Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sezon sonu yaklaştıkça heyecan artıyor. Dramatik maçlar oynanıyor. Beşiktaş-Göztepe karşılaşması da öyle. Göztepe, Tamer Tuna ile lige tutunma savaşı veriyor. Hiç de beklemedikleri, hesaba katmadıkları kayıplarla tehlikeli bölgeye girmişler. Oradan bir an önce çıkmak istiyorlar, direniyorlar. Beşiktaş ise Şenol Hoca’nın veda turlarında iyi bir sezon finali istiyor. İkincilik hesapları dahil, her türlü olasılığı denemek istiyorlar. O nedenle Vodafone’da puan kaybetmeye hiç niyetleri yok.
Peki maç bu havaya uygun mu oynanıyor? İlk yarıda hayır. Göztepe’nin direnişi var. Kontralarda ısrarla Beşiktaş ceza alanına doğru kararlı koşular yapıyorlar. Göztepe defansı Beşiktaş’a iyi pres yapıyor.
Quaresma, Ljajic, Kagawa ve Burak çok güzel pas zincirlerinin sonunda şut çekemeden topu kaybediyor.
Beşiktaş etkisizliğine bir de sıkıcı oyunu ekliyor. Orta alanda kazanılan topları Göztepe baskısından kurtulmak için geriye doğru kullanıyorlar. Top ayaktan ayağa dolaşıp sonunda Karius’a geliyor. Onun uzun topları da olmasa Beşiktaş kendi bölgesinden çıkıp hücuma geçemeyecek durgunluklar sergiliyor.
Beşiktaş’ın talihsizlikleri de var… Adriano 12. dakikada sakatlanarak yerini Necip’e bırakıyor. Necip de Lens’le yer değiştirip girdi-çıktı yapıyor. O arada Beşiktaş üçlü savunmayı da deniyor. Medel’i sol kanata kaydırıp Gökhan, Vida ve Necip’le ayakta durmaya çalışıyor. Necip’in çıkışından sonra savunma göbeğine katılan Dorukhan da gözdolduran bir oyun sergiledi.
Akıllardaki klasik soru şu: Kagawa ile Ljajic aynı onbirde oynar mı ?
Yıllardır eskimeyen soru kalıbıdır bu. Tekniği ve oyun görüşü olan yaratıcı oyuncular sanki aynı anda oynarsa takım defansif açıklar verir, bir kişi eksik oynar gibi eskimiş kaygılar dillendirilir. Ljajic’le Kagawa elbette beraber oynayabilir. Dünkü oyunda keyifli pozisyonlar izlettiler bize. Buna rağmen kanatta yine de Lens’e ihtiyaç vardı. Şenol Hoca ikisinden de vazgeçmedi ve Necip’i yanına çağırdı.
Ljajic’in Burak Yılmaz golünde Quaresma ile başlattığı pozisyon katkısı alkışa layık. Dün hem beceri gösterisi yapan hem de sıkça top kaybeden Quaresma oyunun fenomenlerinden biri olarak takdir edilmeli. Çünkü 11. asistini yaptı. Beşiktaş’ın en gayretli, en ateşli, en istekli oyuncusu Burak Yılmaz’dı. Attığı goldeki kafa vuruşuna dikkatli bakarsanız saydığım özelliklerin hepsini bir arada görebilirsiniz.
Dünkü oyunda baştan sona Göztepe’ye hem alkış hem takdir borcumuz var. İnanılmaz bir direnişle oynadılar. Beşiktaşlılara maçın son dakikalarını ayakta izlettiler. Yarattıkları tehlikeli pozisyonlarda yürek hoplattılar.
Bu arada… Ruhu incinmiş kaleci Karius’un da gönlünü aldı taraftarlar. Maçın en hümanist tablosu. O da çok iyi bir maç çıkardı. Alkışlar.