ÖZEL RÖPORTAJ / KAMERA: ERDEM GÜNAYI - KURGU: SEÇKİN KARADUMAN
VakıfBank'ın parlayan yıldızı Begüm Kaçmaz, kariyerinin ilk röportajını Skorer'den Serkan Özen ile yaptı. Voleybola başlangıcı, kariyer yükselişi, Zehra Güneş, VakıfBank, Eda Erdem ve Dilay Özdemir hakkında açıklamalarda bulundu.
-Senin için voleybol hikayesi nasıl başladı?
Aslında voleybola Ankara'da başladım. Dedem çok fazla milli takım maçlarını takip ediyordu. Aileme spor mutlaka bir spor yapsın diyordu. Voleybol yükselen bir spordu o zamanlar. Ben de başladım ve çok sevdim. Özellikle takım oyunu olması, herkesin bir amaç için savaşması, sahada bulunması çok hoşuma gitti. Bugün de çok seviyorum oynamayı.
-Nasıl orta oyuncu oldun?
Küçükken voleybola pasör çaprazı olarak başladım. Daha sonra küçük takımda antrenörüm, o zamanlar boyum uzundu, ortaya daha yatkın olabileceğimi söyledi. Midi turnuvasıyla birlikte orta oynamaya başladım. Mesela takım olarak küçüktük ama kurşun yapıyorduk. Orta olmayı çok sevdim.
-Bu sezon milli takım dahil kaç farklı takımda oynadın?
Aslında çok fazla takımda oynadım. İlk olarak 1. Lig'de oynuyorum VakıfBank B takımında. Daha sonra alt takım maçlarımız oluyor yıldız takım, genç takım olarak. Lise takımında oynuyorum. Doğa Koleji ile şampiyon olduk ve Dünya Şampiyonası'na katılacağız Nisan'da. Geçen yaz U17 Milli Takımı'nda Avrupa Şampiyonası'nda forma giydim. Sonra 1 gün ara verip U19 Avrupa Şampiyonası'nda katıldım.
Mesela eve gidip bavulumu direkt değiştirip diğer kampa diğer turnuvaya odaklanıyorum. Sonra döndüm U20 ile Avrupa elemlerini oynadım. Çok fazla takımda oynuyorum ama adapte olmak zor olmuyor. Çünkü herkes çok yardımcı oluyor birbirine.
Okuldan izin alıyor musun buraya gelmek için?
Çoğu zaman evet. Okulumuz çok yardımcı oluyor bize. Yine de okulu boşlamak istemiyorum. Voleybolu bir yerde bırakacağız. Başka şeylere de yönelmek zorunda kalacağız. Her zaman üniversite okumam gerektiğini düşünüyorum.
-Aydın maçında ilk kez Sultanlar Ligi'ne çıktın. İlk sayını buldun, blok da yaptın. Benche geldiğinde neler hissettin?
Çok farklı. Biz arkadaşlarımızla A Takımı bu salonda izliyorduk. Dışardan hep görüyorduk onları. Aydın maçında sahada olmak eşsiz bir duyguydu. Kendimi çok değerli hissettim. Değerli isimlerle sahadaydım, soyunma odasında aynı havayı soludum. İlk sayımı aldıktan sonra benche gelip bir düşündüm 'Ne oldu?' diye (Gülerek) Sonra rahatlayıp takıma olabildiğince yardımcı olmaya çalıştım.
-Oyun sırasında benchte Zehra Güneş'in sık sık sana bir şeyler anlattığını gördük. Bu durum rahatlattı mı seni?
Zehra abla beni her zaman rahatlatan üzerimde emeği çok vardır. Ben üç antrenmana da girmiştim A Takım'da. Yine kenardayken bana çok destek olmuştu. Sahada girmeden önce de konuştuk. 'Rahat ol, burada kendini rahat hisset, her zaman yanındakilerle konuş' şeklinde.
'ZEHRA GÜNEŞ'İN ÖVGÜLERİNİ DUYUNCA TÜYLERİM DİKEN DİKEN OLDU'
-Zehra Güneş ile röportaj yaptığımda seni sormuştum. O seni anlatırken 'tüylerim diken diken oldu' demişti. Özel bir iletişiminiz var.
