Akhisarlılar mutluluktan uçuyor. Futbolda Türkiye Kupası’nı kazanan ilk ilçe takımına sahipler. UEFA Avrupa Ligi’nde önümüzdeki yıl Türkiye’yi temsil edecekler.
Ziraat Türkiye Kupası’nda elde ettikleri gelir yaklaşık 1,5 milyon Euro. Bu para UEFA’nın Avrupa Ligi’ne doğrudan giriş ücreti ve bonuslarla birlikte 8.5 milyon Euro’yu bulacak. Böylece Teleset Mobilya Akhisarspor’un bütçede umulmayan (!) geliri yaklaşık 45 milyon TL’ye yükselecek.
Bütçesi 55 milyon TL olan henüz borç batağına saplanmamış bir kulüp için çok iyi para!
Teleset Mobilya Akhisarspor ve Akhisar ilçesinin başka gerçekleri de var.
Başkan Hüseyin Eryüksel’in anlattığına göre, UEFA Avrupa Ligi’nin yaratacağı hareketlilik, Akhisar’da beklenen ekonomik katkıyı sağlamayabilir. Eryüksel, “Köftemiz ve mutfağımız üstün kalitesiyle konuklarımıza unutulmaz lezzetler kazandıracak. Ancak onları doyururken, konaklama konusunda zorlanacağız” diyor. İlçede dört “iyi” otel var. Bunların kapasitesi de sınırlı. Yeterli oda ve yatak yok. Akhisar deplasmanına giden takımlar, genellikle Manisa ya da İzmir’de konaklıyorlar. Yabancı futbolsever sayısı da neresinden bakarsanız bakın, dört otel kapasitesinin üzerinde olabilir. Eryüksel, “Bu durumda Akhisarlı hemşehrilerimizi göreve davet edeceğiz. Evlerini yabancı konuklarımıza açsınlar. Türk konukseverliğinin örneklerini sunsunlar”diyor.
Konukseverlik deyince orada durmak gerekiyor. Halkımızın konukseverliğinden kuşkumuz yok. Ama Akhisar Belediyesi’nin Spor Toto Akhisar Stadı’nda konuk ettiği (!) Akhisarspor’a her maç 15 bin liralık kiralama ücreti çıkarması ironik bir durum yaratıyor. Dahası, Teleset Mobilya Akhisarspor bir dönem “Belediye Gençlik” olarak adını kullandığı Akhisar Belediyesi ile “mahkemelik” olmuş. Gerekçe, Belediye’nin daha önce Akhisarspor’a tahsis kararı aldığı benzin istasyonu arazisini teslim etmemesi. “Biz size stat yaptık. O nedenle üstüne bir de arazi tahsis edemeyiz” biçiminde özetlenebilecek bir cayma hareketi sergileniyor. Devlet, stat inşaatını tamamlarken , Spor Toto kaynaklarından 70 milyon TL kullanmış. Öte yandan belediyenin bu uygulamada sahiplendiği eski stat arazisi de anormal değer kazanmış. (Belediye Başkanı Sayın Salih Hızlı, açıklama yapacaksa, bu köşe kendisine açık.)
Devam edelim... Akhisarspor ucu-ucuna denk götürdüğü bir bütçeye sahip: 55 milyon TL. Maaşları ve kiraları (!) zamanında ödüyorlar. Süper Lig’in en sağlam kulüplerinden biri olarak tanınıyorlar. En pahalı oyuncuları Ömer Bayram (2 milyon Euro) Soner (1.6 milyon) , Lopes (1.5 milyon ) , Olcan (1.2 milyon), Selezynov, Mustafa Yumlu gibi oyuncular da 1 milyon Euro yıllık ücret alıyorlar. 600 bin Euroluk Lukac’ın yerine oynayan kaleci Fatih’in değeri ise 300 bin Euro!
Teleset Mobilya Akhisarspor başarısının ardındaki gerçekler bunlar. Evet, Türkiye’de ilk kez bir ilçe takımı Avrupa sevinci yaşıyor. Ne de olsa verimli bir “ziraat” merkezi orası.
Ödülü de Ziraat Türkiye Kupası!
