07.11.2021 - 08:57 | Son Güncellenme:
Süper Lig'in 12. haftasında Trabzonspor şampiyonluk yarışındaki rakiplerinden Beşiktaş'ı İstanbul'da 2-1 mağlup ederek namağlup yoluna devam etti. Spor yazarları Beşiktaş-Trabzonspor maçını değerlendirdi. İşte detaylar...
"Düşe kalka bir maç izledik. Süper Lig’de oyun akışının böylesine sıklıkla kesildiği kaç maç var, bilemiyorum. Hemen her faulde kendilerini yere atan, masör ve doktor çağıran oyuncular, topun durduğu her pozisyonda telaşla yerdeki tedavi sürecini takip etmeye koşan hakem…Tedaviyi nefeslenme fırsatı olarak değerlendiren kurnazlık… Oyundan çalınan zaman. Olmadı arkadaşlar."
"Sizden oyun beklerdik, tiyatro yaptınız.Namağlup lider Trabzonspor ile Avrupa’dan ağır yaralı dönen Beşiktaş’ın buluşması, adlarına yakışır bir oyunla zenginleşmedi.Maç boyunca çatışan iki taktik vardı.Beşiktaş’ın oyunu rakip yarı alana yıkarak rakibini hep savunma durumunda tutması, Trabzonspor’un da savunurken kazandığı toplarda “geçiş” fırsatları yaratarak boş alanda hızla rakip kaleye koşması.Oyunun en göze batan yanı da Trabzonpor kalecisi Uğurcan’ın uzun degajlarıyla hücum akışının terse dönmesiydi."
"Nwakeeme, Djaniny, Ömür ve Bakasetas hep böyle uzun topları kullandılar. Hemen her defasında da Beşiktaş’ın savunmacıları rakiplerinin ardında kaldı. Onların peşinden koşarak güç anlar yaşadılar."
"Trabzonspor’un Hamsik’iyle Beşiktaş’ın Pjaniç’i maçın assolistleriydi. Pjaniç’in servislerini Rosier, Ghezzal, Teixeria, Larin kullanamadı. Güven Yalçın da kalabalık Trabzonspor savunması içinde yalnız kaldı. Aradığı toplarla buluşamadı.Marek Hamsik, gerçek bir “top efendisi”… Meşin yuvarlakla buluştuğunda oyuna ders niteliğinde güzellikler katıyor.Uğurcan’dan başlayan oyunda top Hamsik’e geldi, ondan da Abdülkadir Ömür’e… Boş alanda, geç kalmış savunmanın önünde beklediği golü attı Ömür.."
"Beşiktaş, oyunun başından beri sürdürdüğü baskılı oyunda gol pozisyonlarına girdi ama, Batshuayi’nin boşluğunu dolduramadı. Yine de Larin’i alkışlamak gerekiyor. Andres Trondsen’in kalecisine doğru attığı topu çabukluğuyla Larin kaptı. Hüseyin müdahale etti ama sadece sektirdi. Ve Larin, zor zamanların golcüsü kimliğiyle kaleye beraberlik golünü attı.Sonrasında Sergen Yalçın’ın Güven-Nkoudou ve Salih hamlesi geldi. Beşiktaş baskısını biraz daha artırdı ama, Abdullah Avcı daha önceden hamlesini yapmış, Cornelius’u pusuya yatırmıştı. Cornelius’un attığı gol öncesi Beşiktaş’ın rakip ceza alanında beklediği bir penaltı var. Ama gerçeğe dönelim… Danimarkalı pusudan çıkıverdi bir geçiş anında. Nwakaeme’nin asisti ve boş alanda topu kullanan Cornelius…Tranzonspor zor maçtan kolay bir sonuç çıkardı, kazandı.Oyun kimsenin umurunda değil. Sonuca bakıyoruz. Lideri kutluyoruz. "
"Tüm yatırımlarını Devler Ligi için yapan Beşiktaş, bu kulvarda hesapları alt - üst etti, kesin dönüş yaptı, taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı!Hadi orada olan oldu, yapacak bir tek şey kaldı..O da iç hatlarda zirve yarışına katılmak!Burası da karışık, Kartal’ın pozisyonu negatif! Destek var gibi, ama çatlak sesler çıkıyor aradan!Yani Kartal, sıkıntılı şu günlerde! Artı psikolojik açıdan da pek iyi sayılmazlar!Bu karamsar tabloyu ancak üç puan dağıtır! Yani, lider Trabzonspor’u yenmekten geçiyor...Eeee kolay mı? Rakibin hem iyi kadrosu var, hem de namağlup...Haftanın maçının ilk yarısı futbol kalitesi açısından öyle aman aman değildi...İstatistikler Kartal’dan yanaydı..."
