Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 27 Ocak 2020’de futbolumuzla ilgili önemli bir karar alarak Tahkim Kurulu’nun bağımsız ve tarafsız olmadığına karar verdi.
Aynen beklendiği gibi, kimsenin umursamadığı bir haber olarak çöpe atıldı bu karar... Memleket futbolunun gündeminde hakem tartışmaları VAR iken böyle kafa karıştırıcı, ezber bozan kararlarla zaman kaybetmeye (!) gerek yoktu.
Mahkeme, iç hukuk yollarının tükendiği hallerde başvuruları kabul ediyor. Futbolda iç hukuk yolu Tahkim Kurulu ile sınırlı. Orada alınan kararlar kesin ve itiraz edilemez. Trabzonspor’la anlaşmazlığa düşen Ömer Kerim Ali Rıza ve MHK ile uyuşmazlık yaşayan hakem Serkan Akal, TFF Tahkim Kurulu’na başvurmuşlar. Kuruldan çıkan kararlara AİHM’ye başvurarak itiraz etmişler.
AİHM’nin dosyaları inceledikten sonra verdiği karar önemli :
- Tahkim Kurulu üyeleri TFF Yönetim Kurulu tarafından atanıyor. Bu durum, Kurul’un etkiye açık olması anlamına geliyor.
- AİHM, TFF Yönetim Kurulu’ndaki üyelerin büyük bir çoğunlukla kulüplerden geldiğini dikkate alarak Tahkim Kurulu’nun “BAĞIMSIZ ve TARAFSIZ OLAMAYACAĞINA” hükmediyor.
- Çoğu spor hukukunda uzman, akademisyen ve avukatlardan oluşan Tahkim Kurulu üyelerinin görevlerini nasıl yapacağını düzenleyen profesyonel davranış kurallarının da bulunmadığına dikkat çekiliyor.
- Tahkim Kurulu üyelerinin görev süresi ile onları atayan TFF Yönetim Kurulu’nun görev süresinin “aynı” olması da şüpheli bir durum yaratıyor.
- Tahkim Kurulu üyelerinin göreve başlarken bağımsızlık ve tarafsızlık yemini etmediği de ayrıca hatırlatılıyor.
Bu kararlar, Türk futbolu için “sarı kart” anlamına geliyor. Ceza sınırındaki futbolcular gibi... Üç ay içinde itiraz edilmezse karar kesinleşecek. Kararlar Büyük Daire tarafından onaylandığı takdirde Türkiye Cumhuriyeti tazminat ödemek durumunda kalacak. Dahası, bu statü değişmezse Türk futbolu sadece FİFA ve UEFA tarafından değil, AİHM tarafından da gözaltında tutulacak.
Bu karar, yıllardan beri tekrarlanan “kulüplerin federasyonu” kavramının artık geçersiz ve çağdışı olduğunu da ortaya koyuyor. Ezici çoğunlukla TFF genel kurulu ve yönetiminde temsilci bulunduran kulüpler, en başta evrensel hukuk kurallarına aykırı bir yapı oluşturuyorlar. 2009’da yürürlüğe giren TFF Statüsü’nün artık yenilenmesi ve daha adil bir anlayışla bağımsız kurulların oluşturulması gerekiyor. Ne yazık ki Türk futbolunda başka şeyler tartışılıyor.
Ombudsman mektubu unutuldu
TFF Tahkim Kurulu, Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (CAS) gibi değil. Orada yetkinlik, uzmanlık ve güvenilirlik en önemli özellikler.
Spor Hukuku alanında uzmanlaşmış kişiler, bilgi, emek, tecrübe ve çalışmanın futbolda pek de önemsenmediğini öne sürüyorlar. Dikkati çektikleri bir başka nokta da Kamu Baş Denetçisi Şeref Malkoç’un geçen yıl TFF’ye yazdığı uyarı mektubu. O mektupta TFF kurullarının açık, şeffaf ve adil davranması, kararlarını kamuoyu önünde alması gibi bazı önlemler tavsiye edilmişti.
Öte yandan TBMM’de kurulan araştırma komisyonu çalışmalarına katılan Spor Genel Müdürü ve TFF Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Baykan, çalışmalar hakkında bilgi vermemiş ve sadece “TFF’nin kamu kuruluşu olmadığını” bildirmişti. TFF’nin AİHM kararlarına itiraz sürecini de Baykan yürütüyor. TFF Hukuk Başmüşaviri bir süre önce istifa etmiş. Müşavirlik yapan 2 avukat TFF çatısı altında çalışmalarına devam ediyor. Kendileriyle görüşmek istedim. Gazetecilere, medya mensuplarına görüşme yasağı uygulandığı söylendi. Komik ve hukuksuz bir durum. Hayır, AİHM’ye gitmeyeceğim.
İnsanlar yaşadıkça...
İnsanlar yaşadıkça...
Abidin Aydoğdu... TRT’nin usta spikeri. Maç anlatırken hakemin her kararını kuralıyla açıklar, bilmeyenlere öğretirdi. Radyoda takımların taktik analizini yapar, hepimizin kafasında sahayı ve maçı canlandırırdı. Hayatı, neşeli bir macera olarak yaşamak istedi. Sıkıntılı ve uzun bir sürecin sonunda bizi bırakıp gitti. Rahat uyusun.
Arda Turan... Galatasaray’a dönmesi için devlet destek verdi, Teknik Direktör Fatih Terim istedi, Mustafa Cengiz “hayır” dedi. Destekten vazgeçildi. Kampanya sorunsuz kapandı. Barcelona’nın 21 kişilik A takım kadrosunda... Özel bir hoca eşliğinde çalışıyor. Takımın “numarasız” tek oyuncusu.
Rıza Kayaalp... Dokuz defa üst üste Avrupa şampiyonluğuyla ezber yaratan güreşçi. Onuncu şampiyonanın çeyrek finalinde elendi. Repesaj hakkı da yok. Bu başarısızlık hali enerjiye dönüşüp olimpiyat motivasyonu yaratır mı? Evet!
Merve Tuncel... Fransa’da düzenlenen yarışlarda 1500 metrede 16.29.04 ile Tokyo yüzmeleri için A vizesi aldı. Olimpiyatta ilk kez düzenlenecek 1500 metrede “kızımız” var. Ne güzel...
Tufan Türenç. Değerli meslektaşım, “Naim Süleymanoğlu: Özgürlüğe Uçan Dev’i” yeniden yayınladı. Ölümsüz şampiyonun hayatındaki sırlar ikinci baskısıyla kitap raflarında. Okumanızı öneririm.
Adem Büyük. Galatasaray’da Falcao’ya vekaleten oynuyor. Attığı gollerle kimseyi aratmıyor. Kütüphanedeki kitap gibi. Her zaman hazır. Açalım, okuyalım, gollerini alkışlayalım.
Basın Konseyi. Başkanımız Pınar Türenç ve büyüklerimizle otuz üçüncü yaşımızı kutladık. Türk basınındaki yerimizi ve sağlam duruşumuzu pekiştirdik. Meslek onurumuzu paylaştık, tazeledik.