Mehmet Demirkol

Mehmet Demirkol

mdemirkol@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İlk yarıyı iyi bir sınav olarak görüp ikinci yarıyı yok varsaymak istiyorum. Tabii Fildişi’nin oyun karakterinin de İspanya’ya hiçbir benzerliğinin olmadığını söylemek lazım.

İlk yarıdaki rüzgârın da yardımıyla yapılan ön alan presi dün Milli Takım’ın en çok övülmesi gereken yönü. Rakibin top yapmasını ve sakin oyununu çokça bozmayı başarıp pozisyonlar da bulduk.
Yine rüzgârın da yardımıyla orta sahanın Semih’in desteğiyle ileride top tuttu ve çabuk geri dönüşleri Gökhan-Servet-Aurelio üçgenini neredeyse hatasız yaptı.
İkinci yarıda özellikle Tuncay ve Semih’in oyundan alınışıyla ileride topu tutabilme ve pas dağıtımında sorun yaşandı. Emre’nin performansının takımın oldukça gerisinde kalışıysa üstünlüğü rakibe verdi.
Ben ilk yarıyı iyi bir sınav olarak görüp ikinci yarıyı yok varsaymak istiyorum. Tabii Fildişi’nin oyun karakterinin de İspanya’ya hiçbir benzerliğinin olmadığını söylemek lazım. Onlar bambaşka bir pas temposuyla oynuyorlar. Önde basmakla rakibi sindirmek ne Madrid’de ne de İstanbul’da kolay olmayacak. Çünkü rakip belki de tarihin en hızlı top çeviren ve en geniş alanda yüksek pas yüzdesiyle oynayan takımlarından biri. Mart sonunda başka bir boyuta geçmek gerekecek.
Bu yüzden her maçın kendi karakteri vardır. Bizimkiler de İspanya maçında başka bir boyutta mücadele edebilir diyerek kısaca millileri bireysel olarak değerlendirelim:
Gökhan’ın gol vuruşu, Kayseri’de Trabzon’a attığına benziyor. Halilhodzic ona olan aşkını o maçtan sonra ifade etmişti. Buluşma yine kalp kırıcı oldu.
Servet ve Gökhan: Önlerinde iyi bir orta sahayla dünya çapında, dağınık bir orta sahayla içler acısıydılar. Onların suçu yok. Semih kariyerinde ilk kez paslanma tehlikesi geçiriyor. Yine de ayağına çok hakim ve pas yüzdesi yüksek bir pivottu. Ama o daha iyi olmalı.
Tuncay çok daha akıllı oynuyor. Son dönemde milli takımda canlandırdığı eski hırslı karakter dün yoktu, ama yine de takımın en iyilerindendi.
Caner yeni mevkiinde hata yapmamak için oynadığından fazla ileri çıkmadı dolayısıyla ondaki parlak cevheri göremedik.
Hamit maalesef hızlı akınların hızını kesen adam oldu. Topu kontrol etmek için fazla dürttü. Eski akıcı oyunu yoktu. Volkan yine acayip kurtarışlar ve acayip sakarlıklar arasında gelip gitti. Drogba’nın kariyerinin belki de en düşük isabetli şut yüzdesiyle oynayışı şansı oldu.
Ve Mehmet Aurelio, onsuz olamayacağımız tek adam galiba o. Takımın kilit taşı. Çekersen yıkılırız.