06.09.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Süper Lig'de 5. haftanın kapanış maçında Galatasaray kendi sahasında Gaziantep FK'yı konuk etti. Ev sahibi takım büyük çekişmeye sahne olan ve zaman zaman gergin geçen karşılaşmayı 2-1 kazandı. Sarı-kırmızılı takımda 45. dakikada Abdülkerim Bardakcı ikinci sarıdan kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Ev sahibi takımı bu sezon evinde ilk galibiyete götüren golleri Gomis ve Kitsiou (k.k.) attı. Konuk takımın tek sayısı Sagal'dan geldi.
Spor yazarları zorlu müsabakayı değerlendirdi. İşte Şansal Büyüka'nın 'G.Saray ihaneti önledi' başlığıyla kaleme aldığı yazı...
"Elin ya da dirseğin rakibin yüzüyle buluşmasını “elimize - yüzümüze“ bulaştırdık… Abdülkerim‘in ikinci sarıdan gördüğü kırmızı kart pozisyonuna, çoğu ülkede faul bile çalınmaz…Abdülkerim‘in Figueiredo’nun yüzüne dirseği yok , darbesi yok, şiddeti yok… Tamam, elinin rakibinin yüzü ile buluşması var ama burada şiddet yok, darbe yok, kasıt yok… Elbette futbolda herkesin bir görüşü var… Bana göre kırmızı yanlış…Madem hakemle başladık, aslında başlamayız ama devam edelim… Kerem‘in ilk yarının son dakikalarında Ertuğrul’un bileğinin üstüne bir tabanı var… En azından sarı… Sonrasında Kerem düştü mü, düşürüldü mü, penaltı mı, değil mi, tartışılır…Konu Kerem‘se buradan yazmaya devam edelim…
'KEREM ALDIĞI TOPLARIN ÇOĞUNU KAPTIRDI'
Kerem aldığı topların çoğunu ya rakibe kaptırdı ya pas hatası yaptı… Baktım tribünlerde ufak çaplı homurdanmalar…Böyle bir iklim oluştuysa ya da oluşuyorsa, Kerem‘in risk almadan son derece basit oyuna dönmesi, bir- iki golle ve birkaç iyi maçla buluşması lazım… Hiç zaman yitirmeden…Gomis, ilerleyen yaşına rağmen, Seferovic’e oranla çok daha diri, hızlı ve iyi… Attığı gol, bir şans golü olabilir ama her pozisyonun içinde olması bir golcü için son derece önemli bir özellik… Penaltıyı kaçırmış olsa bile…Üstelik Gomis‘in iyi olması, Seferovic’e “papucun pahalı“ olduğunu hissettirmiş olmalı ki, sonradan girdiği oyunda çok etkili oldu, bir eksik oynayan ve kazanmayı çok hak eden Galatasaray’ı galibiyete taşıyan golü attı...Galatasaray, bir eksik başladığı ikinci yarıda Gaziantep’i adeta ezdi… Oliviera‘nın füzesi üst direkte patladı, Gomis penaltıyı kaçırdı…
'ÜÇ ADIMDAN TOPU KALECİ GÜNAY'IN ÜSTÜNE VURDU'
Seferovic üç adımdan kafayı kaleci Günay’ın üstüne vurdu… Günay’ın hakkını teslim edelim... Penaltıyı çıkardı, Oliviera‘nın tam köşeye giden şutunu kornere attı… Yoksa oyun son dakikaya kalmaz, çoktan kopardı...Şaşırdığım Mertens oldu… Penaltıyı aldı ama maç boyu en ufak yararı olmadı… Zaten penaltıyı almasına gerek yok, o pozisyonda penaltıyı yapan bu ligin en “sakar“ stoperi Ertuğrul’du …Torreira halen fark yaratmış değil… Bu kadar kariyeri arkana takıp geliyorsan, fark yaratacaksın, oyuna ağırlığını koyacaksın , “sıradan“ futbolcuların arasına katılmayacaksın… Böyle devam edeceksen Berkan‘dan ne farkın kaldı…Gaziantep takımı koca bir ikinci yarıyı bir fazla oynamasına rağmen, bunu bir dakika bile farkettiremedi… Sürekli savunmada kaldı, telaş yaptı, topu tutamadı, iki pas yapamadı , “bir puanı“ kar saydı ama o hesabı da tutmadı...Galibiyet Galatasaray’ın hakkıydı… Gaziantep bir puanı alsa, inanın futbola ihanet olurdu … Hücumu hiç düşünmediler, sürekli savunmada kaldılar, bir puanın yarısını bile hak etmediler..."
