31.10.2016 - 11:17 | Son Güncellenme:
AA
Barbolini, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya kulüpler kupasını 2 kez kazanan ilk ekip olarak da çok önemli bir sonuca imza attıklarını vurgulayarak, "Dünya Kulüpler Kupası, 8 güçlü takımdan oluşan zorlu bir turnuvaydı. Üst üste 5 güçlü maç oynamak zorunda kaldık. Özellikle çeyrek finaldeki VakıfBank maçı önemliydi. Güzel sonuç aldığımızı düşünüyorum. Voleybol Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası gibi büyük bir kupada ve kulübümüzün 50. yılında tarihe geçmek büyük bir gurur." dedi.
Eczacıbaşı VitrA'nın, eski takımı Pomi Casalmaggiore'yi yenerekşampiyon olmasına değinen Barbolini, "Kupayı kime karşı kazandığımız önemli değil. Benim için önemli olan kazanıyor olmak." diye konuştu.
Final maçının son setindeki oyunuyla galibiyette rol oynayan Neslihan Demir'in performansına değinen Barbolini, "Herkesin bildiği gibi Neslihan, Türk tarihinin en güçlü voleybolcusudur. Bizim kulübümüz için de önemli olduğunu ve kendisine her zaman ihtiyaç duyacağımızı düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
"Her şey yeni başlıyor"
Daha işlerinin bitmediğine dikkati çeken tecrübeli çalıştırıcı, "Tabii ki alınan kupadan mutlu olmalıyız. Ancak her şey yeni başlıyor. Şimdi Şampiyonlar Ligi, lig maçları olacak." şeklinde konuştu.
Çok güçlü oyunculardan kurulu bir kadroları olduğunu belirten Massimo Barbolini, şunları söyledi:
"En iyi takım olduğumuzu bu turnuvada gösterdik ancak yine en iyisi olduğumuzu göstermek için başka yarışlar da var. Tam takım olduğumuzu düşünmüyorum. Almamız gereken yollar var."
Türkiye'de üç yabancı oyuncu kuralı
Massimo Barbolini, Vestel Venus Sultanlar Ligi'nde üç yabancı voleybolcuyla oynamak zorunda kalmalarının sorun olup olmayacağı sorusuna, "Bunu sorun olarak görmek değil, avantaj olarak değerlendirmek lazım. Bütün oyuncularım değişik liglerde oynama şansı elde edecekler. Avrupa'da farklı, Türkiye'de ayrı yabancı oyuncu kuralıyla oynamayı büyük bir sorun olarak düşünmüyorum." yanıtını verdi.
İtalyan antrenörlerin Türk takımların başında rekabet etmesine değinen Barbolini, "Şu anda dünyanın en iyi ligi ve profesyonel olarak Türk ekiplerinin, İtalyan çalıştırıcıları tarafından tercih edilmesi normal. Bizim için iyi kulüplerde ve iyi oyuncularla çalışmak önemli konu." değerlendirmesinde bulundu.