ile bir yol bulunmalı. Her şeye rağmen iyi ki doğdun İzmirspor. Nice 100 yıllara...
Selam olsun ‘‘Semtlerin abisi, abilerin semti Eşrefpaşa’ya’’...