Ceferin zarfı yırttı. Zarftan Almanya çıktı. Elbette hayal kırıklığı yaratan, umutları kıran bir sonuç bu. Yine de beklenmedik bir sonuç değil. Alışılmış, önceden ölçülmüş - biçilmiş adil olmayan konfeksiyon kararla oluşan bir sonuç.
Emekle hazırladığımız dosya, Değerlendirme Komisyonu’nun raporu da değerlendirilerek (!) kabul görmedi.
Almanya, belki de yazılı kağıdı dikkatlice okunmadan- incelenmeden kanaat notuyla sınıfı geçti, diplomasını aldı. Ekranlara kilitlendiğimiz saatler geride kaldı.
Bilinen, ortak duyguları alevlendirip birbirimizi şişirmeyelim. Sıkıntıdan patlayacak hale gelmeyelim. Acilen ayağa kalkıp hep birlikte aynalara bakalım.
Neremiz eğri, neremiz doğru, neremiz yetersiz? Neyi yanlış yaptık?
Nerde eksik- nerde fazlayız? Neyimiz sulu, neyimiz kuru?
Organizasyonu kaybettik, şimdilik. Bu tür organizasyonları gelecekte daha yetkin, daha zengin programlarla gerçekleştirebiliriz.
Her şeye rağmen beni çok sevindiren bir şey var: TC’nin 2000 kilometrelik DD’si. Trabzon’a, Antalya’ya, Gaziantep’e yapılacak hızlı tren hatları.
Devlet o hatlar için söz verdi. Yatırım programını açıkladı.
Organizasyonlar gelip geçicidir. Demiryolu kalıcıdır.
Türkiye 2024 için çalışan herkese tekrar teşekkür ediyorum. İstanbul - Trabzon trenini heyecanla bekliyorum.