'TÜRK FUTBOLU'NA YAZIK OLURDU'
Bu Gaziantep takımı Süper Lig’de “yenilmeden” yoluna devam ediyor(du)… Düşünün Süper Lig’in halini… Düşünün bu ligin kalitesini, pardon kalitesizliğini…Tam bu yazıya noktayı koymuştum, son dakika golü geldi…Yazıyı hiç değiştirmiyorum… Tek kelimesini değiştirmiyorum... Futbolun adaleti yerini buldu… Gaziantep bu futboluyla, bu ilkel anlayışıyla puan alsa Galatasaray’a yazık olurdu, Süper Lig’e yazık olurdu, Türk futboluna yazık olurdu… Ohh olsun… Hak eden kazansın, ilkel futbol kazanmasın… Galatasaray bu galibiyetle “futbola ihaneti“ önledi...
GALATASARAY SÖKE SÖKE KAZANDI - OSMAN ŞENHER (MİLLİYET)
"Kendi sahasında Gaziantep’i yenmek için teknik ekip, futbolcular her şeyini ortaya koydu. Galatasaray’da bir şanssızlık var. Gaziantep iyi bir takım, kabul ediyorum. Hiç itirazım yok. Ama bu kadar da şanssızlık görmedim. İki topun direkten dönüyor. Penaltı kaçırıyorsun. Kaleci Günay’ın da kurtardığı en az yüzde yüz 5 pozisyon var.
44. dakika futbol sahalarımızda ilk defa gördüğümüz bir oyuncu atılma yaşandı. Yaşar Kemal Uğurlu veya başka hakemler Abdülkadir’in ikinci sarı karttan kırmızı gördüğü pozisyonda hiç bir oyuncu attılar mı? Madem Abdülkadir’i atıyorsun, öyleyse her maç bütün takımlardan iki-üç futbolcunun atılması lazım. Hadi bunu da geçtim, Yunus’un suratına tekme geliyor. Bu en azından sarı kart değil mi? Bana hiç hiç kimse “hakem hata yapabilir” demesin... Yaşar Kemal Uğurlu adaletli düdük çalamıyor. Ama gelecek hafta görürsünüz; MHK en önemli maça Yaşar Kemal Uğurlu’yu tayin eder.
'OKAN BURUK'A HELAL OLSUN'
Her neyse önemli değil... Okan Buruk’un talebeleri bir devre 10 kişi de oynasalar saygı duyulacak bir futbol ortaya koydular. Boey, Nelsson, Emin Bayram, Torreira, Yunus, Oliveira ve Mertens iki kişilik mücadele ettiler. Sahada 10 kişi oynadıklarını hissettirmediler. Okan Buruk’a helal olsun. Takımını çok iyi hazırlamış. Bir kere kondisyon olarak çıtayı bayağı yükseltmiş. Gaziantep gibi şimdiye kadar yenilmemiş bir takım karşısında bu kadar çok gol pozisyonuna girmek gerçekten çok zor bir şey... Okan Buruk’u ve futbolcuları ne kadar kötüleseler de Galatasaray adım adım geliyor.
'EMİN BAYRAM SIFIR HATA İLE HARİKA OYNADI'
Dün gecenin en büyük artısı muhteşem taraftardı. Takımları 10 kişiyle üç puanı alınca herkesin keyfi, güveni zirve yaptı. İkinci artı Abdülkerim’in yerine giren Emin Bayram’ın sıfır hata ile harika futbol oynamasıydı. Galatasaray iyi bir stoper kazandı. Yunus çok çalıştı ama temposunun biraz daha artması lazım. Son hamlelerinde güçsüz kalıyor. Kerem ise bir türlü çizgisini yukarıya çıkartamıyor. İlk yarı takımının en çok top kaybeden futbolcusuydu. Kerem kendine öz eleştiri yapmalı. “Ben yıldız oldum” havalarına girerse çok çabuk unutulur gider.
