01.04.2021 - 13:02 | Son Güncellenme:
İşte Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticisi Metin Sipahioğlu'nun canlı yayında yaptığı açıklamalar:
Öncelikle bu konuşma boyunca yapacağımız açıklamalar ve üslup için şimdiden kamuoyundan özür diliyoruz. Belki de iki katım yaşındaki Galatasaray Başkanı Sayın Cengiz'in açıklamalarına cevap vermekten hicap duyuyorum ancak atılan iftiralı belgelerle çürütmek bizim görevimiz.
"FENERBAHÇE CUMHURİYETİ BİR METAFORDUR"
Şimdi daha evvel Galatasaray başkanını Fenerbahçe ve Türkiye Devleti'ni karşı karşıya getirmemesi yönünde uyarmıştık. Bu artık bir kasıt haline geldi ve buna cevap vermek zorundayız. Mustafa Cengiz'e şunu söyleyelim, Fenerbahçe bir sevgi cumhuriyetidir, bir metafordur. Kulübümüz kuruluşundan bu güne Devleti ve Milletine bağlı bir kulüptür. Bunları söylemek zorundayız hangi kulüplerin tarikat ve cemaatlerin etrafında olduğu ortadadır. Biz kimseyi şampiyonluk posterlerimizden çıkarmak zorunda kalmadıl. Fenerbahçe'nin duruşu her zaman bellidir.
"KULÜBÜMÜZ İLE DEVLETİMİZİ KARŞI KARŞIYA GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Kulübümüzün duruşu her zaman ortadadır. Bu tip metaforlar her kulüpte vardır ama bunun üzerinden devletle bizi karşı karşıya getirmeye çalışmak akıl yaşta değil baştadır sözünün canlı örneğidir. Galatasaray da 'Tek Krallık Galatasaray' pankartı astı. Şimdi biz bunlara ayrılıkçı bir söylemde mi bulunalım. Bizler milyonları temsil eden insanlarız. Biz bu işlere girmeyiz. Galatasaray yönetimine şunu söylemek istiyoruz. Galatasaray kulübü yalan beyanlarla gündemi ve devletimizi meşgul etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin çok daha önemli işleri var, savcıları yalan beyanlarınız ile uğraştırmayın. Yeter artık, biz her hafta Galatasaray'ın bu açıklamalarına cevap vermek zorunda mıyız. Böyle yaparlarsa işte böyle misliyle cevabını alırlar. Bizim her şampiyonluğumuzun posterleri duruyor.
"YENİ DEĞİL, 6 YILLIK ÇALIŞMA"
Maalesef yine bilgisiz verilmiş bir demeçle karşı karşıyayız. Öncelikle bu 1959 öncesi şampiyonluklar kulübümüzün uzun süredir üzerinde çalıştığı bir durumdur. Bu kulüp politikası üzerinde 6 yıldır çalışıyoruz. Başkan Aziz Yıldırım da bu konuda açıklamalarda bulunmuştu. 2014 şampiyonluğumuzun ardından 28 şampiyonluk vurgusu yapmıştır. Sanırım Mustafa Cengiz'e bu kadarı yeterlidir. Başvurunun zamanlaması hakkında saçma sapan iddialar var. Bu çalışma 5-6 yıl öncesine dayanıyor. 28 şampiyonluk vurgumuzu göreve geldiğimizden beri yapıyoruz.
"ANLAMALARINI BEKLEMİYORUZ"
Kamuoyuna derdimizi anlatıp haksız katliamdan bahsettikten sonra hukuki başvurumuzu yaptık. Başarılı veya başarısız olduğumuz dönemde yapılmış bir ayrılacalık yok, bu hakkını arama konusudur. Bu kadar haklı olduğumuz bir davada hak aramanın önemini anlamalarını beklemiyoruz.
"NASIL BİR TEŞKİLAT..."
