Aziz Yıldırım'a hoca dayanmıyor!

Fenerbahçe Başkanlığına bir oyla seçilip Vefa Küçük'ün önünde ipi göğüsleyen Aziz Yıldırım'ın teknik direktörlük serüveni de aynı yılda başlamakta. Koltuğa oturduğu sırada Sarı-Lacivertli ekibin hocası Otto Bariç'ti.

BARİÇ'LE MERHABA
1 Temmuz 1997 ile 5 Mayıs 1998 tarihlerinde görev yapan Bariç, Yıldırım'ın ilk süpürdüğü isim oldu. Hemen akabinde hem tercümanlık yapan hem de antrenörlük belgesi bulunan Cemşir Muratoğlu kalan 3-4 maç için görev yaptı.

KİMLER GELDİ KİMLER GEÇTİ
1998-1999 sezonu için önce Carlo Ancelotti'ye teklif götürüp tesislere kadar getiren Aziz Yıldırım, İtalyan hoca ile anlaşma sağlayamadı ve göreve Joachim Löw getirildi. Bu Löw, Almanya'yı 2014'te Dünya Şampiyonu yapan Löw'dü. Ancak onun çalışma süresi de çabuk doldu. 1999'a Rıdvan Dilmen ile 'merhaba' denildi.
Daha henüz 4-5 maç oynanmıştı ki ne olduysa oldu ve 2 ay içinde Rıdvan görevi bıraktı. 12 Ekim 1999'da dönemin ünlü hocalarından Çek asıllı İtalyan hoca Zdenek Zeman teknik direktörlüğe getirildi. Sezon bitmeden yaşanan "Pendik Faciası" hocanın da sonu oldu. Fenerbahçe, Türkiye Kupası'ndan elenmesiyle yola 2000 yılında Turhan Sofuoğlu ile devam etti. Zaten sezonun sonuna gelinmişti. Nitekim yeni sezona yepyeni bir isimle başlandı. Galatasaray'da tarih yazan ve Derwall'in yardımcılığı ile ününe ün katan Mustafa Denizli, pek çok Galatasaraylıyı kızdıracak bir hamle yaptı ve Fenerbahçe teknik direktörü oldu. 1 Temmuz 2000 ile 1 Ocak 2002 tarihleri arasında görev yapan Denizli, Fenerbahçe'yi şampiyon yapan yegane Türk antrenörü olarak tarihe geçti ama onun da ömrü uzun olmadı. Devre arasında Denizli gönderildi ve Türkiye'yi hiç tanımayan Almanya'nın en son sıralarında yer alan bir hoca olan Werner Lorant'la anlaşma sağlandı. 3 Ocak 2002'de Fenerbahçe'nin başına geçen Lorant, 6-0'lık Galatasaray galibiyeti ile tarihe geçti ama bu maçtan bir ay sonra görevine son verildi. Yerine ise 10 Aralık 2002'de Oğuz çetin getirildi. 2002-2003 sezonu Çetin ile tamamlandı. Yani imparator, 5 aylık bir periyotta görev yaptı. Tam sezon biterken yönetimin müdahalesi ile Çetin gitti, yerine 4 maçlığına Tamer Güney getirildi.
Fenerbahçe'deki Teknik Direktörlük yapılanması o kadar hızlı cereyan ediyordu ki, gelen-giden hocalar birbirlerine rapor bile bırakamadan ya ayrılıyor, ya da görevlerine son veriliyordu.

DAUM DÖNEMİ BAŞLIYOR
Beşiktaş'a geldiği sezonda Türkiye Kupası kazandıran Almanların gözde hocası Christoph Daum ile 1 Temmuz 2003'te sözleşme yapıldı. Daum ilk yılını şampiyon olarak bitirdi, ikinci yılına da öyle başladı. Ancak dillere destan Denizlispor maçı 0-0 berabere bitip, şampiyonluk 16 dakikalık uzatmanın sonunda Galatasaray'a kaptırılınca Alman hocanın da dönemi bitti.

ZİCO'NUN HEM ŞAMPİYONLUK, HEM DE AVRUPA ZAFERİ
Gözler artık yeni hocadaydı. Derken Brezilya'lıların bir döneme imza atan "Beyaz Pele'si" Zico ile anlaşma sağlandı. 4 Temmuz 2006 tarihinde Brezilyalı hoca Fenerbahçe'ye imza attı. Sezon sonunda Fenerbahçe şampiyondu. Yer-gök inlerken Sarı-lacivertliler Şampiyonlar Ligi'nde de tarih yazdılar. Sevilla'yı en güçlü döneminde penaltı atışları sonunda eleyip Yarı-Finale çıktılar. Sonrası yine malum sonla bitti. 30 Haziran 2008'de yani iki sezon sonra Fenerbahçe Başkanı Zico'nun kardeşini hoca olarak istemeyince, yollar ayrıldı. Artık gözler yine bir başka hocaya çevrilmişti.

