Tıpkı macera filmleri gibi... Kaçan var, kovalayan var... Sürprizler var. Öfke var, umut var. Hatta ironi bile var. Bu yıl Süper Lig bize iç-içe geçmiş Matruşkalar gibi farklı duygular yaşatıyor. Seviniyoruz, üzülüyoruz... Kahroluyoruz, geriliyoruz. Kızıyoruz, şaşıyoruz. Öfkemiz de var, neşemiz de.
Evet futbolu da seviyoruz, bu yıl yaşadığımız muhteşem macerayı da!
Galatasaray - Konyaspor maçı yukarıdaki maceranın yeni bir bölümü olarak sergilenirken, “Hoca” ile “Öğrencisini” de karşı karşıya getirdi. Fatih Terim’le Sergen Yalçın, en büyük başarılarını sergilerken bir aradaydılar. Hemen her güzelliği paylaştılar.
Ama dünkü oyunda paylaşmak yoktu. İki takımın da paylaşacak hali yoktu. O yüzden işte, ev sahibi de konuk da beraberliği reddeden anlayışla oynadılar.
Ortak (!) anlayış, maçın kalitesini yükselten görüntüler sundu bize. Hayır şikayetçi değiliz, memnunuz! (Bu sözü de sadece futbolseverliğimize bağlayın, lütfen!)
Hızlı bir girişle başladı maç... Daha ikinci dakika dolmadan Serdar Aziz, Mehdi Bourabia’ya faul yaptı... Serbest vuruşu kullanan Volkan Şen... Sıradan bir vuruş gibi, kimseyi heyecanlandırmayan bir enstantane idi bu. Ama Volkan Şen’in ön direğe attığı top yerden sekince savunmacı Moke alçak uçuşlu kafa vuruşuyla golü atıverdi.
Sen misin atan! Galatasaray inanılmaz bir reaksiyon futboluyla korkunç bir baskı kurdu Konyaspor üzerinde. Feghouli, Belhanda, Rodriguez’le... Ve de Gomis’le ezmeye başladı. Fatih Terim, hücumda dikey bir üçlü oluşturdu. Belhanda, Selçuk ve Gomis... İşledi bu plan. 19. dakikada Selçuk’un atağında top Selim Ay’ın dirseğiyle temas edince Halil Umut Meler, doğru bir kararla penaltıya hükmetti.
Yine de Galatasaray’ın skoru değiştirmesi mümkün olmadı. Galatasaray’ın “Kral” golcüsü Gomis, doğru bir atış yaptı aslında. Serkan Kırıntılı da doğru köşeyi seçti, kendi sağına hareketlendi ve penaltıyı kurtardı. Hayır, Gomis kaçırmadı... Serkan kurtardı. Alkışı da, saygıyı da, takdiri de esirgemeyelim yani!
Topla oynamada, şut sayısı ve kornerde Galatasaray hep önde idi. Ama şu da var ki, ilk yarı biterken daha çok koşan taraf da Konyaspor’du. Terim ikinci yarıda Linnes ve Sinan Gümüş değişikliklerini yaptı. Oyunun akışını daha da hızlandırdı bu değişiklijler. Özellikle Sinan Gümüş... Önce Gomis’e beraberlik golünü attırdı güzel ortasıyla. Eh, bu asist sayılmalıydı. Bitişe dört dakika kala bu defa da Nagatomo soldan gönderdiği topla Sinan’a Gümüş’e hak ettiği ödülü sundu. Gümüş’ün gelişine volesi Telekom’da kabusu bitirdi.
Eğri oturup doğru konuşalım. Bu maçı kazanan Galatasaray’ı kutlarken, Konyaspor’dan da alkışı esirgememeliyiz. Eto’dan Jahoviç’e, Serkan’dan Moke’ye kadar hepsi de direndiler. Maçı kaybettiler ama, asla teslim olmadılar!
Peki, bu maçtan Kadıköy’deki derbiye bir tahmin çıkar mı?
Yorum yok!