Maç Fenerbahçe camiası açısından standart bir Avrupa Ligi karşılaşması değildi. Maç camianın kaç parça olarak kalacağı ile ilgiliydi. Bir tarafta Aziz Yıldırım' ı destekleyenler, diğer tarafta Aykut Kocaman'cılar, öbür tarafta Alex hayranları; herkesin gözü maçın skorundaydı. Maçı 4-2 kazanan Fenerbahçe, kaynayan kazanların ateşini söndürmek adına önemli bir başarı kazanmış oldu. Bu farklı galibiyet gerçekten de tam zamanında, en çok ihtiyaç duyulan anda geldi. Sırada Beşiktaş maçı var. Tahminim, bu maç da 3 puan ile tamamlanırsa Fenerbahçe' deki gruplaşma, yavaş yavaş çözülmeye başlar. Zira taraftarların istediği en son şey aslında bu tür bir gruplaşma ve çatışma. Bunu sona erdirecek ve barışı sağlayacak yegane şey ise sportif başarı. Bu futbolun gerçeklerinden bir tanesi.
Mönchengladbach, Bundesliga' da 6 maçta 6 puan alabilmiş bir takım. 18 takımlı ligde sıralamada 13. sıradalar. Pek formda oldukları söylenemez. Tıpkı Fenerbahçe gibi oyun karakteristiği oluşturmakta ve takım oyununda sorunlar yaşıyorlar. Geçen sezonki formlarından eser yok. Bu halleri ile ciddi bir tehdit olmaları beklenmiyordu. Buna karşın Fenerbahçe de son 2 haftadır Alex krizi yüzünden futboldan uzaklaşmış durumdaydı. Konsantrasyon sorunları yaşıyordu. Bu haldeki iki takımın mücadelesinde, daha çok isteyen, arzulu olan ve maça daha fazla konsantre olan Fenerbahçe kazandı.
Maçın analizine geçersek, maç boyu rakibe sahanın %60' lık kısmında, özellikle de 2 numaralı bölgede iyi pres yapan ve alan daraltan bir Fenerbahçe izledik. Yenilen goller ise defans oyuncularının artık klasikleşmiş adam paylaşım hatalarından geldi. Fenerbahçe'nin gollerinde ise Cristian ve Meireles' in şahsi becerileri vardı. Maçta Mönchengladbach ' in daha fazla gol pozisyonuna girdiğini gördük. Bu pozisyonlarda Volkan son derece başarılıydı. Fenerbahçe' nin maç boyu sadece 3 gol pozisyonu vardı ve 2 tanesi gol oldu. Caner' in Kuyt' a yaptığı orta gerçekten muhteşemdi, ancak Kuyt' ın pozisyonu takibi ve vuruşu da aynı güzellikteydi. Kuyt bu tür son vuruşlar için alındı. Gerçekten de bu sezon sakatlık yaşamaz ise bu tür gollerini daha çok izleyeceğiz. Bu kadar az pozisyondan bu kadar gollü bir galibiyet çıkartmak çok önemli bir şeye işaret ediyor. Fenerbahçe bugün resmen Avrupa' lı bir takım gibi oynadı. Avrupa' nın üst düzey takımlarında gördüğümüz az sayıda pozisyona girip, bunları değerlendirmek becerisini sergiledi. Bu anlamda, Avrupa arenasında farklı bir gece yaşandı. Avrupa maçlarında genelde çok pozisyon yakalayıp, bunları değerlendirme noktasında sıkıntı yaşanan Fenerbahçe, bu maçta önemli bir değişim ortaya koydu diyebiliriz.
