10.04.2020 - 20:48 | Son Güncellenme:
Fenerbahçe Kulübü'nün eski tercümanı Deniz Sarıtaç, Skorer Instagram hesabında Caner Bakır'ın sorularını yanıtladı.
İŞTE O AÇIKLAMALAR
Her gün bir önceki günün aynısı. Normal hayatta çok konuşmadığım insanlarla konuşmaya başladım bu süreçte. Birçok yeni dizi, film öğrendim. Araştırma fırsatları buldum. Kendimde bir farklılık var şu karantina döneminde.
"Ayrılığımı antrenmandan 24 saat önce öğrendim"
Esasında ben Fenerbahçe'de devam edeceğimi zannediyordum. Askere gidip geldim. Antrenmana 24 saat kala bana haber verildi. Ne yapacağım ile ilgili planım yoktu. Ben resmi olarak ayrılmadan önce internette kendimin ayrıldığımı okudum. Bir menajerlik firması benimle çalışmak istediğini söyledi. Böyle bir yola girdik. Çeşitli işlerde bulundum. Artık ufak ufak fotoğraflarda insanlar görünce menajerlik yaptığımı öğrendi.
"Fenerbahçe'yi antrenörlük yapmak için..."
"Çok içime sinen insanlardan menajerlik teklifi geldi. Futbolun içerisinde başka seçenek yoktu benim için. İlk aklıma gelen aslında ilk yaptığım işi başka yerde yapmaktı. Antrenörlük belgem var ama Fenerbahçe'yi antrenörlük yapmak için bırakmazsınız."
"1 yıllığına da olsa bir yerlerde antrenörlük yapmak isterim"
"Futbol oynamadım profesyonel olarak ama çok keyif alıyorum bu işten. Antrenörlük için yol var benim için. Hangi antrenmanı nasıl yaparsın diye soruyorum insanlara. 1 yıllığına da olsa bir yerlerde antrenörlük yapmak isterim"
Dünya futbolunda hiçbiri hurra hücum futbolu oynamıyor. Hücum maç kazandırır, savunma şampiyon yapar diye bir söz vardır. Her ikisini de yapmak gerekiyor.
"Telefonlarıma cevap vermediler"
Ayrılık ile ilgili 2 temel kırgınlığım var. Hiç kimse benimle çalışmak zorunda değil. Ben bunun her zaman farkındaydım. Buradan emekli olmayacağımı biliyordum. Sezon bitti, 12 gün tatile gittim. Tatilden döndüm askere gittim. Askere gittim oradan döndüm 2 gün geçti. Bana kimse bir şey söylemedi. 40 günlük bir süreç var. En büyük kırgınlığım bu. Çok sevdiğim insanlar vardı orada. Ayrıldıktan sonra sanki hiç tanışmıyormuşuz gibi davranıldı. Telefonum açılmadı. Ben yakın olduğumuzu sandığım insanlar bunlar. Beni aramayanları hiçbir zaman söylemeyeceğim. Kusura bakılmasın."
"Beni Comolli göndermedi"
Comolli ile ilgili tweetiyle alakalı olarak Fransız adamın ismini söylemeden, "Beni O göndermedi. BahsettiğiniZ kişi gönderseydi ben o tweeti atmazdım. Kendime yakıştırmazdım bunu. O kişi seni ne güzel gönderdi diye bana yazıyor. Halbuki o beni göndermedi. Birini eleştiriyorsunuz zamanlaman yanlış diyorlar. Daha önce neden bunları söylemedin diyorlar. Nereden biliyorsunuz daha önce bunlardan bahsetmediğimi..
19. haftadaki Başakşehir galibiyetine rağmen düşüş yaşanmasıyla ilgili soruya şu cevabı verdi: "Bu kırılmanın bir yerde olabileceği öngörülüyordu. Bazı geçmişte yapılmış hataların sonucu ortaya çıkacaktı. Bir hava yakalandı yeni transferle beraber o psikolojiyle iyi gidişat oldu. Ama temel planlamada yapılan hataların sonucu, faturası ortaya çıkacaktı."