Gülsek mi sinirlensek mi karar vermekte zorlanıyorum vahim iddialarla karşı karşıyayız. Hırsız iddialarında bulunuyorlar. Serin kanlı olmak lazım bu iddia ile başlayayım. İlker Arslan da aynı demeci verdi. Daha evvel tahkim reddetti yeni hangi belge geldi de yeniden başvurdular diye soruyor. İlker Arslan ve Haluk Ulusoy gibi isimler nasıl bir teşkilatla karşı karşıya olduğumuzu iyi anlasınlar. Biz hiçbir zaman hiçbir kuruma resmi başvuruda bulunmadık.
İLK RESMİ BAŞVURU
Bugüne kadar bu konuyla ilgili başvuru olmadığı için gelen bir yanıt veya ret de söz konusu değil. Alper Pirşen'e teşekkür ederim ilk kez yapıldı, bu güne kadar yapılan ilk resmi başvurumuzu yaptık. İddia ediyorlar, varsa böyle bir belge işte bu resmi başvuru bu da ret yanıtı diye paylaşsınlar. Daha önceki iddialar için de özür dilemediler, bunun için de dilemeyeceklerdir.
"ÇOK TEHLİKELİ BİR İFADE"
Çok tehlikeli bir ifade kullanmış Mustafa Cengiz, hırsızsınız demiyorum ama diyor, ima ediyor. Bu ima varken tarihi bir kısaca anlatalım, ilk şampiyonalar ne zaman oynanmış. Galatasarayın bir anda ve panikle Türk futbol tarihinin karşısında durması hakkındaki karşı tezlerimizi nedir bunu herkesle paylaşıyoruz. Galatasaray ile ilgili 2 belge açıklayacağız. O zaman görecekler kim hırsız.
"SAYIN ATATÜRK'ÜN VERDİĞİ ÖNEM ORTADADIR"
1924'te Sayın Mustafa Kemal'in bir beyanatı ve belgeseli var. Atatürk diyor ki, 'Bu şampiyonaya gelecek tüm takımların ulaşım masrafları devlet tarafından yarı yarıya karşılanacak' Bu belge önemlidir. Atatürk'ün ilk 1924'teki şampiyonaya verdiği önem ortadadır
"TEK BAŞLARINA KARŞILAR"
Haluk Ulusoy döneminde yıldız hesabı kattılar. Katakulli ile 1959 öncesini sildiler. Galatasaray başkanı da bu başarı faaliyetinin itirafçısı olmuştur. Kendilerinin saydırmadığının itirafçısı oldular. Bu şampiyonluklara karşı duran Galatasaray'dan başka bir kulüp yok.
"BEŞİKTAŞ'IN HAK ETTİĞİ 5 ŞAMPİYONLUK..."
Süper Lig'in de 1959-67 arasında oynana yılları 3 şehir arasında oynanmaktaydı. İstanbul, İzmir ve Ankara dışında takımların Süper Lig'e katılmasına izin verilmedi. Milli Takımımız 1968 yılına kadar İstanbul, Ankara ve İzmir dışında hiçbir oyuncu çağırmadı. Şimdi Milli Takımımıza 'Kısmi Milli Takım' diyebilir miyiz? Beşiktaş haklı aldı şampiyonluk sayılarını, Türkiye'yi avrupa'da temsil etti ama Fenerbahçe etmedi diyorlar. 1955'te başladı Avrupa şampiyonaları. Bütün ülkeler bunları uygulasın o zaman. Böyle saçma bir tez olur mu. Beşilktaş'ın hakkı olan 5 şampiyonluğu daha var. Milat kabul edilen 1959 çizgizi bir anda 1956'ya çekilmiştir. Bu milat umarım gerçek tez olan 1923'e çekilecektir.
