Beşiktaş’ın 2-0 yenik duruma düşene kadarki oyununu, doğrusu oynamayışını devre arası yükleme antrenmanlarının yarattığı soğumanın sonucu olarak değerlendirebiliriz. Yenik duruma düştükten sonraki uyanış önemli. Maç içinde hem de devre arası değişikliklerine ihtiyaç duymadan kendilerine gelebilmeleri bir artı.
Oyun akışkanlıklarında sorun devam etmekle birlikte özellikle hücum hattındaki oyuncuların birbirlerini anlamada, uyumda bir ilerleme kaydettiklerini söylemek lazım. Ancak yine de sürekli göbeğe dönme alışkanlıklarından tam anlamıyla kurtulmuş değiller. Özellikle Nihat’ın gol bulma hırsıyla her topu final topu olarak değerlendirme isteği buna yol açıyor. Vitesse karşısında bu takıntı onlara tehlikeli birkaç serbest vuruş dışında organize bir pozisyon getirmedi. Yani kanatları da iyi kullanacak seçeneği artıracak bir plana ihtiyaçları var gibi. Yine de bunun hazırlık ve yükleme döneminin ortasında bir maç olduğunu unutmamak gerekir. İkinci yarıda rakibi orta sahayı geçirmemeyi başarmaları güzel.
Rıdvan’dan olumlu sinyaller
Birkaç oyuncunun performanslarına bakmak gerekirse: Ramazan’ı oyun içinde değerlendirecek pek bir pozisyon olmadı. Ancak genç kalecinin kurtardığı penaltılar en azından ona duyulan güveni sağlamlaştırdı. Rıdvan’ın cüretkar oyunu gelecek için iyi sinyaller veriyor. Korkusu olmayan bir kanat oyuncusu. Tabata bu oyun planında kayboluyor. Onu Fenerbahçe’nin Alex’i kullandığı gibi serbest hücumcu olarak değerlendirmedikçe belli ki beklenen alınamayacak.
Ve son olarak Korcan. Genç kalecinin yeniden bir fundamental eğitimi alması gerekiyor sanırım. Kalecilik yeteneklerini ondan sonra değerlendirmek lazım. Barajda durduğu yer akıl alır gibi değil. Onur’un golünde de rakibe karşı büyüyerek çıkacağına küçüldü. Bunlar ciddi eğitim hataları.