"Gelin görün ki, bu rakamsal veriler, skor tabelasına yansımıyorsa neye yarar ki? Oyunu sürekli rakip alana yıkan Beşiktaş, bir net pozisyon üretti Larin’le ona da Uğurcan izin vermedi... Yani, Kartal bu yarıda bal yapmayan arı gibiydi!Trabzonspor unvanını koruma adına kontrollü oynadı, doğru da yaptı... Artı bir de bu yarıda etkili silahlarından Bakasetas’ın sakatlandığını da anımsatalım.Nitekim Nwakaeme ilk yarıda bir pozisyon yakaladı, o da Ersin’e takıldı...Eee bu oyun böyledir, hiç beklemediğiniz anda golü yersiniz, şaşırırsınız?Abdülkadir Ömür,uzatmanın son saniyelerinde Ersin’i mağlup ederken, takım arkadaşlarına da ikinci yarı için moral şırınga etti.Ersin ve Uğurcan bana göre maçın öne çıkan isimleriydi, özellikle kritik dokunuşlarıyla...Bir ayağıyla, diğeri parmak uçlarıyla.. İkisine de helal olsun..."
"İkinci yarı mı?Pres, baskı, çok adamlı ofansif girişimler, top bir o kalede, bir bu kalede, mücadele müthiş, heyecan üst seviyede... Gözlerimizin pası silindi, futbola doyduk...Hele hele Larin’in skoru eşitleyen golünden sonraki mücadele mi?Tek kelimeyle müthişti...Valla, Beşiktaş’ın bu yarıda ‘risk’ almasını hiç yadırgamadım, eğer söz konusu üç puansa ki öyle, kimse de eleştirmesin.. Kartal’ın bu tercihi kuşkusuz lider Trabzonspor’un işine yaramadı da değil..."
"Savunmasını sağlam tutan Trabzonspor, ‘fırsatlar’ kovaladı, ne ilginçtir ki, tıpkı ilk yarıda olduğu gibi üç puanlık golü yine uzatmanın son saniyelerinde yakaladı.Ailecek hucüma çıkan ve son saniyelerde karambollerde gol arayan Beşiktaş golü yine kalesinde gördü, üstelik tıpkı ilk yarıda olduğu gibi uzatma dakikalarında!Cornelius sonradan oyuna girdi, takımına altın değerinde üç puan kazandıran gole imzasını attı...İşin özeti..."
"Trabzonspor, ürkerek geldiği zorlu deplasmandan üç puanla ayrılırken, hem namağlup unvanını korudu, hem de zirve yarışındaki rakiplerine gözdağı vermeye devam etti.Beşiktaş mı?Haaa lig uzun bir maraton doğru, bu köprünün altından daha çok sular akacağa benziyor.Akacak doğru, ancak Kartal bu moralle nereye kadar gider, soru işareti!"
"Unvan sahibi olmak sorumluluk gerektirir. Sürdürmek ise emek ve çalışmak...Lider Trabzonspor maçı kazanırsa büyük avantaj elde edecekti. Dolayısıyla bu tarz oyunlar zordur. Beşiktaş’ın hafta içinde Avrupa’da yediği ağır darbe, ibreyi Karadeniz ekibini gösterse de, ligimizde maçın hikayesine etkisi farklı oluyor.Trabzonspor her maçı farklı oynamak zorunda. Yeri geldiğinde takım savunmasını iyi yapacak, kimi zaman da kalene duvar örecek, fırsatları değerlendireceksin. Son nefesine dek pes etmeyeceksin. Şampiyon olacaksan, maçın her anınında var olacaksın. Trabzonspor bir isyanın ve devrimin eşiğinde. Görünen o ki, herkes gerçeğin farkında."
"Dün gece nefes kesen mücadelede bunu gördük. Varsa bir cezası, ödeyecek yürekli oyuncular olması, hikayesinin seyrini değiştirir. Başta da kaptan Uğurcan gelir. Sadece eldivenleri değil, yüreği ile gösterdi takımına nasıl sahip çıktığını!İlk yarıya bakıyorum; Beşiktaş’ın istekli ve üretken tavrına karşın, Trabzonspor’un oyunu kendi alanında kabul edip risk aldığı bölümler vardı. Kaleci Uğurcan’ın iki kritik kurtarışı, maçın da kaderini etki etti. Bir kaleci, bir takımı nasıl zirveye taşır gösterdi kaptan. Fazlası onun kişiliği ile ilgili."
