Göztepe maçı öncesi kaç kişiye sorsanız, genel düşünce Trabzonspor’un kaybetmeyeceği yönünde idi.
Sonuç; Trabzonspor yerle bir… Bayram öncesi ortam cenaze evi; moraller eksinin altında sıfır…
Bordo-mavili takımın eksikleri olabilir, yönetimin transferlerde bayağı geç kalması kabul edilebilir değil ama yine de bu yenilginin ve bu derece kötü futbolun mazereti olamaz, olmamalı…
Tüm bunlara rağmen Trabzonspor bu oyuncu kadrosuyla Göztepe’ye yenilmemeliydi.
Ersun Yanal’ın takımını büyük bir hezimetten Göztepeli oyuncuların kaçırdığı pozisyonlar sayesinde kurtulduğunu da bir kenara not düşelim ayrıca…
***
Göztepe’den kaç oyuncu Trabzonspor’da oynayabilir?
Bir, bilemediniz iki, üç olmaz..
Trabzonspor’dan kaç futbolcu Tamer Tuna’nın takımında oynayabilir sorusuna gelince?
Göztepe’nin kadrosuna giremeyen Trabzonsporlu futbolcuyu süpürgeyle kovalarlar!
E, sorun nerede o zaman?
Sorun; nasıl olsa kazanırız havası… Sorun; konsantre eksikliği…
***
Ligin emeklilerinden Sabri, o yaşta iki kale arasında ring atabiliyorsa; takımının gol atmasında ve gol yememesinde başrol oynayabiliyorsa, genç Tayfur, Trabzonspor orta sahasını otoban gibi kullanıp, defansı hallaç pamuğu gibi atabiliyorsa Trabzonsporlu futbolcuların şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri gerekir…
Ligin yeni hocalarından Okan Buruk, kadro yapısı olarak Trabzonspor’a oranla zayıf olan Akhisarspor’u, Trabzonspor’dan daha iyi oynatabiliyorsa, bir diğer deyişle geçen yılın devamını getirebiliyorsa, çiçeği burnunda Tamer hoca, toplama ve yeni takımla Ersun Yanal’a bazı dersler verebiliyorsa, Ersun Yanal’ın da nerelerde hata yaptığını uzun uzadıya düşünmesi gerekir.
***
Özde Trabzonsporluların isyan ve sitemlerini anlamak mümkün… Haksız da değiller…
Amma velâkin…
İşler yolunda gitmediğinde gün yüzüne çıkan sözde Trabzonsporlulara ne demeli?
Onların da hesabı başka…
Denizler kanununda köpek balıklarının yaşantısında olduğu gibi;
Biliyorsunuz, denizlerin kanununa göre, köpek balıkları kan kokusunu unutmazlarmış. Hele, tanıdık bir koku aldılar mı o kokunun kaynağı olan bölgeye gözü kara ve acımasızca saldırırlarmış…
Yine denizlerin kanununa göre, yaralı bir köpek balığına kendi sürüsü saldırdığı zaman meydana gelen arbedede çok sayıda balık ölümcül yara darbe alırmış ve bu sürünün yeni yetmeleri o balıkların yaralarını didikleye didikleye işlerini bitirip kan, can sahibi olurlarmış.
Anlayacağınız “Kasap et, koyun can derdinde”
***
Bitirelim…
Kaybedilmiş çok şey yok… Bir yenilgi dünyanın sonu olmamalı…
Lig uzun bir maraton, oynanacak daha çoook maç var… Ligin 3’ncü haftasında pes edilirse, bordo-mavili takım kaderine terk edilirse, uçan kuşa borcu olan Trabzonspor için sonuç hiç de iyi olmaz!
Dememiz o, bir yenilgiyle karalar bağlamanın anlamı yok…
Artık neler yapılması gerekir konularına kafayı yorma zamanıdır… Evet, bu hafta Trabzonsporlulara zehir oldu ama milli maçlardan dolayı verilen aradan en iyi şekilde yararlanarak eksiklerin de ( transfer) giderilmesiyle işler yoluna girebilir…
Uzun lafın kısası, oyuncular ve de teknik adam Göztepe maçından ders çıkarıp, taraftar da bu yenilgiyi yok sayıp, her zaman olduğu gibi Trabzonspor’u desteklemeye devam etmeliler…
Tüm bunların hepsine Trabzonspor’un ihtiyacı var; orta saha gibi, stoper gibi, sevgi ve para gibi!..