Avrupa Kupalarında kendi evinde oynadığı maçları hiç kaybetmemiş olan Yanal, dün gece de kaybetmedi. Fenerbahçe ilk yarıda bulduğu gollerle, turu geçmeyi başardı. Bu tur, kaybettiğimiz büyük değer Fenerbahçe' li Selçuk Yula 'ya armağan oldu.
SELÇUK YULA
Bazı futbolcular vardır ki, arkalarında hem oynadıkları futbol, hem de insani olarak iyi izler bırakmışlardır. Tıpkı rahmetli Lefter gibi. İşte Selçuk ağabey de böyle bir değerdi. Yorumlarının pek çoğuna katılmasam, Fenerbahçe' nin futbolunu onun kadar beğenmesem ya da geleceğe dair onun kadar umutlu olamasam da, yorumlarını hep takip ederdim. Öte yandan su götürmez bir gerçektir ki, çok iyi bir Fenerbahçe' liydi. Fenerbahçe' nin bir neferiydi. Önemli bir değeriydi. Evladıydı. Tüm Fenerbahçe camiasının ve ailesinin başı sağ olsun. Allah rahmet eylesin.
FENERBAHÇE NASILDI?
Dün geceki futbol için söylenebilecek şey Fenerbahçe hazır değil. Hatlar arası son derece kopuk. Ne yaptığını bilmeyen bir takım var sahada. İlk yarıda Kuyt, Webo ve Sow' un bireysel becerileri ile gelen goller vardı. Ayrıca Yanal' ın hızlı atağa çıkma ve dikine oynama felsefesinin maç geneline yayılması halinde nasıl bir futbol izleyebileceğimizin sinyallerini de aldık. Ancak ikinci yarı, 3-1' in üzerine yatma psikolojisi taktik anlayışa baskın çıkınca ve Red Bull Salzburg enerjik bir futbol ortaya koyunca tribünler ecel terleri döktü.
Aslında, dün geceki tabloda rakip Salzburg' un hem Fenerbahçe futbol takımı, hem tribünler, hem de spor medyası tarafından küçümsenmesinin de etkisi vardı. Orada 1-1 berabere kaldık, burada rahat kazanırız mantığı ile maçlara çıkmanın ne denli sağlıksız olduğu görüldü. Salzburg, maçın yaklaşık olarak 70 dakikasını bizim yarı alanımızda geçirmeyi başardı. Kolay pozisyona girdiler. Hemen her pozisyonda ağır kaldık. Birebirlerde geçip gittiler. İkili mücadeleleri de kazandılar diyeceğim ama maçta hemen hemen hiç ikili mücadele olmadı. Genelde 1' e 3 veya 1' e 4 bastılar. Bir futbolcumuz topu ayağına aldığında en az 3 futbolcuyu karşısında gördü. Kaçırdıkları veya Volkan' ın kurtardığı %100' lük golleri düşününce bu karşılaşma ve alınan 3-1' lik skor, futbolun mucizeleri arasına yazılabilir.
Fenerbahçe' nin dikine oynadığında neler yapabileceğinin sinyallerini vermiş olması taraftarın yüreğine su serpti. Ayrıca, Mehmet Topal, Volkan, Alves, Mehmet Topuz, Volkan, Kuyt ve yavaş yavaş form tutan Sow, kritik derbi öncesi taraftara güven veriyor. Meireles, Kadlec, Yobo, Webo ve Cristian henüz tam anlamıyla hazır değil.
RED BULL SALZBURG TAKIMI
Salzburg takımına değinmemek haksızlık olur. Salzburg, mevcut takım yapısı ve oyun felsefesi ile tam da Fenerbahçe taraftarının uzun yıllardır izlemek istediği takım. Fenerbahçe taraftarının özlediği futbolu oynuyorlar. Defansif yönde sıkıntıları olduğu doğru ama uzun zamandır bu kadar istekli, diri, hırslı, presli ve hızlı bir takım izlememiştim. Kampl liderliğinde, sahada ne yaptığını bilen, hırslı futbolcuları ile gerçek bir takım olduklarını gösterdiler. Bireysel bazda Kampl ve Mane hariç yıldızları yok ancak yıldıza ihtiyaçları da yok. Tam bir takım olmayı başarmışlar.
