Hikmet Karaman, Sturm Graz’ın yolundaydı dün öğleden sonra. Özetle ‘topa sahip olan adamı değil, pas verme ihtimali olanları oyuna sokma’ olarak özetleyebileceğimiz bu oyunun savunma yönünde oldukça başarılılardı. İlk yarı için ters giden tek şey, ters top atıp Galatasaray savunmasını tek ayak üzerinde yakalama planının tutmayışı oldu. Bunu hiç yapamadılar. Hem de Karaman’ın sürekli uyarılarına rağmen.
Karşı tarafa geçersek. Onlar ise Karaman’a yardım etti.
Öncelikle Baros’un son top beceriksizliği akıl almaz boyutlara ulaştı. Belki sezonu çok önce açmaktan, belki de başka bilmediğimiz bir sebepten şut formu yerlerde sürünüyor Çek’in. Ama formsuzlukta yalnız değil. Yerine giren Nonda’nın da karbon kopya beceriksiz ve panik vuruşlarını gördük ki. Bu kadarla da bitmiyor.
Arda’nın pas ve dripling tercihlerinde asla en ideal seçeneği tercih etmemesini ekleyin. Bu hep beklenmedik olanı yapma ihtirasına bağlayabiliriz belki. Solda bomboş birisi var o basıp içeri dönüyor misal. Yıldız olmanın temelinin bu olduğunu düşünüyor olabilir. Çünkü gerçekten yaptığı zaman başka türlüsünü yapabiliyor genç kaptan. Ama her seferinde bunu yapmaya çalışmak akıllıca, yıldızca değil. Etkili de değil... Bir de şu var tabii. Arda’nın ayağındaki top rakip için ekstra tedbir demek. Topu erken alanda alıp tuttuğunda ekstra bir savunmayla karşılaşıyor. Halbuki bu alanda daha çabuk ayaktan çıkmalı top. Rakip topla kaleye uzak Arda’yı kontrol eder. Edemeyeceği, kaleye daha yakın yerde topla buluşan Arda...
Ceyhun her şeyi değiştirdi
Bir de üstüne Ankaragücü’nün alan bırakmayan savunmasını geçme konusunda arkadan da fazla destek alamayışları var. Orta sahanın göbeği sürpriz girişler yapmakta zorlandı. Çünkü sadece Ceyhun bile o savunma için çok, ama çok tehlikeliydi. İkinci yarıda daha 60’ıncı dakikada sanki dakika 89’muş gibi rakip kaleye yığılmalarıyla arkadakiler de öne fazla gelmeye başlayınca zaten bu görüldü. Öndeki 4’lünün geri dönüşü yok. Arkadaki 4’lü ise üzülerek söylüyorum ikinci sınıf... Uğur- Hakan-Servet-Caner. Dört oyuncunun 2’si asıl yerinde oynamıyor. Caner bir savunmacı dahi değil ki. Caner = Aydın... Aydın’dan sol bek olur mu?
Orta saha ileri yığılınca, sadece Ceyhun her şeyi değiştirdi. Asla mücadele edemediler. Ankaragücü ise muhteşemdi. Savunmasını asla riske atmadan, ama fazla adamla çıkarak tarihi bir skor yakalamayı bildiler.
Şimdi Nonda-Baros birlikte neden oynamıyor diyecekler. Biliyorum. Ama sorun bu değil ve aslında bu sorunu büyütür. Galatasaray’ın arkasında sorun. Bir ekstra santrfor arkadaki sorunu çözer mi?
Fenerbahçe’yle Galatasaray’ın olağanüstü başlangıçları sonrası 5-6 yıldır süregiden ‘diğerlerinin yükselişi’nin beklenmedik bir anda sona erişine tanık olduğumuzu düşünmüştüm çoğu gibi. Dün Ankaragücü diğerleri için müthiş bir umut meşalesi yaktı. Mükemmel bir planı çok iyi uyguladılar. Galatasaray da onlara yardımcı oldu.