Sonuçta Gaziantep’i de alkışlamak lazım. Onlar da G.Saray gibi olağanüstü mücadele ettiler. Futbolda yenersin, yenilirsin ama kazanmak için ortaya bütün gücünü koyarsın. Erol Bulut’un talebeleri de bunu yapıyor. G.Saray kendilerinden daha iyiydi. Taraftarıyla bütünleşti. Galibiyeti hak eden taraftı.
KEREM'SİZ DAHA ETKİLİ OLURLAR - MEHMET DEMİRKOL / FANATİK
Kerem çıktıktan sonra Galatasaray daha etkili ve rakibe olanak tanımayan bir takım oldu. 10 kişiyken. Kerem çok iyi bir oyuncu ama taktik olarak maalesef gelişmesi yavaş. Önce mağdur halinden, vücut dilinden kurulmalı. Ondan beklenen bu değil, bir güç gösterisi. Sıkıntılarını anlıyor ve hak veriyorum. Ama çözüm yolu bu değil. Abdülkerim’in gördüğü 2 sarı kartı toplasan 1 sarı etmez. Türkiye’de kart ayarı bozuk maalesef. Ve elin yüze hamlesi hemen tüm oyuncular tarafından özelikle uzun boylu oyunculara karşı kullanılıyor.
En beğenilen Boey olmuştur
Şark kurnazlığı kuralı bozuyor. İlk maçta Galatasaray’ın oyun planını beğenmiştim. Ancak taktik bilgisi yüksek oyuncuların yaşı geçkin ve henüz formda değiller. Genç ve dinamik olanlar ise karambole oynuyor. Oyun istendiği gibi gelişmiyor. Bu tip dağınık oyunlarda atlet oyuncular dikkat çeker. Muhtemelen dün de en beğenilen oyuncu Boey olmuştur. Benim için de durum farklı değil. Sonda maçı kurtaran driplingi atan da oydu. İki sezondur hiç asist üretememişti. Ve asist beklentisi de toplam 0.98. Geçen sezon en az 900 dakika oynayan 66 bek arasında en çok asist beklentisi yaratma açısından 66 oyuncu içerisinde 52. bek o. Bu maçın özellikle 2. yarısı bunun ötesine geçti. Öte yandan Antep’in tüm tehlikeli akınları ve golü onun alanından geldi. Buna bir çözüm bulmak lazım.
ÇOK İŞİNE YARAYACAK! - CEM DİZDAR / FANATİK
Oynayamadıkça faul yapan/yapılan bu nedenle de gerginlik katsayısı her daim yüksek ligimizin örnek maçlarından biri daha! Bolca faul, hakeme itiraz, vara yoğa penaltı isteme, gerginlik ve yüksek kart riski… Sonra, ‘’Hakemler çok düdük çalarak oyunu kesiyor’’ sızlanmaları. İlk 20 dakika enine oyunu doğru uygulayan Galatasaray, kenarlara indiyse de iki kanadından özellikle Kerem’in ısrarla fazladan iş yapma gayretlerine takıldı. Devre biterken Abdülkerim Bardakçı’nın kendini attırması onarımı daha kolay olabilecek Galatasaray’ın işini zora saktı.
İkinci devreye eksik gibi başlamadı Galatasaray ama bu kez de Yunus’un ‘’top sevdası’’ dolandı ayaklarına… 60’a kadar çeşitli opsiyonları varken aldıkça vurup durdu Yunus. Ancak 69’da bu kez Sagal benzerini yaptı. Onlardan bir başkasında Veliu yine pas yerine golü kendi arayınca Antep sabır/gayret oyununun karşılığını alamadı. Son bölümde oyun karşılıklı düzensiz ‘’git gel’’lere dönüştüyse de fırsatları yaratan daha çok Antep oldu ancak sonuç çıkmadı.
Ancak takımının bu maçta belki de en iyisi olan Sacha Boey beceri koyarak golü çıkardı. Evet gol oldu ama haniyse Yunus’a rağmen! İki üç pas opsiyonu varken Yunus yine şut attı ama seken top gol oldu. Bu haliyle Galatasaray’ın kısa erimde birkaç oyun ezberi oluşturması zor görünüyor. Yine de 10 kişiyle alınan bu galibiyet gelecek 3 maçlık zor periyot öncesi Galatasaray’ın çok işine yarayacaktır