17.01.2019 - 02:28 | Son Güncellenme:
İSTANBUL (AA)
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, UEFA ile yapılan Finansal Fair Play (FFP) anlaşması kapsamında bu sezon sonunda 30 milyon avro olan zarar limitinin geçen yıl itibarıyla 3 kat fazla geçildiğini belirterek, "Gözümüzü ne kadar karartacağız, bu UEFA ile 31 Ocak'ta yapacağımız toplantıda netleşecek." dedi.
Ali Koç, FB TV'de "Camiaya Sesleniş" programında yaptığı açıklamalarda, FFP konusuna değindi. FFP'nin iki ayağı olduğunu vurgulayan Koç, şunları kaydetti:
"Birincisi aldığın kadar satabilme ayağı. Dört yıllık anlaşmanın sonunda 30 milyon avro zarar limitiniz var. Dördüncü yılımız mayısta bitecek. Geçen mayıs itibarıyla 90 milyon avro gerideyiz. Yani 3 misli gerideyiz. Bizim bu sezon 60 milyon avro kar etmemiz lazımdı. Önümüzdeki sezon biz cezalandırılacaksak o zaman sadece yerel lige bakmak zorundayız. Gözümüzü karartma konusunda ikinci unsur ise limiti aştığınız zaman oyuncu alsanız bile UEFA listesine yazamamanız. Burada da Avrupa'da oynatmayıp ligimizi domine etmek istiyorum yaklaşımı var. Bu, bizi nereye götürecek, gözümüzü ne kadar karartacağız, bu UEFA'yla 31 Ocak'ta yapacağımız toplantıda netleşecek."
Yaptıkları sermaye artışı sonucu Futbol AŞ'ye giren paranın UEFA tarafından değerlendirilmesi konusunda görüşmeler yaptıklarını da aktaran Koç, "Biz bu parayı gelir olarak kaydedebilir miyiz diye, UEFA'ya soruyoruz. İlk defa böyle bir şey oluyor. Buna nasıl muamele yapacaklarını bilmiyorlar henüz. İlk izlenimimiz dernek tarafından yapılan hibe girişi benden geldiği için saymayabilecekleri yönünde. Bu da sermaye artışının 3'te 2'lik kısmı. Diğer 3'te 1'lik kısmı sayabilirler. Biz de 'Derneğin yaptığını da sayın.' diyoruz. Bir kişi hibe yapsa da dernekteki 33 bin kişiyi temsil ediyor. Bunu sayacaklar mı, bakacağız." ifadelerini kullandı.
Mevcut mali yapıda Mart 2019'dan sonrasını göremediklerini dile getiren Koç, "Şu an 3 milyar liranın üzerinde bir borcumuz var. Her sene de çarkları döndürmek için kulübün 1 milyar liraya ihtiyacı var. Seferberlik haline getirmek için bir kampanya planladık. Size talepte bulunacak yüzüm olması için ben kendi elimden geldiğince katkı sağladım. Bir kampanya yapmaya karar verdik. Ayda 5 ila 10 lira vereceklerden tutun bir seferde 500 bin lira verecek insanlara uzanan bir kampanya. Fenerbahçe'nin ihtiyacı olan kaynakları için bir kampanya için düğmeye basmaya yakınız. Taraftarların yapacağı kampanyanın UEFA tarafından gelir olarak kabul edilebileceği konusuyla da karşı karşıyayız. El ele, omuz omuza Fenerbahçe'yi en azından FFP sıkıntısından çıkarma konusunda yardımı olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
"Cumhurbaşkanımızın Türk sporundaki yeri önemli"
Ali Koç, geçen ay Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret etmesiyle ilgili şunları belirtti:
"Cumhurbaşkanımıza bir ziyaretim oldu. Biraz gecikti, takvimler uymadı. Cumhurbaşkanımızın Türk sporundaki yeri önemli. AK Parti döneminde spora büyük yatırımlar yapıldı. Türk sporu ve Fenerbahçe üzerine sohbet ettik. Kendisi de çok iyi bir Fenerbahçeli. Bugün Cumhurbaşkanımızı ziyaret ettik, yarın başka bir parti lideri, bakanımız olur. Bizim gizlimiz saklımız yok."
CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun ziyaretinin sosyal medyada eleştirilmesine de tepki gösteren Ali Koç, sözlerine şöyle devam etti:
"Benim iş hayatımdaki konumum sebebiyle siyasetle, bürokrasiyle görüşmemden daha normal bir şey olamaz. Tüzüğümüze baktığımızda benim kulübün manevi ve tüzel kişiliğini temsil etmek için devletle görüşmem görevlerim içinde. Bu görüşmeleri siyasete bağlamak akıl dışı. Ekrem İmamoğlu beni ziyaret etti. Beşiktaş ve Galatasaray'ı da ziyaret etti. Aday olan birinin bu 3 büyük takımla görüşmesinden normal ne olabilir? Diğer kulüpleri ziyaretine kimse bir şey demedi, burada art niyet var. Benim kampanyam boyunca da karalamalar oldu. Siyasete gireceğimi iddia ettiler. Benim siyasetle yakından uzaktan işim olmaz. Dolayısıyla her türlü partiden her türlü görüşten insanlarla biz konumumuzdan dolayı muhatap oluruz. Fenerbahçe'yi de başkan olduğum sürece siyasete sokmam."
TFF-TBB anlaşması
Ali Koç, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile Türkiye Bankalar Birliğinin (TBB) kulüplerin idari ve mali yapılarını güçlendirmek için yaptığı anlaşmayı sonuna kadar desteklediğini ifade etti.
Detayların netleşmesiyle bu konuyla ilgili daha sağlıklı açıklamalar yapacaklarını anlatan Koç, "Biz Fenerbahçe olarak bunu sonuna kadar destekliyoruz. Devletimizin inisiyatif alması son derece olumlu bir adımdır. Sonuna kadar destekçisiyiz. Kalıcı bir çözüm oluşturulması için doğru dizayn edilmesi lazım. Bu sistemle borçlar yapılanacak, burada hibe söz konusu değil. Bu şartlar sağlandığı takdirde TFF, rekabet kısıtlaması getirecek. İnşallah meyve verecektir. Burada önemli olan gelirlerin giderlerden fazla olmasıdır. Bu borçlar ancak böyle ödenir. Giderler gelirlerden çok olunca borç artıyor ve faiz sarmalına giriyoruz." diye konuştu.
Ali Koç, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yaptığı ziyaretin bu konuyla bağdaştırılmasını da eleştirerek, şunları kaydetti:
"Burada beni rahatsız eden bir konu var. Ben Cumhurbaşkanı'nı ziyaret ettim. Bu uygulama, Fenerbahçe'ye özel bir uygulama gibi algılandı. Keşke öyle bir şey olsa da Türkiye Bankalar Birliğini ayağa kaldırıp Türk futboluna çare olacak konuma getirsem. Fenerbahçe, son 10 yılda devlete 1 milyar lira vergi ödedi. Bu iddiaları ortaya atanlar, kim ne kadar vergi ödemiş, kimin vergileri affedilmiş baksın. Bilhassa vergi aflarına baksınlar. Fenerbahçe, stadını ve basketbol salonunu kendi imkanlarıyla kendisi yapmıştır. Devletimiz pek çok büyük, küçük kulübe stat hediye etmektedir. Hepimiz benzer finansal sorunlar yaşıyoruz. Unutulmamalıdır ki Fenerbahçe 2011'de 5 branşta da şampiyon oldu. Rakiplerinin sportif ve finansal açıdan fersah fersah önündeydi. FETÖ kumpası geldi ve en başarılı dönemimizde saldırıya uğradık. Kulübün çıkarları gasp edildi. FETÖ'nün bize saldırısına rağmen diğer kulüplerle benzer hatta belki de daha iyi durumdayız. Bize bu çamuru atan veya iddiada bulunanların 10 kere düşünmesini istiyorum."