Kadın futbolunda dikkat çeken hamle! Kendi kulübünü kendi kurdu
TFF Ülker Geleceğin Yıldız Kızları projesindeki 33 isimden biri olan Ayşenaz Gürbüz yaşadığı zorlukları anlatırken, "Büyükçekmece’de kadın takımı yoktu. Karşılaştığım hocalar, oyuncu bulmamı söylediler. Kim varsa aradım ve Karadeniz İdman Ocağı Kadın takımını kurduk" dedi.
Ülker ile Türkiye Futbol Federasyonu’nun birlikte hayata geçirdiği 'TFF Ülker Geleceğin Yıldız Kızları' projesinde U15 Hazırlık Kampı, Riva Hasan Doğan Tesisleri’nde gerçekleştirildi. 809 başvuru arasından seçilen 33 yıldız adayı, 6 gün boyunca milli takım teknik direktörlerinin eşliğinde antrenman yaptı.
Bu isimlerden biri de Ayşenaz Gürbüz’dü. Yaşadığı yerde kız takımı olmadığı için erkeklerle idman yapan, sonra da kendi takımını kuran Ayşenaz her şeyi Milliyet’e anlattı. İşte geleceğin yıldız adayı Ayşenaz Gürbüz...
- Futbola nasıl başladın?
"Küçüklüğümden beri çok fazla sporla haşır neşir oldum. Ama bunlar arasında en fazla hoşuma giden futbol oldu. Futbola ilk olarak Karadeniz İdman Ocağı Spor Kulübü’nde başladım."
- Bunun da hikayesi aslında çok ilginç, bundan bahsedebilir misin?
"Bu takımı kendi emek ve çabalarımla kurdum. Benim için çok zorlu bir dönemdeydim. Ben mükemmeliyetçi, düzenli ve hedefleri olan bir insanım. Ama futbolda önüm fluydu. Çünkü bir takımda oynamak istiyordum, ama oturduğum ilçe olan Büyükçekmece’de bir kadın takımı yoktu. Buna da üzülüyordum. Bir gün bir stada futbol oynamaya gittim. Orada 3-4 tane teknik adam gördüm. Onlara kadın futbol takımı olup olmadığını sordum. Onlar da olmadığını ama kurmayı istediklerini söylediler. Hatta bana ‘Eğer yeteri kadar kız futbolcu bulursan, seni kaptan yaparız. Takımı da kurarız’ dediler."
"KİM VARSA ARADIM"
- Ve sen de hemen takımı kurmak için çalışmaya başladın sanırım?
"Aslında benim bunu başaracağıma çok da inanmıyorlardı. Ama ben hemen çalışmalara başladım. Telefon rehberimde ve çevremde kim varsa herkesi aradım. Bulabildiğim kadar çok kişi buldum. Ve Karadeniz İdman Ocağı Kadın takımını kurduk. Bu benim hayatımda en çok gurur duyduğum şeylerden biri. 3-4 sene kaptan olarak bu takımda oynadım. Biz o zaman U13’te oynuyorduk ama şimdi Karadeniz İdman Ocağı Kulübü’nün U15, U17 ve A Takımları da var."
- Peki bu takımdaki arkadaşlarından futbola devam eden oldu mu?
"Bu da benim için çok mutlu bir durum. Bu takımı kurduğum 4 arkadaşımla birlikte Galatasaray’a transfer oldum. Hatta TFF Ülker Geleceğin Yıldız Kızları Projesi’ne de bu 4’lüden biri olan Gülnur Kaplan’la birlikte seçildik. Bu sebeple de çok ama çok mutluyum."
Riva’daki kampın kendisi için çok verimli geçtiğini belirten Ayşenaz Gürbüz projede emeği geçen herkese çok teşekkür etti.
"PROJE İLE HEDEFİME YENİ ADIMLAR ATTIM"
Riva’da yapılan kampın kendi adına çok verimli geçtiğini belirten genç yıldız adayı, "Beklediğimden çok daha fazlasını yaşadım. Kamp boyunca tüm hocalar bize özel hissettirdiler" dedi.
- Bu projeyi nereden duydun?
"Projeyi bana Galatasaray Teknik Antrenörü Taner Taşdemir söyledi. Onun tavsiyesiyle videolarımı çektim. Ve sonuçta seçilen 33 kişiden biri oldum. Futbola başladığım günden beri Milli Takım’da olmak benim için çok büyük bir hedefti. Bu proje sayesinde hedefime doğru bir adım daha atmış oldum."
- Peki TFF Ülker Geleceğin Yıldızları projesine dahil olurken ne bekliyordun, artık kamp bitti bu beklentin karşılandı mı?
"Beklediğimden çok daha fazlasını yaşadım. Mesela ben Didem Karagenç’in bir seminerini ve TEDx konuşmasını izlemiştim. O konuşmalar benim için çok yol gösterici olmuştu. Bu kampta gerçekleştirilen İlham Veren Sohbetler etkinliğinde onunla aynı salonda olmak, tanışmak benim için büyük bir onurdu. Kamp boyunca zaten tüm hocalar bize çok özel hissettirdiler. Burada öğrendiklerimizle, hayatta çok başarılı birer birey olmak konusunda bir adım daha attığımızı düşünüyorum."
"MUHAMMED ALİ BİR SPOR İKONU"
- Sporu da yakından takip ediyorsun. Genç yaşına karşın spor felsefesiyle de çok ilgilisin. Bu ilgi nereden geliyor?
"Ben psikoloji ve felsefe alanında kitap okumayı çok seviyorum. Kişisel gelişim kitapları da ilgimi çekiyor. Spora geldiğimde Muhammed Ali benim için çok özel bir spor ikonu. Filmini izledim, hakkında kitaplar okudum. Michael Jordan da aynı şekilde. Azminden ve kararlılığından vazgeçmeyen sporcuların hikayelerini okumayı çok seviyorum. Bu benim de bu yolda ilerlememi sağlıyor. Başarıya giden yolda her insanın bir mentörü olması gerektiğine inanıyorum. Bu isimler hakkında okudukça onları kendi mentörlerim gibi görüyorum."
- Sence spor tarihinin en ikonik sporcu kim?
"Kesinlikle Muhammed Ali."
"MARY EARRPS'İ ÖRNEK ALIYORUM"
- Kısa ve uzun vade hedeflerin nelerdir?
"Kısa vadedeki hedefim hem mental hem de fiziksel olarak olduğumdan çok daha iyi bir insana dönüşmek. Çok daha fazla çalışıyorum. Ne biliyorsam hep bir fazlasını daha öğrenmeye çalışıyorum. Bu sayede de uzun vadedeki hedeflerime ulaşacağıma inanıyorum. O hedef de Milli Takım’a hizmet etmek, Dünya Kupası’nda oynamak ve yurt dışında ülkemi temsil etmek istiyorum."
- Yurt dışı planı için bir lig ya da bir takım tercihin var mı?
"Aslında Galatasaray A Takım kaptanı olarak mücadelemi sürdürmek istiyorum. Takım ya da lig değil ama örnek aldığım bir isim var. Manchester United ve İngiltere’nin kalecisi Mary Earrps. Özellikle penaltılardaki azmi, maçı hiçbir noktada bırakmaması benim için örnek teşkil ediyor."