Skor için Volkan, Alves ve Mehmet Topal' a teşekkür etmek gerekiyor. Ayrıca futbolun şansı dün gece Fenerbahçe' nin yanındaydı. Aksi halde maçın Salzburg lehine 6-3 bitmesi içten bile değildi. Kayseri' de Salzburg' lu futbolculara Fenerbahçe forması giydirip, Galatasaray maçında sahaya sürsen, buna hiç bir Fenerbahçe' li itiraz etmez. Defanslarına Gökhan ve Alves, forvetlerine Sow' u koysan Avrupa' da ses getirecek takım olurlar.
İYİLER VE KÖTÜLER
Fenerbahçe' de son birkaç maçtır iyi olanlar yine iyiydi. Başta Volkan, Mehmet Topal, Alves ve Kuyt takımı ayakta tuttu. Cristian ilk yarı iyi, ikinci yarı kötüydü. Bunda Yanal' ın Alper' i hücuma dönük oynatıp, Cristian' ı arkaya çekmesinin de etkisi vardı. Mehmet Topuz ise oldukça gayretliydi. Hızlı Mane karşısında elinden geleni yaptı. Birkaç kritik ters kademesi de oldu. Dün gece Mehmet Topal' ın Valencia' ya transfer olmasını sağlayan futbolu yine sergilediğine şahit olduk. Topal, Yanal sisteminin en kritik unsuru olarak sessiz sedasız sahada harika işler yapıyor.
Son bir kaç yazımda yazdım yine yazacağım. Kadlec' i bu formu ile ilk 11' de oynatmak, hem o kanadın defansif hem de ofansif performansını azaltıyor. Hasan Ali, Kadlec' ten her anlamda daha faydalı olabilecek bir futbolcu. Daha iyi kademeye giren, daha çok gidip gelen, daha iyi pas seçimleri yapan bir futbolcu. Neden kenarda? Ya da Kadlec' in bizim bilmediğimiz bir kerameti mi var? Uzun sakatlık dönemini atlatıp, futbola tam kapasite döndüğü söylenmişti. Sahadaki görüntü hiç o şekilde değil. Umarız en kısa zamanda toparlar. Ayrıca yeni transferini mutlaka oynatmak zorundasın diye bir kaide de yok!
Diğer sıkıntı Yobo. Hep söylüyoruz, Yobo maalesef bu seviyeleri kaldırabilecek düzeyde değil. Tecrübesi ile idare etmeye çalışıyor. Hızlı ve arkaya adam kaçıran rakiplere karşı zor durumlara düşüyor. Yanal' ın önde basma ve hızlı hücum felsefesinde Yobo, defans için büyük bir risk. Fenerbahçe' ye hızlı, kademesi ve hamle zamanlaması iyi, agresif bir stoper lazım. Örnek, Alves. Örnek Galatasaray' lı Semih. Bu noktada Fenerbahçe, Egemen' e güvenip, transfer yapmaz ise, üç kulvardan sağ çıkma şansı olmaz. Acilen Yobo, Krasic, Holmen ve Cristian dörtlüsünü elden çıkartıp, bu noktaya da yerli veya yabancı iyi bir takviye yapmak lazım.
Fenerbahçe' de gördüğüm diğer bir sıkıntı sahada beyin görevi görecek, yaratıcı işler yapacak futbolcu eksikliği. Esasen kadroda bu anlamda sadece Salih var. Rakip takımda Kampl' ı izlerken bir futbolsever olarak müthiş keyif aldım. Hızlı, dikine giden, adam eksilten, saha görüşü mükemmel, pasları isabetli bir futbolcu. Holmen, Selçuk veya Cristian yerine, kadroda Kampl veya Belhanda gibi hızlı, dikine oynayabilen ve ceza sahası etrafında tehlikeli bir futbolcuya ihtiyaç var. Bizim hızlı dediğimiz Alper' i bile peşine takıp koşturdu. Cristian yerine ilk 11' de Kevin Kampl gibi bir futbolcu olsa, hem dinamizmi ile orta sahaya çeki düzen verir, hem de akıllı pasları ile Sow, Webo ve Kuyt' ı kolaylıkla pozisyona sokar. Bence Emenike veya Cardozo' dan önce, Kampl alınsa (hazır Salzburg elenmişken) çok daha faydalı bir transfer olur.
