Takdir etmemek mümkün değil... Beşiktaş her şeye rağmen coşkuyla oynuyor. Başka takımlarda travmaya neden olan, büyük sorunlar yaratan hayal kırıklıkları ve değişimler sanki Beşiktaş’ı hiç etkilememiş gibi.
Savunma sorunlarını henüz çözebilmiş değiller. Ama ofansif karakterleriyle hem doğru oyunu oynamaya çalışıyorlar, hem de çok adamla gol pozisyonlarına giriyorlar. Beşiktaş’ın taraftardan yana kredisi açık. Çünkü kulübede Sergen Yalçın var. Sergen Hoca, tıpkı futbolculuğunda olduğu gibi yaratıcı bir heyecanla oyun kurmaya çalışıyor. O heyecanın en göze batan adamı Atiba. Orta alanda en çok topla buluşan, hemen her defasında takımını hücuma kaldıran 37 yaşındaki “makine adam” Boyd’u, Burak’ı, N’Koudou’yu ve Boateng’i sık sık gol şansıyla buluşturuyor. Beşiktaş kalabalık Ankaragücü savunmasının içinde şut için yeterli açık alanı ve zamanı bulamıyor. Burak Yılmaz’ın formsuzluğu da emekle hazırlanmış pozisyonları karşılıksız bırakıyor.
Faty’nin, Atiba’nın ayağına basarak yaptığı penaltı, Beşiktaş’a Burak’la erken golü getiriyor. Artık rahatça oynayıp golleri atabilirler. Ama hayır. Onca gol pozisyonu hep harcanarak, bozularak duvara çarpıyor. Dahası, Ankaragücü de sinmiyor. Geçen her dakika cesaretlerini artırıyorlar. Duran toplar, korner, akan oyunda peş peşe yüzde yüz gol fırsatları (Faty gibi) kaçıyor. Beşiktaş’ın ava giderken avlanma tehlikesi var. Savunma ve Elneny, Ankaragücü’nün geçişlerini engelleyemiyor. Kaleci Karius’un da işi zorlaşıyor. Ruiz çok çalışıyor ama Vida’da bir tutukluk var gibi. Beşiktaş çok top kaybediyor, çok adam kaçırıyor. Taraftar yine de sabırlı. Sürekli şarkılar söyleyerek “Beşiktaş’ı bu sene şampiyon görmek” istiyor. Zaman zaman sertleşen oyunda rakip takım oyuncularına tepki gösteriyor. Maçı ayakta izleyenler de var. Ankaragücü ayağına gelen beraberlik fırsatlarını değerlendiremiyor.
Sergen Hoca, 79’da N’Koudou’yla Ljajic’i değiştirerek hücumda daha yaratıcı bir hamle yapıyor. Caner de sol kanatta öne çıkıyor. O hamle oyun kurgusunu ne kadar geliştirdi, bilmiyoruz ama, tabelayı değiştiriyor. Ljajic’in soluyla attığı gol gerçekten alkışa layık!
Ankaragücü’nün kazandığı penaltı, VAR’ın doğru tespiti ile geldi. İtiraza gerek yok. Beşiktaş maç boyunca savunmada yaşadığı sıkıntıyı nihayet penaltı bedeliyle ödüyor. Kalabalık bir grupla hücum etmek güzel. Atiba’nın katkıları da alkışlanacak düzeyde. Ama kendi yarı alanında ve ceza alanında sorunları var takımın. Bu sorunları aşmak da o kadar kolay değil. Savunmanın uyumlu ve disiplinli oynama eksiği var. Çözümlenemeyen bu eksiklik, Gökhan Gönül’ün tecrübesiyle örtülmeye çalışılıyor. Ama onun yokluğunda bu işin kolay olmadığı anlaşılıyor.
Sezon başında Douglas sağ beke, Rebocho da sol beke transfer edildi. Katkıları sıfır. Bir de Güven Yalçın var. Yeni sezonda sanki unutulmuş gibi. Sergen Hoca ve çevresine göre oyunda liderlik yapacak en ideal oyuncu Elneny… Fakat onda da baskın bir oyun kişiliği yok.
Ankaragücü sıkıntılı yolculuğuna devam ediyor ama çok çalışkan bir ekip. Adeta bir isyan futbolu oynuyorlar.
Beşiktaş’a dönersek… Bu savunmayla maç kazanmak zor… Hücumda baskı ve oyun keyfi yaratmak güzel de biraz daha sağlam durmaları gerek.
Dünkü oyun derbiye yetmez. Sergen Hoca’nın Galatasaray’a özel bir sunumla gitmesi kaçınılmaz!