Skor tabelasından önce başka sayılara bakalım: Beşiktaş kadrosunun yaş ortalaması 29.1; Bayern’in 27.1... Onbirlere bakarsak, Bayern daha genç (25.5), Beşiktaş (31) daha yaşlı takım.
Evet, tecrübe önemli bir değer... Nitekim Şampiyonlar Ligi grup maçlarında bu tecrübe ile Cenk ve Talisca’nın genç enerjisinden yararlanıp “tarihsel” bir liderlik yakaladı Beşiktaş. Ama eğri oturup doğru konuşalım...
Son onaltıda seviye biraz daha değişiyor. Daha çabuk, daha üretken, daha displinli bir oyun çıkarmanız gerekiyor. Dahası, orada yaşlıların tecrübesi ile birlikte kulübün de kurumsal olarak geliştirdiği bir kültür söz konusu... Bayern Münih yıllardır bu seviyenin en iyilerinden. Defalarca çeyrek final, yarı final, final oynamışlıkları var. Kazandıkları kupalar da müzede duruyor.
Yetmiş bin kişi önüne çıkan genç Bayern ile hadi yaşlı demeyelim, “emektar” Beşiktaş’ın arasındaki farklar hemen kendini göstermeye başladı. Beşiktaş adına başlangıç oldukça iyi idi. Özellikle Pepe’nin savunma hamleleri, Babel, Talisca ve Quaresma’nın bildiğimiz atakları , Vagner Love’ın kontrada yakaladığı iki önemli fırsat, oyuna ısınmamızı sağladı.
Ama eğri oturup doğru konuşalım... Bir yıldır yolu gözlenen Damagoj Vida, bir arıza değil mi ? Hele Tosiç’i kadroya yazıyorsanız, kulübede Vida’yı oturtmalısınız. Onaltıncı dakikada top kaptırıp yakalanınca Vida arkadan tam da kırmızı kartlık hamlesini (!) yapıverdi. Beşiktaş gibi bir takımın bu kadar erken zamanda 10 kişi kalması, elbette daha da ezilmesine neden oldu. Medel savunmaya geçerken hem Atiba’nın, hem de forvetin ayarı bozuldu.
Peşpeşe gelen goller size bir şeyi hatırlatmıyor mu?
Beşiktaş’ın Liverpool, Leeds, Barcelona, Dinamo Kiev maçlarını da unutmamak gerekiyor.
Tarihi başarıları hiç unutmuyoruz ama, tarihi fark yediklerimizi hiç analiz etmiyoruz. Çare aramıyouz. Futbolumuzu geliştirme çabamız hep eksik kalıyor.
Bayern Münih’e saygısızlık etmeyelim... Kendi önceliklerini ve ayrıcalıklarını aklıyla ve emeğiyle kazanan bir kültürden, büyük bir kulüpten söz ediyoruz.
Dünkü 5 golün öyküsü böyle. Maalesef!