Akhisarspor nereden nereye?
Geçmişin ışığında bugünü değerlendirdiğimizde, Türk futbolunun dramatik hikayelerinden biriyle karşı karşıyayız. Akhisarspor'un çöküşü!
Bir zamanlar Süper Lig'in parlayan yıldızları arasında yer alan, Türkiye Kupası ve Süper Kupa gibi prestijli kupaları müzesine götüren Akhisarspor, bugün amatör lige düşmenin acısını yaşıyor...
2007-08 sezonuna kadar 3. Lig’de kalan Akhisar, 2007-08 sezonunu ikinci olarak tarihinde ilk kez 2. Lig’e yükseldi. 2 yıllık 2. Lig mücadelesinin ardından, 2009-10 sezonunda ilk kez 1. Lig’e çıktı. 2011-12 sezonunu şampiyon olarak tamamladı ve yine tarihinde ilk defa Süper Lig’e yükseldi.
2012-2013, Süper Lig’deki ilk sezonunda iskelet kadroyu korudu ve lige başladı. İlk yılı 14. sırada, 2013-2014 sezonunu ise 10. sırada tamamladı...
2014-2015 sezonuna iyi başlayan takım 10 maç üst üste kazanamadı ve düşüşe geçti. Kulüp tarihinin ilk yabancı teknik direktörü olan Roberto Carlos’a takımı emanet ettiler. Takım, sezonu 12. sırada tamamladı...
2015-2016 sezonu Türkiye Kupası’nda çeyrek finale çıkıp, Galatasaray’a elendiler... Akhisar, Süper Lig’deki en iyi başarısını ise 2016-2017 sezonunda ligi 7. sırada tamamlayıp elde etti. Bu sezonda Türkiye Kupası’nda çeyrek finale yükseldi ve Başakşehir’e elendi...
2017-2018 sezonunda ligi 11. sırada bitirse de, Diyarbakır’da Fenerbahçe’yi 3-2 yendi. Tarihinde ilk defa Türkiye Kupası’nı kazandı ve kupayı müzesine götüren ilk Anadolu ilçe takımı oldu.
Akhisarspor ayrıca, Türkiye Kupası şampiyonluğu nedeniyle de tarihinde ilk kez UEFA Avrupa Ligi’ne katılmaya hak kazandı. Ardından 5 sezon Manisa’da maçlarını oynayan takım, evine geri döndü.
28 Ocak 2018’de Antalyaspor maçı ile Spor Toto Akhisar Stadyumu açıldı. 2017-18 Türkiye Kupası Şampiyonu olarak Türkiye Süper Kupası’nda sahaya çıkan Akhisarspor, Galatasaray’ı penaltılarla yenerek ilk kez Türkiye Süper Kupası’nı kazandı.
Tarihinde ilk kez UEFA Avrupa Ligi’nde gruplarda mücadele etti. Kısıtlı kadrosuyla hem Lig hem Avrupa’da zorlanan Akhisar, sezonu son sırada tamamladı ve 7 sezon sonra Süper Lig’e veda etti.
Ligden düşerken, Türkiye Kupası’nda finale çıktı. Sivas’ta oynanan final maçında Galatasaray’a 3-1 kaybetti.
Artık Akhisarspor’da çöküş baş göstermeye başlamıştı. 2019-20 sezonunda 1. Lig’de mücadele eden kulüp, devre arasında eski futbolcularına olan borçları nedeniyle transfer yasağı aldı.
Süper Lig’e yükselmek için oynanan Play Off maçında Karagümrük’e elendi.
2020-21 sezonu transfer yasağı kaldırılamadı. Takımdaki tecrübeli oyuncularda gemiyi terk etti.
2020-21 sezonunda 1. Lig’den düşen Akhisarspor, 2021-22 sezonunda da 2. Lig’den düştü. Ve paraşütsüz iniş 3. Lig’den amatöre uzandı.
Söylenecek söz çok, duyup ders çıkaracak yok! Yıllarca Süper Lig başta olmak üzere profesyonel liglerde mücadele eden, 8 yıl önce bir ilçe takımı olmasına karşın bir çok büyük bütçeli takımlara kafa tutan, ülkemizi başarılı bir şekilde Avrupa’da temsil eden Akhisarspor, pazar günü Erbaaspor’a 6-2 mağlup oldu ve Bölgesel Amatör Lig’e düştü.
Artık şehir kulüplerinin içinin boşaltılmasına engel olamayan bir sistemle ileriye gitmek mümkün değil. Bu kulüplerin hepsinin ortak özelliği aşırı borçlandırılmış olmaları.
Kulüp başkanı ve yönetici olmak için para, nüfus, siyasi güce yakınlık yeterli olmamalı. Bu kulüpleri bu duruma sokan herkesten sistem yargıyı devreye sokmalı, hesap sormalı. Bu düzenin bu şekilde işlemesine kesinlikle son verilmeli.
Derneklerin artan borçlarıyla ilgili sorumluluk, eksiksiz tüm yönetim kurulu üyelerinde olmalı. Kimse arkasında enkaz bırakıp gidememeli.
Kısaca gerekli tedbirler alınamadığından Türkiye’de profesyonel ligler dramatik düşüşlere sahne oluyor.
Sezon sonuna yaklaşırken, Süper Lig tecrübelerine rağmen ekonomik sorunlar yaşayan Bursaspor, Akhisarspor, Altay, Giresunspor ve Denizlispor gibi köklü kulüpler küme düştü.
Bu dramatik düşüşler gerçekten endişe verici. Akhisarspor gibi başarılı geçmişi olan kulüplerin bile amatör liglere kadar düşmesi, Türk futbolunda yaşanan sistemik sorunları gözler önüne seriyor.
Bugün, Akhisarspor'un Bölgesel Amatör Lig'e düşmesi, Türk futbolunun derinliklerindeki yapısal sorunların bir yansıması.
Ancak tüm bu karanlık tabloya rağmen, umutsuzluğa kapılmak yerine çözüm aramak önemlidir. Taraftarların daha aktif bir rol üstlenmesi, kulüplerin finansal ve yönetimsel yapılarının daha şeffaf hale getirilmesi için atılacak adımlar, gelecekte benzer çöküşlerin önüne geçebilir.
Akhisarspor'un çöküşü, sadece bir futbol kulübünün hikayesi değil, aynı zamanda Türk futbolunun yapısal sorunlarını gözler önüne seren bir ibret vesikasıdır.
Buradan ders çıkarmak ve gelecekte benzer trajedileri önlemek için, futbol camiasının bir araya gelerek ortak çözümler üretmesi artık kaçınılmaz.
Gelecekte, Akhisarspor'un yeniden toparlanarak eski günlerine dönmesi dileği ve Türk futbolu için daha aydınlık bir gelecek umuduyla...