SÜPER KUPA FİNALİ VE GALATASARAY DERBİSİ
Her iki takım da hazır değiller. Henüz form tutamadılar. Kağıt üzerinde Galatasaray favori. Kadro kalitesi olarak ezeli rakibinden bir adım önde. Oturmuş bir sistemi var. Galatasaray' da sorun defansta görev yapan Semih, Chedjou ve Dany' nin uyumlarında. Ayrıca bloklar arası entegrasyon da arzu edilen düzeyde değil. Takım olma bilinci, mücadele gücü ve tecrübe ile sonuca gidiyorlar. Porto ve Arsenal maçlarını bu şekilde kazandılar. Terim' in kendine güveni, Sneijder ve Drogba gibi iki büyük yıldızın varlığı ve mücadele karakterlerine sahip bir takım olmaları, sahadan istedikleri skorlar ile ayrılmalarını sağladı.
Fenerbahçe ise sistemini henüz oturtmuş değil. Hala değişimin sancılarını çekiyor. Özellikle sağ ve sol bek ile stoperde büyük sıkıntıları var. Takım olarak ağır hareket ediyorlar. Bireysel olarak da fazlası ile ağırlar. Ancak dikine oynama arzusu ve bireysel beceriler tehlikeli olmalarını sağlıyor. Bloklar birbirinden kopuk. Saha içi dağılım ve pas trafiği son derece yetersiz. Transferde alınan Alper ve Holmen henüz takıma adapte edilemedi. Alves tek başına savunmayı toparlıyor. Ancak oldukça yoruluyor. Tek başına hem Yobo' yu idare ediyor, hem de Kadlec veTopuz' un kademe hatalarını telafi etmeye çalışıyor. Fenerbahçe' nin açıkça zamana ve kötü oynarken kazanmaya ihtiyacı var.
Normal koşullarda, iki takımın bugüne kadar oynadıkları hazırlık ve kupa maçlarına baktığımızda her iki takımın da bir şekilde sonuca gidebildiklerini gördük. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek var, Galatasaray, Fenerbahçe' nin maç yaptığı PSV ve Salzburg' dan daha iyi ve tehlikeli bir takım. Fenerbahçe ise Porto ve Arsenal' den daha güçlü değil. Dolayısı ile, gerek kadro kalitesi, gerekse de oturmuş sistemi ile Galatasaray bir adım önde. Ancak, Fenerbahçe' de maç seçen bir takım karakterinde. Salzburg maçlarını ciddiye almadıklarını düşünüyorum. Galatasaray maçının atmosferi ve önemi farklı. Bu maçta daha arzulu, istekli bir Fenerbahçe izleyeceğiz.
Tahminim Galatasaray klasik ve oturmuş 11' i ile sahaya çıkar. Muslera, Eboue, Dany (Chedjou), Semih, Hakan, Selçuk, Melo, Hamit, Sneijder, Burak ve Drogba ile sahada 4-2-3-1 ya da 4-4-1-1' e yakın bir 11 izleyeceğiz. Merakla beklenen ise Fenerbahçe kadrosu olacak. Meireles, Emre ve Mehmet Topal sakat. Bunların maç günü iyileşmesi halinde Fenerbahçe' nin tahmini kadrosu şu şekilde olacaktır. Volkan, Mehmet Topuz, Yobo, Alves, Hasan Ali, Mehmet Topal, Meireles (Cristian), Emre (Alper), Sow, Kuyt ve Webo. Maç günü iyileşmemeleri halinde Salih, Selçuk, Holmen üçlüsünden bir veya ikisi forma şansı bulabilir.
