Trabzonspor’un iki büyük sorunu var. Orta alanda inisiyatif alıp, topu kullanacak bir beyni yok. Takımda bu görevi kimin üstleneceği ligin dördüncü haftasında hâlâ belli değil. Colman mı, Ceyhun mu, yoksa Selçuk mu? Yoksa kızağa çekilen Tjzikuzu mu?
Bursaspor karşısında biraz Colman soyundu bu role, karşılığını hem kendi aldı, hem de Trabzonspor. Attığı golü hazırlayan Arjantinli oyuncunun sürekliliği olmayınca, bordo-mavili takımın ilk yarıdaki ateşi saman alevi gibi söndü. Bu sıkıntı hızlı hücum şansını ortadan kaldırdığı gibi, rakibin savunmada yerleşmesine fırsat veriyor.
İkinci ve en önemli dert forvette. Trabzon’un bu sezon attığı 5 golün dördü orta saha, biri savunma oyuncusundan gelmiş. Forvetin siftahı yok. Demek ki, sistemde sorgulanması gereken yanlışlar var. Geçen sezon bu takımın skor yükünü taşıyan Gökhan ve Umut’u ayıran Broos’un tercihinde haklı çıkması için, tek forveti destekleyecek özellikte oyuncular olması gerek. Ancak bu görev paylaşımını görebilmiş değiliz.
Geçen hafta yadırgamıştık sol kanat için alınan Gabriç’in ters kulvarda oynatılmasına. Belçikalı teknik adam fantezi mi yapıyor bilmiyoruz ama, Trabzonspor’un neredeyse bir eksik oynamasına yardımcısı Metin Diyadin nasıl ses çıkarmıyor şaşırıyoruz.
Karadeniz ekibinin kaybetmeye başladığı özgüvenini geri alması için dünkü Bursaspor iyi bir rakip idi. Kafası transfer dedikodularında olan Sercan’ın sahada ruh gibi dolaşması, konuk ekibin gol bölgelerindeki etkinliğini hissedilir ölçüde azaltmıştı oysa. Son vuruşlarda performansı yarıya yarıya düşmüş bir takımdan gol yemek ise ilginçti.
Şu anki tabloyu değiştirmek en az futbolcular kadar Broos’un sorumluluğu. Belçikalı teknik adamın bazı futbolculara gözdağı vermek için takımla bu kadar oynaması ne kadar doğru tartışılır ama, taraftarın sabrını zorlamanın da anlamı yok.
Bu takımı ateşleyecek bir kıvılcım gerek. İyileşmiş bir Yattara’nın çok şey değiştireceği beklemek ise bordo-mavili yönetimin transfer döneminde verimli ve doğru tercihler yapmadığının göstergesi.