21.06.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:
ÜMİT AVCI - ÖZEL RÖPORTAJ
Fenerbahçe Ülker’in başındaki ilk yılında hem Cumhurbaşkanlığı kupası sevincini, hem de lig şampiyonluğunu yaşayan Zeljko Obradovic, geride bıraktıkları sezonu MİLLİYET için değerlendirdi. Başarı kıstasının, koydukları hedeflere bağlı olduğunu söyleyen Sırp çalıştırıcı, “Sezonun bir kısmı iyi oldu, iki kupamız var. Ama Avrupa için daha yüksek hedefler gerekiyor. En önemlisi taraftarımız bize çok güveniyor ve bizim de onları sevindirmemiz gerekiyor. Salonumuzun dolu olması da önemli hedeflerden bir tanesiydi ve Euroleague’de bunu başardık. İnşallah önümüzdeki sezon da böyle olur, onların bize verdiği destek çok önemli. Daha yukarılarda olmamız için hep birlikte çalışacağız” dedi.
Sakatlıklar etkiledi
Euroleague’in ilk etabındaki başarıyı TOP 16’da sergileyememeleri nedeniyle ikinci tur öncesinde takviye yapmadığı için pişmanlık duyup duymadığını sorduğumuz Obradovic, “Kenan ve Vidmar gibi çok önemli iki ismin sakatlığı bizi kötü etkiledi. Talihsizlikti. Yoksa transfer yapmadığım için pişmanlığım yok. En iyi çözümü bulmaya çalıştık ama sezon içinde zor oluyor takviye yapmak” yanıtını verdi.
Kleiza’nın mazereti var
Sezonun en çok tartışılan isimlerinden birisi olan ve beklentilerin çok altında kalan Kleiza hakkında da yorum yapan deneyimli çalıştırıcı, “Oyuncular hakkında tek tek konuşmayı sevmiyorum, çünkü hepsi benim için değerli. Aldığımız başarılar da hepsinin sayesinde, yaptığımız hatalarda hepsinin rolü var. Kleiza’nın dizinde bir sıkıntısı vardı. Ben de mümkün olduğunca kendisine yardımcı olmaya çalıştım. Türkiye Ligi’nde daha az kullanıp, Euroleague’de enerjisini artırmak istedim. Ancak o sakatlığın kendisini etkilediği doğru. Bunun dışında karakter olarak, son derece sorunsuz, iyi bir oyuncu olduğunu söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.
Öncelikleri basketbol olmalı
Gençlere verdiği sürenin dikkat çektiğini, Kenan, Melih, Berk ve Metecan gibi isimlerin gelecek sezon daha fazla sorumluluk alıp almamalarının, kendi ellerinde olduğunu söyleyen Obradovic, “Oyuncularıma yaz boyunca iyi çalışmalarını söyledim. Bireysel olarak çok çalışmalılar. Yeni sezonda daha iyi oyuncu olarak gelmeleri için bunu yapmalılar. Takımla çalışmak ayrı bir şey ama bireysel olarak çalışmak daha da önemli. Sonra ise özgüven. Sahada ne kadar vakit geçirirsen, onu da orada kazanırsın. Oyuncuların kendilerine ‘ben hayatta ne yapmak istiyorum’ diye sormaları gerekir. Motivasyon. Saatlerini, salonda geçirirlerse sorunları olmaz. Çok gençler, çok şey var önlerinde. Hayatta en güzel şeydir yaşamak, tabii ki öncelikler nedir. En güzel anlarını basketbol oynayarak yaşıyorlar bunu durdukları zaman hatırlayacaklar. Bu nedenle hep zihinsel olarak öncelikle basketbol olmalı” diye konuştu.
Bize de hakaret ediliyor
Fenerbahçe-Galatasaray rekabetinin Olimpiakos-Panathinaikos ve Kızılyıldız-Partizan rekabeti ile çok büyük benzerlikleri olduğunu belirten Obradovic, “Türkiye böyle büyük iki takımı olduğu için gurur duymalı. Bu tabii ki sadece spor konuşuluyorsa çok güzel ama sporun dışına çıkıldığında çok tatsız oluyor. Ben bütün final serisi boyunca duruşumu korudum. Hep basketbol konuştum ve taraftarlarıma da sağduyulu olmaları için çağrı yaptım. Herkes bunu yaparsa, basketbolu konuşmaya devam ederiz. Şu anda da sadece basketbol konuşmak istiyorum” dedi.
Yorum yapamam
Galatasaray’ın maça çıkmama kararı hakkında yorum yapamayacağını, ancak salonlarındaki güvenlik sıkıntısını kabul etmediğini söyleyen Obradovic, şöyle konuştu: Benim ülkemde de aynı şeyler yaşanıyor. Orada iki takım taraftarı da oluyor. Herkes çıkıp maçını oynuyor. Zaten tüm konsantrasyonun da bu olmalı. Ben de holiganlardan hoşlanmıyorum, bu kendi taraftarımız için de geçerli. Abdi İpekçi’ye gittiğimizde de bütün taraftarlar bize hakaret ediyor. Çünkü onlar için ben Fenerbahçe’nin antrenörüyüm. Ama ben kimseyi provoke edecek hareketlerde bulunmuyorum, kimseye yanıt vermiyorum. Sokaktaki birçok Galatasaraylı gelip fotoğraf çektiriyor. Bunlar normal.
Henüz planlarımızı yapmadık
Gelecek sezonun planlarına Pazartesi günü genel menajer Gherandini ve Ahmet Özokur ile birlikte başlayacağız. Oyuncular burada oldukları için mutlular ama önemli olan kimin, bize destek verip, bazı şeyleri değiştirecek ruha sahip olduğu.
Agresif yapım sahada kalıyor
Özel hayatımda çok farklıyım. Neşeli bir insanım. İnsanları seviyorum. Açık söylemek gerekirse, bazen maçları tekrar izlediğimde ben bile kendime şaşırıyorum, neler yaptığıma inanamıyorum.
Diskalifiye doğruydu
Hayatımda ilk kez Türkiye’deyken diskalifiye edildim. Ama Galatasaray maçında yapmamam gereken tepkiyi gösterdim. Hakemlerin teknik faul kararları doğruydu. Haklı olduğum bir konuda, yapmamam gereken tepkiyi gösterdim. 2 bini aşkın maça çıktım, ilk kez atıldım. Oyuncularımdan da özür diledim. Kimseyle bir sorunum yok, sonuçta bir kural vardı ve uygulandı, ben de onları yalnız bırakmış oldum.
İnsanlar her şeyi görüyor
Taraftarın sevgi gösterileri, futbol stadında bile lehine tezahüratlar yapılmasının çok gurur verici olduğunu söyleyen Obradovic, “Herkesin benim bu kulüp ve takım için her şeyi yaptığımı görüyor olması çok güzel. İnsanlar bunu çok kolay fark eder. Herkese teşekkür ediyorum ama her zaman benim değil, oyuncularımın ön planda olması gerektiğini düşünüyorum” dedi.