Kulübün bir başkanı vardır. Ancak başkan içinde bulunduğu yargı süreçleri nedeniyle ve haklı olarak kendi can derdindedir. Kulübe sportif açıdan liderlik edecek durumda değildir.
Kulübün bir teknik direktörü vardır. Takımına güven duymamaktadır. Elindeki malzemenin kalitesinden şüphe etmektedir. Takım da kendisine güvenmemektedir. Ortada bir uyum ve karşılıklı saygı olmadığı yönünde sinyaller vardır. Teknik direktör takımı için, takım da teknik direktör için sadece katlanılması gereken bir "iş" olarak görülmektedir. Dolayısı ile Fenerbahçe' nin bana göre saha kenarında bir teknik lideri de yoktur.
Fenerbahçe kadrosunda tecrübeli futbolcular vardır. İçinde bulunulan durumdan çıkış için birşeyler yapmaları gerekmektedir. Yapmamaktadırlar. Saha içinde reaksiyon göstermeleri gerekmektedir. Göstermemektedirler. Savaşmaları, takımı motive etmeleri, takıma moral vermeleri gerekmektedir, kendi kendilerini bile toplayamamaktadırlar. Fenerbahçe' nin bana göre saha içi lideri de yoktur.
Tribün liderleri, ya biat etmiş ve kayıtsız şartsız bir yerlere teslim olmuşlardır, ya da kayıtsız şartsız baş kaldırmakta ve birileri tarafından hain ilan edilmektedirler. Taraftar haklı olarak maçlara gelmemekte, kendi içinde fikir ayrılıkları yaşamakta, maçlara gelince de yine haklı olarak protestolarda bulunmaktadır. Tribün liderliği eksiktir. Tribünleri toparlayacak, kucaklaştıracak, sahaya destek verecek onbinleri koordine edecek tribün liderleri mevcut değildir.
Basında bu başarısız tabloya, bu kötü sportif performansa, bu gamsız futbolcu topluluğuna çeşitli sebepler ile sahip çıkan kalemler vardır. Ancak kalemleri gittikçe tükenmekte, taraftar nezdinde inandırıcılıkları giderek azalmaktadır. Camiada gözü kara bir şekilde eleştiri yapan, mevcut gidişatı eleştiren, yol gösteren, çıkışı işaret eden, sözü dinlenir ağabeyler kalmamıştır. Saygın ağabeylerin çoğu duygusal olarak mevcut yönetime taraf olduklarından, yönetsel hatalara ve saha içinde olan bitene tarafsız bakamamaktadırlar. Dolayısı ile bana göre taraftara gerçekleri haykıracak, mevcut yanlışları tarafsızca söyleyebilecek, saha içindeki bu tablonun gerçek sorumlularını sorgulayacak camia içi basın liderleri de yoktur. Var olan bir avuç insan ise ötekileştirilerek uzaklaştırılmıştır.
Kulüp içinde, mevcut gidişata el koyacak, bir zamanlar Ali Şen Başkanın yaptığı gibi isyan ederek sorumluluğu üzerine alma cesareti gösterecek alternatif lider de yok gözükmektedir. İsmi geçenler ise, nezaket, bağlılık veya kulüp kültürü gibi bazı kavramlar arkasına sığınıp, açıkça ve netçe eleştiri yapmamakta, bu kulübü biz yöneteceğiz iddiasını yüksek sesle dile getirememektedirler. Bu durumda kulüp içinde de lider sıkıntısı yaşandığı görülmektedir. Kulübü ve koskoca camiayı 19 senedir bir kişinin yönetiyor oluşu zaten lider çıkarmadaki sorunu apaçık gözler önüne sermektedir.
Liderleri olmayan bir camia güç kaybeder. Sahada başarılı sonuçlar alamaz. En kötüsü umudunu kaybeder. Liderler, umut verir, geleceğe taşır. Bu gibi zor zamanlarda toparlar. İnandırır, ikna eder, kenetler.
Krasnodor, Kayseri, Gaziantep, Kasımpaşa maçları inanın önemli değil. Şampiyonluk da önemli değil. Esas tehlike işte bu lidersizliktir.
Bu lider eksikliği kulübü sıradanlaştırır. Sıradanlığın normalleşmesine, kabullenilmesine neden olur. Esas tehlike budur.
twitter takibi için: @bertankayagol