“Ben Cavcav değilim”
Teleset Mobilya Akhisarspor, isim ve forma sponsorluğundan yaklaşık 3 milyon TL gelir elde etmiş. Şimdi sponsorlarla masaya otururken 6 maç Avrupa garantisiyle biraz daha dik oturacak. Başkan Hüseyin Eryüksel’i bütçe disiplini ve transfer uygulamaları nedeniyle merhum İlhan Cavcav’a benzetenler var. Eryüksel, “İlhan Abi’yi rahmet ve saygıyla anıyorum. Beni benzetenlere itirazım yok. Ama daha farklı bir yoldayım”diyor. Başkan’ın Kupa’da ve ligde göz dolduran oyuncularını satmaya niyeti yok. Okan Hoca ile oturup yeni sözleşme imzaladıktan sonra transfer için hamama girecek!
Galatasaray ve Fenerbahçe’yi nasıl yendi?
Okan Buruk’la konuştum. Hem Galatasaray’ı, hem de Fenerbahçe’yi yenmenin sırlarını sordum. “İki farklı oyunu da oynayabilen kadrom var”dedi, “Galatasaray’a karşı çok çabuk önde basarak oynadık ve sonucunu aldık. 4-4-2 oynadık, Selezynov ve Muğdat’ın katkılarıyla işi bitirdik. Fenerbahçe finalinde ise Selezynov yoktu. 4-3-3 oynayıp bekledik. Fenerbahçe ‘nin oyunu çok üretken değildi. Fırsat yarattık ve kazandık. Bir de çok istediğim pas oyunu var. Ama kadromuz buna uygun değil. Transferde iyi bir kadro kurarsak, pası da oynarız.”diyor. Okan Hoca ile futbolcular, primde kardeş payı uygulamışlar: Herkese 50 bin TL!.
- Birader iki maçta da bizi yenmeseniz, bugünden şampiyonduk.
- Abi, o zaman da düşüyorduk!
Şemsiye
Beşiktaş Divan Başkanı Tevfik Yamantürk, başta Başkan Yıldırım Demirören olmak üzere TFF’deki bütün Beşiktaşlı yöneticilerin kulüpten ihracını istemiş. “Onlarla aynı şemsiyenin altına girmem” demiş. Neyse şemsiye Fikret Orman’ın elinde. Böyle bir ayıbı oylamayacağını söylüyor. Tevfik Bey istediği gibi ıslanabilir, yağan yağmurda!
İDO’ya selam olsun
Geçen Cuma, Ahmet Çakır, Melih Gümüşbıçak, Fatih Kuşçu, Osman Babucci ile birlikte Erdek Belediye Başkanı Mimar Hüseyin Sarı’nın davetlisi olarak açık hava paneline katıldık. İDO ile deniz yolculuğumuz pek keyifli başladı: Bizler 53 liralık basın indirimli bilete 45 TL ödedik. Osman Babucci dostumuz da indirimsiz 45 TL’lik bilet aldı. İDO’nun akıllı yöneticilerine selamlarımızı sunuyoruz.
Değerli meslektaşımız Önder Balıkçı’nın yönettiği panele gelince... Spor uygarlığının neresinde olduğumuzu konuştuk. Dinleyicilerle aynı kanıda buluştuk: Spor uygarlığından epey açıkta demirlemiş bekliyorduk.
Hem de indirimli (!) olarak!
Mert bu... Aydınlatır!
Bana abi diye hitap eden genç meslektaşlarım arasında Mert Aydın’ın yeri bambaşkadır. Gece gündüz okuyan, atletizmden basketbola, voleyboldan futbola kadar her alanda arı gibi çalışıp enfes analizler yapan Mert, uzun ve yorucu bir çalışmayla Dünya Kupası Tarihi’ni yazmış. İstatistiklerin ruhsuz sayılarını abartmadan yeteri kadar kullanarak.. Hemen her maçın öyküsünü anlatarak -tam da zamanında- bize güzel bir kitap sunmuş. En başta TRT, yerli ve yabancı kanallar Dünya Kupası belgeselleri sunarken Mert’in kitabı da elinizde olmalı. Keyfiniz ikiye katlanır. Eline sağlık Mert.
AYKUT HOCA’YA TAVSİYE
Tartışma var, polemik var... İma var, suçlama var. Eleştiri var, kurgu var... Polemik var, spekülasyon var. Alex yok, Valbuena var. Dahası, kan yok çakmak var. Anladık futbol seni bir türlü mutlu etmiyor... Mesela.. Siyasete atılsan hocam, şansın var!