27.09.2021 - 07:59 | Son Güncellenme:
Galatasaray ile Göztepe bu ligin sarı-kırmızılı iki takımı... Haftalar süren uzun kriz dönemlerinden geçerek bu maça çıktılar. Maç başladığında, “Madem renkdaşız, kötü gün dostluğu yapalım” dediler. Allah’ı var, ev sahibi olarak ilk kötü gün dostluğunu Galatasaray yaptı. İlk yarı biterken, Göztepe‘ye bir gol ikram etti. Luyindama‘nın kaptırdığı topla başlayan, savunmanın ofsaytı bozması ile devam eden ve Muslera‘nın yetişemeyeceğini bilmesine rağmen ceza alanı dışına çıkmasıyla ikram edilen bir gol...
İşin ilginci; Bu golde ceza alanı dışında bulunan Muslera, topun ağlara gidişini önlese, ceza alanı dışında elle müdahele ettiği için kırmızı kart görecek. Gol geldi, Muslera atılmaktan kurtuldu, ama Galatasaray tam da devreye girerken, yenik duruma düştü. Hani demişler ya, “Kırk katır mı, kırk satır mı” diye... Tam da bu olmalı...
Göztepe, renkdaşının ikramına ikinci yarının başında karşılık verdi. Kaleci İrfan Can ilk yarıda müthiş bir ikram yapmış ama Galatasaray bu fırsatı elinin tersiyle itmişti. Bu defa Halil’in ceza alanı dışından şutunu İrfan Can, bacak arasından yumurtlayınca, ikram yarışı eşitlendi.
Aslında ilk ikram Galatasaray‘ı, ikinci ikram Göztepe’yi bozdu. Buna rağmen tempo ve heyecan açısından kötü maç olmadı. Ancak Galatasaray takımında gerçekten derin sıkıntılar var. Bu savunma ile olmaz. Bu orta alan çok etkisiz... Hücumcular hızlı mı, telaşlı mı belli değil... Morutan‘ın attığı gole kadar bütün göstergeleri sıfırın altındaydı. Ama öyle bir galibiyet golü attı ki, alınteri, beceri, yaratacılık, devamlılık hepsi içindeydi ve saygı duyulacak bir goldü. Morutan kalabildiği kadar maçta kalmalı ve süre almalı...
Berkan’ın, Halil‘in, Kerem’in, gençlerin iyi maçlarından biri değildi. Hatta Cicaldau‘nun... Bunlar adı üstünde, genç oyuncular... Kanları kaynar, çok kaynayıp buhar olup uçmasınlar. Saha içi - saha dışı özenle korunmaları lazım... Galatasaray gençlik aşısının dozunu fazla kaçırdı. Yan etkisi uzun sürüyor. Keşke bu takımın içinde bir-iki usta olsaydı... Unutmayalım, Galatasaray ne zaman şampiyon olduysa, o kadrolarda “Ağır Abi”lerin imzaları vardı.
Fatih Terim‘e katılıyorum... Galatasaray gerilerden gelip çok şampiyonluklar kazandı. Ama bu kadro, o kadrolar gibi mi? Bu Fatih Hoca, o şampiyonluk dönemlerinin Fatih Hocası mı? Ama şunu mutlaka söylemeliyim; Fatih Hoca‘yı çok uzun süre sonra bir maça bu kadar motive gördüm. Umarım devamı gelir...
Ne yalan söyleyeyim, Alanya ve Kayseri kayıplarından sonra dün gece Göztepe karşısında fırtına gibi bir Galatasaray bekliyordum. Hele ilk yarı öyle futbol oynadılar ki, gerçekten üzüldüm. Kime üzüldün derseniz de; üstüne basa basa söyleyeyim taraftara üzüldüm. Pazar akşamı çoluğunu çocuğunu evde bırakıp maça gelmişler. Koca bir 45 dakika futbol adına hiçbir şey görmediler. Sadece Luyindama’nın saçmaladığını, takımına gol yedirdiğini, böyle bir futbolcuya hocanın nasıl forma verdiğine şaşırıp kaldılar
Luyindama gibi saçmalayan bir futbolcu daha vardı, o da Feghouli. Ne oldu bu çocuğa bilmiyorum. Takımına en ufak bir katkısı yok. Sanki kafasından futbolu silmiş. Ben hocanın yerinde olsam bu futbolcuları kazanacağım diye uğraş vermem. Kulübede bekleyenler var, o formayı giymek için içleri yanıyor. Neticede ikinci yarıya başlarken Alpaslan ve Diagne’nin oyuna girişi bile az bir süreliğine de olsa takımı rahatlattı.
Hele buna, Luyindama gibi saçmalayan Göztepe kalecisi İrfan Can da yardımcı olunca, önce beraberlik, daha sonra da Morutan’ın iki defans oyuncusunu ipe dizer gibi geçip attığı harika gol geldi. Üç puan tabii ki iyidir. Kötü futbol oyna, üç puan al. Ama dönüp baktığın zaman Morutan gol atmasına rağmen mevcut futboluyla etkili olamıyor. Cicaldau ile Berkan orta sahada daha aktif olmaları lazım. Hem arkadaşlarına asist yapacak hem de rakip kaleye isabetli şutlar çekecekler. Dilerim ilerleyen haftalarda bunu başarırlar.
Kerem Aktürkoğlu o eski parlamalarını yapamıyor. Sakın bana kimse, “Marcao ile olan kavgasından etkilendiği için iyi oynayamıyor” demesin! Genç bir futbolcu ama daha çok yolu var, kendisini toparlaması gerekiyor. Van Aanholt, futbol çizgisini daha tam oturtamadı. Bir bakıyorsun bir maç tavan yapıyor, bir sonraki maçtaysa varlığı yokluğu belli değil.
Halil Dervişoğlu ilk yarı kayıpları oynadı. Hele bir pozisyon oldu ki, kaleci İrfan Can topu Halil’in ayağına verdi. Madem Galatasaray forması giyiyorsun o halde o pozisyonu gole çevireceksin. Diagne girdikten sonra Halil biraz hareketlendi, bir de kalecinin hatasından gol attı. Ama Galatasaray için bu futbol yetmez. Göztepe ise canla başla mücadele etti. Maçı berabere de bitirebilirlerdi. Kalecilerinin hatası nedeniyle şanssız bir gece yaşadılar.
YENİ ÜYE OLANLARA 10 TL HEDİYE Hemen oynamak için buraya tıklayın!