Kupada önce kendi evinde Sivasspor' u 2-0 ile geçen Fenerbahçe, geçtiğimiz hafta sonu 1461 Trabzonspor' u 2-0, bu akşam da Bursaspor' u 3-2 ile geçerek kupada grupta puanını 9' a yükseltti. En yakın takipçisi Sivasspor 4, Bursaspor ise 3 puanda. Fenerbahçe çok büyük bir olasılıkla gruptan 1. sırada çıkmayı başaracak gibi gözüküyor. Kalan 3 maçta, 1 galibiyet ve 1 beraberlik ile alacağı 4 puan, Fenerbahçe' nin grubu 1. sırada tamamlamasına yetiyor. Özellikle 2 adet iç saha maçı oynayacağı düşünüldüğünde, gruptan 1. sırada çıkma ihtimali çok yüksek.
Kupada kazanmak, gruplardan lider çıkma olasılığını %70' lere çıkartmak elbette önemli. Ancak bundan daha önemli olan 3 konu var. Birincisi, Fenerbahçe üst üste 2 zor deplasmandan (şehir olarak) galibiyetle döndü. İkincisi, her iki maçta da 70 dakika iyi oynamamasına rağmen, son 20 dakika sergilediği futbol ile kazanmayı başardı. Deplasmanda kazanamama sorununa yönelik psikolojik bir destek sağlanmış olurken, kötü oynanan maçları çevirme konusunda da tecrübe kazanmış oldu. Üçüncüsü ise, Salih ve Semih' in iki maçta da forma giymesi ile Fenerbahçe açısından kritik önem taşıyan bu futbolcuların özgüveni artırılmış oldu.
Aykut Kocaman her iki karşılaşmada da gerçekleştirdiği yerinde oyuncu değişiklikleri ile her iki maçın da en formda ismi oldu. Özellikle, 10' ar dakika ara ile gerçekleştirdiği değişiklikler ile oyuna etkisi azalmaya başlayan Salih, Krasic ve Selçuk' un oyundan alarak yerlerine diri Sow, Cristian ve Topuz' u alarak orta saha hakimiyetini eline geçirdi ve oyunu hızlandırmak suretiyle, fizik olarak oyundan düşen Bursaspor' u arka arkaya bulduğu goller ile çökertti.
Bir önceki yazımda Fenerbahçe için 4-4-2' yi önermiş bu taktikle Fenerbahçe' nin hücum zenginliğini önemli ölçüde artıracağını söylemiştim. Bu karşılaşmanın 76. dakikası sonrası Fenerbahçe 4-4-2 ' ye döndü ve Sow- Semih ikilisi ile rakip stoper ve ön liberoları geriye itti. Topuz ve Kuyt' ın orta sahaya destek vermeleri ile Bursaspor bu 4-4-2 karşısında zorlanmaya başladı. Serdar ve Bekir' in de defans hattını 10' ar metre ileride kurmaları ile saha daraltan ve hatları ile yakın oynamaya başlayan Fenerbahçe golleri buldu. Demek ki bu takım 4-4-2 oynayabilir ve oynamalıdır. En azından Aykut Hocanın maç içinde 4-4-2' ye dönmesi olumlu. Maçlara bu şekilde başlaması halinde rakipleri baştan itecek ve zorlayacaktır.
Fenerbahçe, Antalya kampında günde çift idman yaptı. Yani toplam 15- 16' ya yakın idman gerçekleştirdi. Bu idmanların oldukça ağır olduğunu futbolcular dile getiriyor. Elbette ki bu idman temposunun takımı yorduğunu kabul etmek lazım. Modern futbolda, bu tür ağır kamplar sonrası en az 5 haftalık bir rebound yani toparlanma süreci yaşanır. Adele yorgunluğu nedeni ile kondisyon, hız, patlayıcı kuvvet, dayanıklılık gibi parametreler en az 3 hafta ortalamadan düşük seyredebilir. Ancak 3. haftadan itibaren, aktif ve pasif dinlenme sürelerinin de etkisi ile, bu parametreler yavaş yavaş yukarı çıkmaya başlar. 5. haftadan itibaren ise parametreler oturur ve belirli bir seviyede yerleşir. Sezon sonuna kadar da koruyucu antrenman temposu düşmez, sakatlık olmaz ise kolay kolay düşmez. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda, Fenerbahçe' nin ligde ve kupada 5 hafta sonra, oldukça iyi bir noktaya gelme ihtimali yüksek. Bu süreçte alınacak galibiyetler çok önemli. Zira, bu 5 haftalık dönemde, oyun içinde dalgalanmalar, düşüşler veya ani parlamalar seyredeceğiz. Bu 5 haftada alınacak 3 puanlar, belki de Fenerbahçe' nin kaderini belirleyecek. 5. haftadan sonra, Fenerbahçe, yeni 1-2 takviye de yapar ve hiç ihtimal vermememe rağmen bu transferlerden katkı alırsa, en azından savaşan ve kolay kolay maçları bırakmayan bir takım olabilir.
Aykut Hocanın defansif 4-2-3-1' ini ve futbol sistemini sürekli eleştiriyoruz. Ancak şöyle bir gerçek var. Fenerbahçe' de ilk yarı futbolcular hiç mücadele etmediler. İkinci yarı ile beraber, futbolcuların mücadeleye yönelik bir adım attıklarını görüyoruz. En azından mental olarak bu yönde bir gelişme sağlamışlar. Hoca' nın 4-4-2 hamlesi maçın kaderini değiştirdi diyebiliriz.
Cristian maçta iyi oynadı ama bunun önümüzdeki hafta tekrarlanacağının bir garantisi yok. Cristian 1 maç oynayıp, 3 maç kendisini saklayan bir isim. Maç seçiyor, maçlarda kendisini saklıyor, mücadeleye girmiyor, koşmuyor ama hocanın gözdesi olmaya devam ediyor. Bunun sebebi, Salih' in tecrübesizliği ve Selçuk' un Cristian' a kıyasla hücum tarafında çok etkisiz olması. Fenerbahçe' nin istikrarsız Cristian' a güvenmesi hata olur. Sezer' in mutlaka devamlı oynatılması gerekiyor. Stoch' da yine forvet arkasında verimli olabilecek bir kapasiteye sahip.
Aykut Kocaman, ben de dahil kendisini eleştirenlere karşı önemli bir kredi kazanmış oldu. Ancak şunu da söylemek lazım ki, hoca doğru işler yapınca veya eleştirdiğimiz konularda gelişme sağlayınca zaten bu eleştiriler bitecek. Eleştiriler asla sayın hocanın şahsına değil, sadece Fenerbahçe daha iyi olsun diye yapılıyor. Fenerbahçe Şubat sonuna kadar neredeyse 13-14 maç oynayacak. Bu maçların sonucu, hem Fenerbahçe' nin hem de hocanın kaderini belirleyecek. Başlangıç iyi oldu, umarım sonu da iyi olur.
Hocayı ve futbolcuları tebrik ediyoruz.