Maçın geneline bakıldığında, mücadeleci ve hırslı bir Fenerbahçe izledik. Buna karşın, iyi bir futbol sergilendiğini söylemek pek de mümkün değil. Özellikle ikinci yarıda fazla organize olamadık. Maç boyu orta sahada çok top kaybı yaptık ve defanstan çıkarılan topları genelde rakibe teslim ettik. Bekir ve Egemen ikilisi bu anlamda çok büyük sıkıntı yaşıyorlar. Ayrıca Bekir Egemen ikilisinin defansif uyumsuzluğu adam paylaşımlarında kendisini gösterdi. Yobo olmayınca defansta organizasyon bozuklukları yaşanıyor. Fenerbahçe beklerinden Hasan ve Gökhan ilk yarı kötü, ikinci yarı iyilerdi. Orta sahada Meireles, Mehmet ve Cristian' dan oluşan 3' lü ilk yarıda iyi performans gösterdiler. İkinci yarıda kondisyon sıkıntısı baş gösterdi ve geriye yaslandılar. Maçın özellikle son 20 dakikasında iyi pas alışverişleri yaptılar. Birbirlerine alışmaları ve uyum yakalamaları halinde daha verimli olabilirler. Sağ ve soldaki Sow ve Caner vasat oynadılar. Caner, verdiği gol pası haricinde oyunun hücum tarafında etkili olamadı. Sow, bu maçta da beklediği patlamayı yapamadı. Yapması da zor gözüküyor. Oyun içinde ve pozisyonlarda fazlaca ağır kalıyor. Sağ açıkta oynatılması da bazıları tarafından eleştiriliyor ancak Sow Fransa' da takımının 4-3-3 veya 4-2-3-1 düzeni ile çıktığı maçlarda, zaman zaman sağ açıkta oynamış ve başarılı maçlar çıkarmış bir oyuncu. Bu bakımdan, Aykut Kocaman tarafından her zaman ileri uçta değil, zaman zaman bu pozisyonda da görevlendirilecektir. Çabukluk idmanlarına ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Oyuna son bölümde dahil olan Krasic hakkında net bir fikir edinmek mümkün olmadı. Ancak hareketli ve istekliydi. Sakatlığını tam olarak atlatabildiyse, özellikle geniş alan bulacağı deplasmanlarda önemli katkı sağlayabilir.
Fenerbahçe' de futbol adına olumsuz şeyler de göze çarptı. Defans dörtlüsü son derece uyumsuz gözüküyor ve kademede önemli hatalar yapıyorlar. Adam paylaşımı sorunu sezon başından beri halen çözülemedi. Hep benzer goller yenmesinin sebebi, göbekteki iki stoperin ceza sahasında yanlış oyuncu ve hamle tercihleri yapmaları. Bekler de pozisyon almada sıkıntı yaşıyorlar. Ayrıca takımın fizik kondisyonu 60.dakikadan sonra düşüyor ve takım geriye yaslanıyor. Bu sorunlar futbolculardan değil, tamamen hocadan kaynaklanıyor. Ayrıca takımın direncinin düştüğü dakikalarda Kocaman' ın oyunu sadece izlemesi ve oyuncu değişikliklerinde geç kalması da diğer bir problem.
Kocaman' ın tüm olumsuzluklara karşı takımını iyi motive edebilmiş olması büyük başarı. Deplasmanda hem de 4 golle alınan üç puandan daha önemli olan bu maçın normalleşme sürecine katkı sağlaması oldu. Ben dahil, pek çok Fenerbahçe taraftarı Alex konusunda kırgın. Ancak saha içinde alınacak bu tür sportif başarılar, bu kırgınlığı birkaç hafta sonra unutturabilir. Neticede burası Türkiye ve hafızalar kısa vadeli. Ancak Alex konusunda yönetimin işi sportif başarılara bırakmadan adım atması Alex' e dostluk elini uzatması taraftarı çok mutlu edecektir. Salı günkü basın toplantısının ertelenmiş olması bu açıdan olumlu bir gelişme.
Beşiktaş maçının da 3 puanla geçilmesi, Aykut Kocaman' a kocaman bir kredi kazandıracaktır. Sahadaki başarılar, takımdaşlığı da güçlendirmek adına büyük önem taşıyor. Beşiktaş' ın takım yapısı ve oyun kurgusu da Mönchengladbach' a benziyor. Bu bakımdan, benzer bir istek ve konsantrasyon o maçta da sergilenebilirse, Fenerbahçe bu virajı da kayıpsız geçebilir.