Yıllardır hakem konuşuyoruz. Her hafta, hergün futboldan söz açılınca hakem geliyor gündeme.
Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Kadro kısıtlı, Video Asistan Hakemliği sınırlı.
Yarın sezonun en önemli maçlarından biri oynanacak. Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi var.
Kimin kazanacağından öte karşılaşmanın hakemi Volkan Bayarslan’ın bu zorlu görevin altından nasıl kalkacağı tartışılıyor.
Öyle ya, altı FİFA kokartlı hakem varken nereden çıktı Bayarslan diyenler çıkabilir. Anımsayın Cüneyt Çakır nasıl başlamıştı kariyerine?
Bence hakemden önce iki takımın teknik direktörleri ve oyuncu tercihleri ön plana çıkmalı. Hakemler üzerinden yürümek yerine futbolu konuşmamız gerek. Şimdiden söyleyeyim, kimse kılıf aramasın sonuca.
Kazanan da kaybeden de önce aynaya bakmalı. Kişisel öngörüm Volkan Bayarslan ve ekibi böylesi zorlu bir mücadelenin altından kalkacaktır, umarım yanılmam.
Gelelim sezonun ilk derbi sınavına. Beşiktaş’ı bir adım önde görüyorum. Evinde kolay kolay boyun eğmeyecektir. İnönü stadının atmosferi diğerlerine benzemez. Gören ve yaşayan bilir.
Kadroda kimlerin olacağını Valerien Ismail bilir, lakin kim oynarsa oynasın bu şansı iyi kullanacaktır. İki takım teknik direktörü de bu gerilimin altından kalkacak deneyime sahip.
Fenerbahçe ligde adım adım ilerledikçe kişiliğini bulan bir takım. Bırakın pes etmeyi beraberliği bile kabul etmeyecek karakterde moralli bir ekip. Teknik direktörü Jorge Jesus’u sihirbaz gibi görenler var. Evet her maçta rakiplerini şaşırtmaya devam ediyor. Yarın da sürprizlerine devam edeceğini düşünüyorum.
Futbol zeka oyunu. Biz alışık olmasak da satranç gibi görüyorum böylesi önemli maçları. Ismail de Jesus da günlerdir yapacakları hamlelerin hesabını yapıyor. Sonuçta ya şah-mat olacak, ya “pat” denecek.
Sezonun henüz başındayız. Kıyamet kopmayacak. Şampiyonu belirleyecek bir derbi değil bu.
Kahin de değilim, ancak Beşiktaş’ı daha avantajlı gördüğümü söyleyebilirim.
Bir üzüntüm ise bu maça Fenerbahçe taraftarının alınmaması yönündeki karar. Oysa Futbol Federasyonu sezon başlamadan önce deplasman yasağının kalkması yönünde bir karar almıştı.
Hepimiz sevinmiştik. Ama ne oldu ise derbi maçları bu kapsamın dışına çıkarıldı. Bu güzel oyun seyirci ile keyifli. 50 yıl önce insanler aynı tribünde birlikte maç izlerdi. Bugün aynı keyfi yaşamayı hak etmiyor mu?
Yolunacak kazlar
Samsunspor Kulübü Başkanı Yüksel Yıldırım, teknik direktörlük için anlaşma sağladığı Hüseyin Eroğlu’dan önce kimler ile görüştüğünü açıklamış. Aykut Kocaman’dan “bu sezon takım çalıştırmayacağım” yanıtı almış. Sonra İsmail Kartal’ın kapısını çalmış. Kendi ifadesi; “2 milyon euro gibi bir para istedi. Bende film koptu.”
İsmail hocam; Süper Lig’de dahi alamayacağın parayı talep etmek yerine, Aykut Kocaman gibi makul bir yanıt verebilirdin değil mi?
Kapı gibi kontratlar ve faizi ile alınacak tazminatlar varken, kulüpler yolunacak kazdır elbette!
Yolunu bulana ve yol verenedir sözüm!
40 yılın özrünü dile Altıntop!
A Milli Takım’ın Faroe Adalar’ı rezaletinden sonra, sorumlu yönetici Hamit Altıntop’un sözleri ve beden dilinden rahatsızlık duyanlar sınıfındayım.
İşin teknik direktör, oyuncu seçimi, takım performansı ile ilgilenmiyorum. Altıntop’un Türk medyası ile ilgili kurduğu cümleleri bir gazeteci olarak kabul edemem.
Meslekteki 38 yılımda; Namık Sevik, Necmi Tanyolaç, Doğan Koloğlu, İslam Çupi, Arman Talay, Nezih Alkış, Attila Gökçe, Devrim Sağıroğlu ve nice ustalarla tanışma ve çalışma fırsatı buldum.
“40 yıl önceki medya oyunlarına taviz vermeyelim” demişsin ya! Tanır mısın onları? Tevellütün yetmez, sen kundakta idin o zamanlar.
Onlar spor basınının temel taşlarını koyan değerli insanlar, bizler mirasını tüketen nesiliz. Önce “40 yıllık” geçmişimizden özür dilemelisin. Sonra dilediğin gibi konuş.
Eleştiri herkesin hakkı. Lakin, saygı sınırları içinde kalmak ve haddini bilmek koşuluyla.
Siz nasıl diyorsunuz oralarda? “Hast du verstanden, mein bruder.”
Canına okudu!
“Bir indirilen din vardır, bir de uydurulan din. Atatürk indirilen dine hizmet etti, uydurulan dinin ise canına okudu.” - Yaşar Nuri Öztürk