Buca Erhan'la daha güzel!

TFF 2. Lig Kırmızı Grup'ta zirve mücadelesi veren Bucaspor 1928, evinde Ankara Demirspor'u tek golle geçti ve bu sezonki ikinci galibiyetini elde etti. İlk yarısı eşitlikle sona eren maçın 79. dakikasında Erhan Çelenk'in sayısıyla sarı lacivertliler 3 puanı hanesine yazdırdı

Geçtiğimiz yıl elden kaçan kupanın kulplarına bu sezon uzanmayı kendisine hedef edinmiş Bucaspor 1928, sezon girişini hiç de fena yapmamıştı. İlk üç maçının ikisine gurbette çıkan sarı lacivertliler, iç sahada Etimesgut engelini dramatik bir sonla, son dakikada Erhan’ın frikiği ile aşmıştı. O maçta takımın geriden gelip 90+’larda bile sanki ilk saniyelermiş gibi reaksiyon vermesi tabi ki umudun dozajını gösteriyor. Bence bu ligin kilit özelliklerinden bir tanesi dışarıda kaybetme, içeride puan verme mottosu. Fırtına da aynen bu şekilde ilerliyor. Bu kez rakip, Ankara Demir’di. Cüneyt Dumlupınar, eldivenleri Kıvanç’a emanet ederken Alper, Mazlum, Lokman ve Enes’ten kurulu bir savunma düzeneği ile sahadaydı. Taşkın ve Erhan ile topu ileri taşıma hedefinde olan teknik patron, İlhan ile göbeği tutmayı kafasına koymuştu. Erhan Çelenk ve Mehmet Fuat gibi iki önemli gol silahından ise maçı kazandıracak sayılar bekleniyordu. İlk perdenin genelinde topa sahip olan, ev sahibi olduğunu rakibine hissettiren bir Buca vardı.

Kendi oyun planına sadık kenar yönetiminin yansıması gibi yeşil alanda kramponlar taktikleri hayata geçiriyordu. Hatta bu evrelerde rakip üç direğine atılan beş şut denemesi de ne denli tabela yapmak istediklerini bize gösteriyordu. Arzuladıkları, istedikleri bu yarıda gerçekleşmedi. İkinci 45'lik dilim ise Buca'nın iyiden iyiye oyununu rakibine kabul ettirdiği bir evre oldu. Kanatları üretken kullanan, oyuna cesur ve de olabildiğine geniş perspektif bakabilen Fırtına, maçın bitiminde yalnızca ikinci yarıda tam 10 kez denemiş, bir isabet ve bir gol ile zafere uzanmıştı. Erhan'ın 79'da arka direğe rakip oyuncudan önce koşması, zamanlaması ve bitirici vuruşuyla ne denli doğru bir transfer olduğunu tekrarlar nitelikte 'Sonunda' dedirtti. Taraftarıyla yine, yeni, yeniden yüzler güldü. Bu noktada Cüneyt Hoca'yı tebrik etmek istiyorum. Yaptığı değişikliklerin zamanı harikaydı. Transferler onun isteği üzerine vakitlice yapıldı. Şampiyonluğa giden yolda tecrübesi önemsendi. Bir olduğu taraftarın yaşadığı o muhteşem coşku da sene sonuna kadar sürecek gibi. Maç boyunca eksileri olsa da maçın genelinde büyük takım edasıyla iyi işler yaptılar. Bu yarışın sonuna kadar süreceğinden şüphem yok.