Fenerbahçe İstanbul’ da başlattığı sezon öncesi hazırlıklarına, Topuk yaylasında devam ediyor. Sırada İsviçre kampı var.
Hazırlık maçları sezon öncesi hazırlıklarda büyük önem taşır. Hocalar kafalarındaki oyun planları, sistemler, oyuncu tercihlerini hem idmanlar, hem de bu maçlarda uygulamaya alırlar.
Bu maçlar ne hafife alınmalı, ne de bunlara gereğinden çok önem atfedilmelidir.
Aykut Kocaman, İstanbulspor’ dan bu yana tüm takımlarında, sezon öncesi ve sezon içi hazırlık maçlarına büyük önem verir. Hem sistem, hem futbolcu bazında denemeler yapar. Kafasında her daim farklı düşünceler vardır. Bunları test eder.
Dünkü Juventus Bükreş maçındaki diziliş ve mevkilere göre oyuncu tercihleri de bunu yansıtıyordu. Ekici, Valbuena ve Josef ile farklı bir düşünceyi denedi. İkinci yarı, daha normal bir diziliş ve kadro düzenine döndü.
Josef’ in stoper oynayamayacağını, Ekici ve Valbuena’ yı farklı değerlendirmesi gerektiğini, elinde önemli bir santraforu olmadığını gördü. Bu açıdan faydalı bir karşılaşma oldu.
Aykut Kocaman’ ın kadro yapısına göre bir oyun sistemi tercihi olacak. Üçüncü bölgede daha çok varlık gösteren bir takım istiyor. Fenerbahçe son 3 sezondur hep ikinci bölgede sıkışan, geride rakipten top kapmaya çalışan, topun arkasından koşan bir takımdı. Kocaman bunu değiştirmeye çalışacak. Topa hakim olan ve sabırla 3. bölgeye yerleşen, rakip atakları alan savunması ve etkili geçiş oyunları ile erken durduran ve yine topa hızla hakim olan bir takım istiyor.
Kocaman’ ın ekibi, futbolcuları fiziksel olarak çok kötü buldu. Gerçekten de son 2 sezondur futbolcular kötü antrenman yaptıklarından fiziksel olarak çok güçsüzler. Kocaman ağır idmanlar ile bu durumu toparlamaya çalışıyor.
Özellikle Ozan, Fernandao, Volkan, Josef, Aatıf, RvP gibi isimler için bu antrenman temposu çok önemli. Son 2 sezonki fiziksel düşüş onların futbollarını çok olumsuz etkiledi.
Gullit, Mourinho, Cruyff, Ferguson gibi önemli teknik adamların futbol ile ilgili kitaplarında sık dile getirilen bir konu vardır. İyi çalışan ve çalıştırılan takım sahada mücadele eder, sonuç alır. Kötü çalıştırılan bir takım sadece futbolcuları memnun eder.
Fenerbahçe 2 senedir düşük antrenman temposu ile futbolcuları mutlu etti. Şimdi sırada normal bir futbol takımı gibi antrenman yapmak var.
Dün Juventus Bükreş karşısında alınan 3-2’ lik mağlubiyet önemli değil. Denemelerle dolu bir maç oldu.
İstanbul hazırlıkları, Topuk Yaylası kampı, İsviçredeki kamp ve hazırlık maçları sonucunda Kocaman elindeki malzemeden en iyisini çıkartmaya çalışacak.
Malzemeyi iyileştirmek de Yönetimin görevi. Çünkü bu malzeme hala geçen seneki gibi tatsız, tuzsuz. Eksik çok.
Öncelikle Fenerbahçe’ nin bir santraforu yok. Rvp ne eski gücünde, ne de eskisi gibi istekli. Premier Lig günlerinden çok uzak. Zaten gücü ve formu yüksek olsa, talibi çok olurdu. Böyle büyük bir futbol markasının talibi olmaması da bunu doğruluyor.
Fernandao ise bence büyük takım santraforu değil. Hele de Kocaman sisteminde ondan verim alınabilmesi mümkün değil.
Fenerbahçe’ nin RvP’ yi Çine, Katar’ a veya Birleşik Arap Emirlikleri’ ne pazarlaması, Fernandao’ yu da yurt içinde bir takıma satıp, 2 iyi santrafor ile takımı güçlendirmesi gerekli. Tabi bunun için iki transferi de yapan ve onlardan hala medet uman futbol dehasının ikna edilmesi gerekli.
Ayrıca Fenerbahçe’ nin kesinlikle Lens’ e ve orta sahada ofansif bir diğer alternatife de ihtiyacı var. Hele 3 kulvarda ilerleme hedefi olan bir takımın, sağ ve sol açık ile özellikle ofansif orta saha alternatifini netleştirmesi ve kampa yetiştirmesi lazım.
FFP kısıtları transferi bu denli sınırlarken, Van der Wiel, Rvp, Ozan, Fernandao, Aatıf gibi elden çıkarılabilir isimleri elden çıkartmak ve gelir elde etmek mümkün. FFP kısıtları ancak bu şekilde aşılabilir. Bu konuda yönetim mutlaka sıkı bir çalışma yürütmeli.
Fenerbahçe İsviçre’ de çok önemli 4 takım ile maç yapacak. Bu maçların Aykut hoca için sezona başlamak adına önemli birer deneme imkanı olacağını düşünüyorum.
Yorum ve görüşleriniz için:
twitter: @bertankayagol