TARİHİ YOK EDEMEZSİNİZ
İtalya'da Genoa'nın 9 şampiyonluğu var, hepsi amatör dönemde. Hollanda'da Ajax'ın 34 şampiyonluğunun 8'i amatör dönemde. Dünya Kupası bile amatör dönemde başladı. Birçok ülkede futbol amatör. O zaman Dünya Kupası'nı saymayalım. 1941 yılının Almanya Şampiyonu R. Wien. Şu anda Avusturya takımı. O dönem öyleymiş diye hala şampiyonluğu kabul ediliyor. Biz kendi ülkemizde kendi şampiyonluğumuzu kabul ettirmeye çalışıyoruz. Tarih bu. Tarihi yok edemezsiniz. İtalya'da iki farklı turnuva düzenleniyor. Bugün İtalya, iki şampiyonluğu da tanıyor. Serie A'nın resmi sitesinde 1921-1922 yılındaki iki takımın şampiyonlukları sayılıyor.
"ENAYİLİK YAPIYORLAR"
Milli Küme ve Türkiye 1. Ligi aynı sezon oynandı. Bir sezonda iki şampiyon kabul edilemez" deniyor. Aynı dönemde oynanmadı. TFF, çağrı yapıyor ve Milli Küme'yi düzenleyelim diyor. Buraya katılan takımlar o zaman enayilik yapıyor. Federasyonumuz, bir sezonda iki şampiyona düzenlemiş. Takımları çağırmış, hakkıyla takımlar kazanmış. Bu şampiyonluğu iptal etmeye çalışıyorlar.
Baba Gündüz Kılıç, Galatasaray'ın efsanesi. Bakın Galatasaray'ın resmi sitesinde altı çizili alanda ne yazıyor. 1947 şampiyonu Ankara Demirspor. Şimdi başvuruda bulundular, Sizin de tanıdığınız o şampiyonluğa itiraz etsenize. Hadi itiraz etsinler de görelim. Bu belgeyi ne yapacaklar bundan sonra.
Bakın bu da Galatasaray'ın kendi resmi yayınından bir sayfa. Bakın kendi 1939 şampiyonluklarını nasıl ilan ettiler nasıl paylaştılar. Galatasaray resmi yayınında açıkça 1939 yılında kazandıkları şampiyonluğun yerel değil ulusal bir şampiyonluk olduğunu kabul ediyorsunuz. Siz bunları yayınlarken bugünkü başvurumuzu hesap edemediniz. Hesaplamadan siz çıkıp dilekçe veriyorsunuz yayınlar yapıyorsunuz.
"BİZ Mİ HIRSIZIZ SİZ Mİ"
Camianız yalanlarınızdan dolayı tezleri eleştiriyor. Bu belgelerden sonra işinize geldiği gibi yapan kulübün başkanına soruyorum. Kim hırsız? Efsanelerin şampiyonlukları ile ilgili sadece 1 şampiyonluğunuz var diye Haluk Ulusoyla 1956 öncesini yok sayıyorsunuz. Sizin dışınızda bunlara itiraz eden birini görmedik. Türkiye'nin geneli bu şampiyonlukları anladı. Başarılı bir operasyonla bunları sildiler. Biz mi hırsızız siz mi hırsızsınız. Kendiniz itiraf ettiniz. Ben de size demiyorum ama açıklayın biz mi hırsızız siz mi.
İki yüzlü yaklaşımlar karşısında sinirlenmemek elde değil. Bu işin karşısında duran lobi başarıya ulaşacağız diye korkuyor. Korksunlar da. Daha da uzatmak istemiyorum. Türkiye'ye soruyorum. 1959 öncesi şampiyonluklarda Galatasaray 1 değil de 10 tane kazanmış olsaydı, bu şampiyonluklarla çoktan barışılır, belgeselleri çekilirdi her şey anlatılır mıydı anlatılmaz mıydı. Size soruyorum. Spor kamuoyuna sorum bu, buna vicdan ile cevap verebilenler zaten her şeyi ortaya çıkaracaktır.
Bu bir Fenerbahçe davası değil, Türkiye davası. Türk futbol tarihi ile barışma meselesi. Avrupa'da emsalleri ortada, şampiyonlukların sayılmama örneği yok.