25.06.2022 - 09:17 | Son Güncellenme:
Galatasaray'da 11 Haziran'da yapılan kongrede Eşref Hamamcıoğlu'nu geride bırakarak ikinci kez başkanlık koltuğuna oturan Dursun Özbek, ilk icraat olarak teknik direktör Domenech Torrent'in sözleşmesini feshetti.
Burak Elmas döneminde Fatih Terim'le yollar ayrılmasının ardından göreve getirilen İspanyol hocanın Galatasaray macerası 5 ay sürdü. Torrent'ten boşalan teknik direktör koltuğuna Okan Buruk oturdu. 48 yaşındaki teknik adam, yuvası Galatasaray'a yıllar sonra dönerken, 1+1 yıllık sözleşme imzaladı. Milliyet Gazetesi yazarı Cemal Ersen, Domenech Torrent'in sözleşmesinin feshedilmesini değerlendirirken, çarpıcı ifadeler kullandı. İşte o yazı...
'YAZIKTIR, GÜNAHTIR'
"Bu tarz haberleri okudukça içim acıyor. Galatasaray’da toplam 20 maça çıkan ve sözleşmesi feshedilen eski teknik direktör Domanec Torrent ile tüm ekibine 2 milyon 900 bin euro tazminat ödenecekmiş. Dile kolay, kasaya zarar. Tam 52 milyon Türk lirası! Kim ne kazanıyor da böyle hoyratça dağıtıyor? Kulüpler niye batıyor diye kafa yormaya gerek yok. Vizyonsuz yöneticilerin, kendilerinden sonra gelenleri teknik adam ve futbolculara ödemek zorunda bıraktığı tazminatlara bakın yeter. Benden sonrası tufan diyen zihniyetinden bıktık.
Kimse Galatasaray özelinde alınıp, tepki vermesin. Hangi kulübün diğerinden farkı var? Avrupa’da en fazla uyuşmazlık dosyası olan ülke kim? Niye bu haldeyiz? Boşu boşuna ödenen tazminatların sorumlularını görmezden mi geleceğiz? Taraftar para verip stada gelir, para verip forma alır, cebindeki üç kuruşa kıyıp yüzlerce kilometre yol gider. Biz niye konuşuyoruz ki, hesap sorması gerekenler onlar. Ama son sözüm, gerçekten yeter!
'CIRCIR BÖCEĞİ VE AĞUSTOS AYI'
Yeni federasyonun ilk uygulamalarından biri, kulüp harcama limitlerinin artırmak oldu.
Üçer beşer milyar lira borcu olan kulüpler bayram yaptı. Evet; kulüplerin federasyonu olmak doğrudur. Ama aynı zamanda onların çıkarlarını gözetmek ve geleceklerini planlamak da yönetenlerin görevidir. Taviz verirseniz, bedeli ağır olur. Altından kalkamazlar.
İlk transfer döneminde günü kurtarmak ve camialarına şirin görünmek isteyen kulüpler, karşılığı olmayan paralar ile kadrolarını güçlendirecekler. Sonra da niçin ayağımızı yorgana göre uzatmadık diye ağlayacaklar. Çünkü yarınlara bırakacakları mirasları, kabul görecek yatırımları ve öngörüleri yok. Yazık...
Bu arada hatırlatayım; ağustos ayından itibaren Bankalar Birliği ile yapılan anlaşma gereği faiz ve ana para ödemeleri başlayacak. Rakamları duysanız, dudağınız uçuklar.
İşte o zaman dinleyeceğiz, cırcır böceğinin serenatını! Ve hak vereceksiniz karıncaya..."