Yanal' ın Galatasaray' ı ve Terim' i iyi tanıdığını düşünüyorum. Galatasaray' ın fiziksel baskısı ve hücum organizasyonlarını kesmesi gerektiğini biliyor. Drogba ve Burak, Salzburg' daki Soriano ve Alan' a benzemez. Yakalayınca atarlar, attıkça havaya girerler. Bunu biliyor. O sebeple, ilk hedef, Galatasaray' a saha içi baskı uygulamak olacaktır. Galatasaray' ın Melo-Selçuk ikilisine Meireles, Emre ve Mehmet Topal ile baskı uygulamak, Selçuk İnan' ı yakın markaja almak önemli. İkinci yarıda Alper' in mutlaka oyuna dahil olup, enerji katması gerekecek. Fenerbahçe, yoğun Galatasaray presini kırmak için topu hızlı bir şekilde Kuyt, Sow ve Webo ile buluşturmalı. Bu elbette riskli bir oyun tarzı olduğundan dönen toplarda Mehmet Topal' a çok iş düşecek. Mehmet Topal ile birlikte orta alanda görev yapacak diğer iki ismin maç performansı, maçın sonucunda etkili olacaktır. Fenerbahçe' nin Galatasaray' a gol atması için, mutlaka Sow, Kuyt, Webo üçgenine topu direkt ve hızlı aktarması gerekiyor. Galatasaray savunma 4' lüsü ile bu 3 'lünün baş başa kalması Galatasaray adına büyük tehlike.
Terim ise, Fenerbahçe' nin sistem oturtmaya çalıştığını ve bu nedenle saha içi koordinasyonunun kötü olduğunu biliyor. Fenerbahçe defans dörtlüsüne baskı uygulayıp, orta saha bağlantısını kesmek isteyecektir. Ayrıca topun Kuyt ve Sow' a hızlı şekilde aktarılmasını da engellemeye çalışacaktır. Hamit ve Sneijder' in kanatlardan geliştirecekleri ataklar, bu ikilinin defans hattı arkasına sürpriz koşular yapmaları ve Selçuk tarafından Burak' a atılacak uzun ara paslar Fenerbahçe savunması için tehlike oluşturur. Fenerbahçe gol yerse, bu şekilde yer. Geçen sezon duran toplarda da zaafı olan Fenerbahçe, Alves ve Mehmet Topal' ın hem pozisyon bilgileri, hem de hava topu hakimiyetleri nedeni ile duran toplardan daha az pozisyon veriyor. Bu da Galatasaray' ın Drogba ve Burak ile kazanmış olduğu duran top avantajını kullanmasını kısıtlayacaktır. Hasan Ali (Kadlec)- Sow kanadı, Eboue ve Hamit' e göre oldukça zayıf. Terim bu kanadı da fazlasıyla kullanmak isteyecektir.
Fenerbahçe, Salzburg maçlarındaki gibi oynar ve o maçlardaki gibi şanslı olmaz ise (ya da Volkan maçın oyuncusu olacak bir performans sergilemez ise) Süper Kupa' yı daha ilk yarıda kaybeder. Eğer maçı ciddiye alır, rakibine önde basar ve maç boyunca gol peşinde koşan kişilikli bir futbol sergilerse, kazanabilir. Kaybetse de taraftarından tepki görmez. Yanal' ın takımını bu yönde motive etmesi gerekir.
FENERBAHÇE YÖNETİMİNE ÖNEMLİ MESAJ
PSV, Salzburg ve oynanacak Galatasaray maçlarının Fenerbahçe yönetimine bir uyarı olması gerektiğini tekrar etmek istiyorum. Bu takımın acilen bir sağ bek, bir stoper, hücuma dönük bir orta saha ve bir forvete ihtiyacı var. Serdar, Holmen, Yobo, Krasic ve Cristian bir şekilde elden çıkartılarak, bu 4 eksik, acilen giderilmeli. Eylül ayını bekleyerek fiyat düşürme stratejisi izlemek (eğer bu hedefleniyor ise) anlamsız ve faydasız bir yaklaşımdır. Zira, iki milyon euro fazladan vermek pahasına, futbolcuyu takıma daha erken kazandırmak daha önemlidir. Eylül başı veya ortasında takıma katılacak bir futbolcudan zor verim alırsınız. Eğer üç kulvarda ilerleme iddianız var ise (olmayabilir, saygı duyarız) bu kadro ile olmaz!
Her iki takıma da Süper Kupa Finalinde başarılar dilerim.
Bayramınız mübarek olsun.