DEDE ARAGONES'İN SEZONU BAŞLIYOR
İspanya Milli Takımı'nı başarıdan başarıya koşturan Luiz Aragones ile anlaşma bir ay içinde sağlandı. 1 Temmuz 2008'de Aragones ülkesini Avrupa Şampiyonu yapmanın gururu ile İstanbul'a geldi ve Fenerbahçe'ye imza attı. Ama o da bir yıl zor dayandı. Alınan sonuçlar Aziz Yıldırım başta olmak üzere yönetim ve camiayı memnun etmemişti. Sezon biterken 30 Haziran 2009'da Dede Aragones de gönderildi.

2. DAUM DÖNEMİ
1 Temmuz 2009'a Fenerbahçe değişik bir yapılanma ile başladı. Teknik direktörlüğe üç sezon sonra yeniden Christoph Daum getirildi. Ancak Sportif Direktörlük koltuğuna da Aykut Kocaman oturtulmuştu. Bu ikilinin dönemi bir yıl sürdü. Daum-Kocaman sürtüşmesi her hafta ve her maç sonrası artan bir gerilimle krize dönüştü. 25 Haziran 2010'da Daum gönderildi, Sportif Direktör Kocaman Fenerbahçe'nin hocası oldu.

AYKUT KOCAMAN VE ALEX KRİZİ
9 Temmuz 2010 ile 29 Mayıs 2013 tarihine kadar Kocaman dönemi gitti. Onun zamanında bir çok olay yaşandı. Kocaman Fenerbahçe'yi şampiyon yapan ikinci yerli hoca olarak tarihe geçti ama 3 Temmuz 2011'de yaşanan "Şike Operasyonu" sezona damgasını vurdu. Uzun süre kulüp bu olayla çalkalandı. Derken Alex De Souza'nın gönderilişi, taraftar, Kocaman ve yönetim üçgeninde sinir bozukluklarının yaşanmasına neden oldu. Ani bir kararla Yıldırım ile görüşen Aykut Kocaman Samandıra'nın kapısını vurup çıktı. Kulüpte bu gelişmeler yaşanırken, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın Bodrum'da o dönem Kırmızı-Siyahlı takımı çalıştıran Ersun Yanal'la görüşmesinin ortaya çıkması ve Eskişehirspor Başkanı Halil Ünal ile ağız dalaşına girmesi önemli bir gündem maddesi oluşturmasına neden oldu.

ERSUN YANAL DA BİR DÖNEM KALDI
Derken kavganın sonucu sezon başlarken mutlu sonla bitti. Yanal, Fenerbahçe Teknik Direktörü olmuştu. Herkesin kafasında "Yanal acaba başarılı olacak mı?" sorusu vardı. Tarih 28 Haziran 2013. Yanal ile Aziz Yıldırım'ın el sıkışma fotoğrafı Fenerbahçe'nin 16. teknik direktörünün imza atması ile son buldu. Sezon sonunda o "Acaba"nın sorusu neticelenmişti. Denizli ve Kocaman'dan sonra Yanal da Fenerbahçe'yi şampiyon yapan 3. teknik direktör olarak tarihe geçmişti. Herkes düşman çatlatıyordu ki, her zaman olduğu gibi bu evlilik de kısa sürdü. Yanal'ın Kopenhag'taki Sevilla maçı sonrası dahil yaşadıklarını Başkan tasvip etmedi. Derken teknede çekilen özel görüntüler sonucu Aziz Yıldırım bir basın toplantısı yapıp açıkça Yanal'ı hedef gösterdi. Bir gün sonra Fenerbahçe, Chelsea ve Beşiktaş'ın Soma yararına yaptıkları özel maçta gerçek su yüzüne çıktı. İki maçta rakiplerine mağlup olan Yanal'ın maç oynanırken bile yüzünden düşen bin parça idi. Ertesi gün istifasını açıkladı. Tarih 9 Ağustos 2014 idi. Fenerbahçe değirmeninin 16. hocası da gitmişti. Şimdi gözler İsmail Kartal'da idi. Başlangıç tarihi önemli değil. Kartal'ın bitiriş tarihi bakalım hangi güne denk gelecek.