"Trabzonspor çok kaliteli oyunculara sahip. Bir bakıyorsunuz, bir sihirbaz ortaya. Sadece son vuruş anlamında değil. Gol yollarında akla gereksinim var. Bunlardan biri de Marek Hamsik. Devrenin uzatma dakikalarında Abdülkadir Ömür’ü buluşturduğu top ve genç oyuncunun serinkanlı vuruşu, Beşiktaş tribünlerini dondurdu. Usta ve çırak işbirliği sonuç verdi. Böylesi kısır geçer maçta iki atak bir gol. Soyunma odasına üstün gitmek çok önemli idi.Her şeyi doğru yaparken bir hatanın faturası ağır olur. Kontrol sende iken böyle lüksün olamaz. Ey Trondsen, elbette günah keçisi ilan etmeyeceğim seni ama, böyle deneyimli bir oyuncu çevre kontrolü yapmaz mı kardeşim? Eşitlik sayısı evlere şenlik, Beşiktaş’a piyango oldu.İşler yolunda gitmeyince stres tavan yapar. Trabzonspor bu maçta da yeni bir şey öğrendi. Baskı karşısında mücadele etmek ve direnmek. “Kazanamıyorsan kaybetme” mantığı burada değer kazanıyor. O zaman da temkinli oynamak gerekiyor. Trabzonspor’un kazanabileceği bir maçtı. O da yaptı gereğini, Cornelius yüzleri güldürdü."
"Trabzonspor açısından sevindirici olan, son dakikaya kadar takım olarak mücadele etmesi ve kazanma istediği idi. Hiç pes etmedi, galibiyet için mücadele etti ve kimliğini rakibine kabul ettirdi. Kimlik ne demek? “Ben liderim ve benim sözüm geçer” demek. Asla vazgeçmemek ve kazanmak için mücadele etmek.Şampiyonluk uzun ve yorucu bir hikayedir.. İlmek ilmek işlenir. Trabzonspor yenilgisizlik unvanını korurken çok önemli bir engeli daha aştı.“Bu sezon o sezon mu?” demek için erken. Kırılma anları kimseyi aldatmasın. Evet; kaptan Uğurcan çok şeyi değiştirdi ama Trabzonspor bu anlayış ile çok yol alacaktır.Bakıyorum; bu takım oyuncuları müthiş bir dayanışma gösteriyor. Oynarken keyif alan ve oynarken keyif veren bir takım. Trabzonspor iyi yolda!"
"Geçtiğimiz sezonun şampiyonu siyah-beyazlı takım için yılın en büyük kırılma maçlarından biriydi; kaybetmeleri halinde puan farkı daha da açılacak, ligin en büyük şampiyon adayı Trabzonspor’un ardından bakarak, Trabzonspor da Beşiktaş’a el sallayarak yoluna devam edecekti…Öyle ki lige müthiş bir giriş yapan Karadeniz fırtınasının kaybetme kredisi vardı, moraller tavan, önemli eksiği sadece Edgar’dı… Beşiktaş’ta da Şampiyonlar Ligi’nin verdiği yorgunluk ve moral bozukluğu vardı…"
"Maça gelince…Geçmiş maçlarda izleyenlere keçiboynuzu tadında futbol sunan iki takım ilk otuz dakika adeta birbirine nefes aldırmadı, pozisyon vermedi. Ne olduysa o ilk yarım saatten sonra oldu. Beşiktaş, pozisyona girmekte zorlanırken, Hugo’nun az kalsın topu kendi ağlarına yollayacağı dakika sonrası iki takım oyuncularının aklına futbolun meyvesinin gol olduğu gelmiş olacak ki önce Nwakaeme, golü kokladı, sonra da Larin, Uğurcan’ı yokladı.Yeri gelmişken, Uğurcan’ın kalesinde büyümesi, adeta devleşmesi ilk yarının Trabzonsporlular adına en güzel hareketti, Hamsik’in, uzatmalarda Abdülkadir Ömür’e gol öncesi keskin tıraş bıçağı kıvamında verdiği ara pasıyla birlikte."
"İkinci yarı Beşiktaş’ı ateşleyecek bir hamle, bir kıvılcım gerekiyordu, o da Trabzonsporlu Trondsen’den geldi. Yaptığı inanılmaz hatayı Larin, affetmedi, bu gol Trabzonspor’u galibiyetten eder mi acaba derken, Beşiktaş galibiyet için her türlü riski göze alırken; Trabzonspor hızlı çıkarak ilk yarıda Ömür’ün yaptığını bu defa Cornelius, yaparak son noktayı koydu…Velhasıl kelam yenilmez armada Trabzonspor, emin adımlarla yoluna devam ediyor…"
EN YÜKSEK ORANLARIN ADRESİ MİSLİ.COM Hemen oynamak için buraya tıklayın!