Trabzonspor'un Guilherme transferinde fotoğrafta yer almasıyla ilgili olarak, "O gün çok yorgundum. Uyudum erkenden. O olay büyüdüğünde ben sabah gördüm her şeyi. Beklemiyordum. İkinci kısmı hakaretlerin dozu çok fazlaydı Babam yaşındaki insanlar bana hakaret etti. O insanlar aramızda para toplayıp sana bakacağız derlerse vallahi çalışmam. Fenerbahçe'den kafe açacağım diye ayrılmadım onlar beni gönderdi. Futbol sektöründe kalmak istedim. Trabzonspor'un 2 transferinde yer aldım. Son derece doğal yaptığım işi PR'ını yapmak. Ben sayfama koymadım. 300 takipçili arkadaşımın kapalı hesabında paylaşıldı. Sonra bir anda paylaşıldı bu. Kimin yaptığını biliyorum, ismini söylemeyeceğim, güzel yalakalık yapma amacıyla "Bakın Deniz ne yapıyor" demek için bu fotoğrafı Fenerbahçe hesaplarına paylaştırdı. 5 dakika arayla yapıldı bu paylaşımlar.
Bana hakaret edenler kişisel terbiyesizlikleri. Bunu koskoca Fenerbahçe camiasına mal edemezsin. Onların terbiyesizliği.
Biri de televizyonda canlı yayında bu tweetleri görüp Deniz Trabzon'da işe başlamış diye söyledi. Her gördüğünüz tweete inanıyor musunuz siz?
"Josef'in Türkiye dönmek gibi bir talebi var"
Josef'in Türkiye geri dönmek gibi bir talebi var. Ama kulübünde onu bağlayıcı bir sözleşmesi var. Gelecek sezon sona eriyor. Milli maç arasında buraya gelecekti. Gerçekten burayı çok özlüyor. Salgın çıkınca bu planı iptal etmek zorunda kaldı. Buradaki atmosferi, kulübü çok özlüyor.Hiç kupa almamasına rağmen taraftar onu çok seviyor. Bu çok özel bir durum.
Aziz Yıldırım'a sakallı yakalanması
"Ben Fenerbahçe'de ilk işe girdiğimde sürekli sinek kaydı tıraşı olmamız gerektiğini zannederdim. Aziz Yıldırım'ın kızacağını düşünürdüm. 4. senemde birkaç gün sakalımı bıraktım. İnsanlardan güzel tepki aldım. Bunu devam ettireyim dedim. Takım kötü gidiyordu ufak bir iyi gidişat oldu. Ben sakalı bıraktım Galatasaray maçı geldi. Aziz Yıldırım G.Saray maçı öncesi gelecek biliyorum. Başkan kızmaması için ne yapabilirim diyorum kendi kendime. Beni çağırdı başkan. Beni uzaktan kesiyor. Süzdü beni. "Ooo Deniz sakalı göbeği salmışsın ya" dedi. Bende "Sakalımı kesince takım çok kötüydü, ben ne zaman bıraktım takım iyi devam etti. Yarın Galatasaray maçı var hayatta kesmem başkanım" dedim. Başkan da "O zaman kesme kalsın o sakal" dedi. O maçı da kazandık."
Ben futbolu çok severek büyüdüm. Aykut Kocaman benim ilk bildiğim futbolculardan. Kocaman'ın golüyle ben şampiyonluğuyla gördüm. Ben İstanbulspor'un tesislerine gidip futbolcularla fotoğraf çektirirdim. Kocaman ile fotoğraf çektirmiştim. Kim derdi ki Aykut Kocaman ile çalışacağımı yıllar sonra. Hoca ne anlattıysam dinlerdi. Antrenörlük merakım olduğunu öğrenince futbola dair bana çok şey anlattı ki çok şey kattı bunlar bana. Tanımış olmaktan gurur duyuyorum. Bazı kalabalıkların sesi yüksek çıkıyor diye bunu söylemekten çekinmem. Ona asla sırt çevirmem. İyi ki onunla çalışma fırsatı buldum.
2013'te iyi ki çalışmaya başladım 1 sene sonra başlasam şampiyonluk göremezdim. Bağdat caddesindeki o kalabalık çok acayipti. Birden fazla yaşamayı isterdim. İyi ki Fenerbahçe'de çalıştım. Hayatta gidemeyeceğim, tanışmayacağım insanlarla tanıştım.
Keşke son senemde o kadar üzülmeseydim. Daha doğru davranışlar sergilenseydi. Çünkü biz o kulübün otobüsünde ölüyorduk. Şimdi hain olduk. Şu an burada olmayabilirdim. Ama hain oldum menajerlik yaptığım için. Keşke bu kadar kalp kırılmasaydı.
Roberto Carlos, Korner Vuruşundan Harika Bir Gol Atıyor