Siyasette sarsıntı yaratan tarihlerin yanı sıra sporda da aynı etkiyi gösteren tarihler var: 3 Temmuz süreci gibi, 8 Mart operasyonu gibi.
Biliyorsunuz, MHK’nın sözleşme yenilememe kararıyla 12 Süper Lig Hakemi’nin kariyerini bitiren (!) 8 Mart Operasyonu, hiçbir gerekçe açıklanmadığı için, tartışmalara, tahminlere yorumlara ve dedikodulara yol açmıştı. 12 hakem, dışlandıklarını hissettiler. Onurları zedelendi.. Dahası karar dışındaki arkadaşlarından bekledikleri desteği de göremediler.
Sonunda hukukun dediği oldu. 12’si de Tahkim Kurulu kararıyla geri döndüler. Yaralanan onurlarını yeniden kazandılar…
Hakları aynen devam etti. İnce hesaplara teslim olmadılar.
Yine de huzursuzdular. Hakem camiası bölünmüştü. Selamlaşmıyor, dertleşmiyor, bilgi ve duygu paylaşımından uzak, susuyorlardı.
Travmaya uğramışlardı. MHK Başkanı Sabri Çelik, dışlanan hakem ve gözlemcilerin tümüne sahip çıktı. Fazla bekletmeden görevler verdi. Operasyonu içine sindiremediği için hakemliği bırakan Mete Kalkavan’ı da geri döndürdü
TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, olağanüstü kongrede seçilmesinden hemen sonra hakemlerle ilgili bir dizi kararlar açıkladı. Belli ki hazırlıklıydılar. Güvensizlik ve bölünmüşlük ortamını sonlandırmak için ellerinden geleni yapıyorlardı. Büyükekşi hakem atamalarında yapay zekadan yararlanma, UEFA ve CONMEBOL ülkeleriyle karşılıklı hakem değişim programı uygulama gibi çarpıcı yenilikleri gündeme getirdi. Kamuoyundaki tartışmaları izleyip özellikle yabancı hakem konusunda bazı düzeltmeler yaptığını da gördük…
Büyükekşi’nin asıl kozu, Bolu’daki hakem seminerinden ayrıldıktan hemen sonra açıklanan hakem ücretleri ve maaşlar oldu. Beş yıldan beri sabit tutulan ve bugüne kadar zamsız uygulanan ücretler, yüzde yüzden, yüzde yüz elliye kadar uzanan yüksek oranlarla yenilendi. VAR hakemleri maaşa bağlandı. Yine de adlarını açıklamadığım bazı üst düzey hakemlerin önümüzdeki sezon yeterli sayıda maç alamayacakları söyleniyor bazı endişeler dile getiriliyordu. Dışlanma endişesiyle lige hazırlanan hakemler de vardı.
Bolu seminerine TFF’nin davetlisi olarak katıldım. Kimseye yararı olmayan küslük, kırgınlık, selamsızlık hallerine acilen son vermelerini, barışmalarını önerdim. Yeni sezonda MHK Eğitim Danışmanı olarak görevlendirilen İskoç Hugh Dallas’ın verdiği pozitif mesajlar ve yeni heyecanın, hakemlerimizin motivasyonunda önemli artışlar yaratabileceğini düşündüm.
MHK Başkanı Sabri Çelik, maaş artışlarının yanı sıra gözlemci raporlarındaki notlarla başarının 2000 TL’ye kadar ödüllendirileceğini, fena puanların da maaş kesintisiyle cezalandırılacağını açıkladı. Dürüst ve net tavırlar. TFF ve MHK’yı kutluyor, başarılar diliyorum.
Şampiyonlar Ligi türküsü
Kalk gidelim, aman gidelim… At golünü Fenerini yak gidelim...
Ensesinde “beze” pişirmişiz
Cüneyt Çakır, dünya çapında başarılarla yıldızlaşırken, yurt içinde yerden yere vuruldu. Ensesinde adeta boza pişirildi. Sonunda öğrendik ki Çakır’ın ensesinde bir beze oluşmuş. O bezeyi aldırıp Halil Umut Meler ve Ali Palabıyık’ın da katılacağı Frankfurt’taki UEFA seminerine uçtu. Geçmiş olsun Cüneyt Hoca. Meraklanma yenisini de pişiririz (!)… Yani!
Vay kavgacılar vay
Cüneyt Çakır susuyor… Bahattin Duran ve Tarık Ongun anlatıyorlar: ”Şimdi biz Şampiyonlar Ligi maçlarından bir gün önce ayak tenisiyle rahatlar, stres atarız. Yine böyle bir günde oyun alanına konmuş trafik kukaları üzerinden ayak tenisi oynuyoruz. Fakat kimsenin attığı top kimseye ulaşmıyor. Kukalar arasında kayboluyor. Sonunda herkes birbirine kötü sözcüklerle saymaya başladı. Allah’tan biz bizeyiz… Derkeen…“ Michel Platini kenardan kahkahalarla gülmez mi? Rezil olmuşlar!
Süper Lig’in süperleri
İÜ İşletme Fakültesi Davranış Bilimleri ABD emekli öğretim üyesi Prof. Dr. İlhan Erdoğan, TFF adına Süper Lig hakemlerini psikoteknik testlere almış… Hakemlerin test sonuçları, yaptıkları işe yüksek oranda “uygunluk” göstermiş… Hatta o kadar ki “içlerinde savaş pilotu olabilecek kadar“ sağlam hakemler de varmış. İsim sordum, İlhan Hoca “Bilgi var, isim yok” dedi. Lig başlasın hele… Öğreniriz “uçan”la kaçanı