U19 Şampiyonası'nda dünya ikincisi olduk ve çok büyük başarı elde ettik. Röportajı izledikten sonra benim de tüylerim diken diken oldu. Çünkü hep A Milli Takımımızda izlediğim çok iyi bir orta oyuncudan böyle övgü dolu sözler almak beni çok mutlu etti. Onu çok seviyorum.
'EDA ERDEM'İ ÇOK FAZLA İZLİYORUM'
-Senin hakkında konuşanlardan biri de Milli Takım kaptanı Eda Erdem. 'Kızlar çok yetenekli, çok güzel ortalarımız var. Bu ekibi yakın zamanda A Takım seviyesinde izleyeceğiz' demişti. Sen neler söylersin?
Tabi ki çok güzel bir his. Eda Erdem herkesin örnek alması gereken bir isim. Zaten teknik açıdan o da tek ayak yapıyor, ben de tek ayakçı ortayım. Çok fazla izliyorum. U18'in kaptanı ben olduğum için Eda ablayı izleyip 'Takıma nasıl daha fazla katkı sağlayabilirim?' diye düşünüyorum. Bize çok iyi bir örnek.
ISINMADAN BELLİYDİ ECZACIBAŞI'NI YENECEĞİMİZ
İkinci maçın Eczacıbaşı ile oynadın. Heyecan kalmış mıydı?
Eczacıbaşı maçına daha rahat çıktım sahaya. Sahaya çıktığımda kazanacağımıza emindim. Soyunma odasında konuşmalarda herkesin gözünde o ışık vardı zaten. Isınmdan belliydi Eczacıbaşı maçını kazanacağımız. Çok da güzel bir oyun sergiledik. Çok zevkliydi izlemek.
-Favori sporcun, örnek aldığın birileri var mı?
Çok fazla var. Gabi çok yetenekli ve çalışkan bir isim. Eda abla, Zehra abla aynı şekilde. Hepsinden iyi özelliklerini alıp, ben de o seviyede iyi oyuncu olmak istiyorum.
'ARTIK ALTIN MADALYA İSTİYORUM'
-Begüm Kaçmaz'ın en büyük hedefi ne? 5 yıllık süreçte...
Her sporcunun hedefi olimpiyatlardır zaten. Bu 5 yılda çok fazla hedefim var. En yakın hedef milli takımda Avrupa Şampiyonası oynayacağız. Artık ikincilik, gümüş madalya değil altın madalya almak çok istiyorum. Artık bunu hak ettiğimizi düşünüyorum.
DİLAY ÖZDEMİR İLE ÇOK UYUMLUYUZ
Çok güzel bir genç takımımız var. Tek ayakçıyım dedin. Dilay Özdemir ile çok güzel tek ayak oynuyorsun. Onunla iletişimin nasıl?
Dilay ile çok küçüklükten beraberiz. U18 Dünya Şampiyonası vardı, 13-14 yaşındaydım. Biz oda arkadaşıydık Dilay ile. Hep konuşuyorduk gelecekte ne olacak diye. İşte beraber oynuyoruz hep, bu zamana kadar beraber büyüdük aslında, beraber başarılar elde ettik. Aydın maçı sonrası yazdı bana, 'Çok sevindim Begüm' diye. U17 dönüşü ben antrenman yapmandan direkt maça çıktım (Gülerek) Dilay ile öyle bir uyumumuz var. O benim pasımı unutmaz, ben onunkini unutmam. Bence çok uyumluyuz. Çok da seviyorum onu.
'DALMA, GİTME, KONSANTRE OL'
İlk maçımda Gabi ile blok yaptık. Tüm takım beni içine aldı. Kenara geldiğimde Zehra abla 'Dalma, gitme, konsantre ol' diyerek beni diri tutmaya çalıştı. Herkes çok destek oldu gerçekten.
-Olimpiyatlardan bahsettik. Senin hedefin daha çok Los Angeles olimpiyatları. Orada böyle sahaya çıktığını düşün...
Evet beni çok heyecanlandırıyor.
Son söz olarak VakıfBank'ın sana neler ifade ettiğini sormuş olayım.
VakıfBank çok güzel bir aile. O ortamı herkes hissettiriyor. her sporcunun, her küçük kızın hayalidir VakıfBank'ta oynamak. Burada olduğum için çok mutluyum. Bizim maçlarımızı takip etmeye devam etsinler.