Aksal Yavuz

Aksal Yavuz

aksalyavuz@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Kökü Trabzon’da, dalları dünyayı saran koca bir çınar”
Dünyada milyonlarca insan, görmeden-gitmeden bir şehre âşık olmuşsa onun sayesindedir.
Uzun yıllardır şampiyon olamamasına rağmen taraftar sayısı azalmayan aksine bir o kadar artan bordo-mavili takımdan; Trabzonspor’dan söz ediyoruz… Zira Trabzonsporlular, Trabzonspor’u şampiyon olsun diye sevmediler; anadan-babadan-yardan-yavukludan, kısacası aileden biri, dededen, babadan kalan miras değil, çocuklarına-torunlarına bırakılacak en değerli emanet olarak kabul ederler…
Birçok Trabzonsporluya “ neden Trabzonspor?” diye sorsanız, “karakterimi temsil ediyor” cevabını alırsınız…
İki sevgili arasında test sorusudur Trabzonspor… ” İlk şık Trabzonspor” olursa sınav geçilmiş olur…
Dükkânların “ Besmele” ile açıldığı, Trabzonspor’la kapandığı şehirde gazetelerin son sayfadan okunmaya başlandığını duymayan/bilmeyen yoktur…
Yeni doğan çocukların kulağına okunan ezanla başlayan hayat Trabzonspor şarkılarıyla, marşlarıyla, efsanelerin hikâyeleriyle sürer gider…
Ölüm döşeğinde yatan Trabzonsporlu, Trabzonspor’un maçını soruyorsa; sözün bittiği, boğazların düğümlendiği yerdesiniz demektir..
Yazıya niye böyle başladığımıza gelince;
Milyonlarca Trabzonsporluya hayat veren Trabzonspor çok hasta, hatta komada…
Nasıl bu duruma düştüğünü anlatmaya gerek yok, ayağınızı yorganınıza göre uzatmazsanız, har vurup harman savurursanız, sorunları ötelerseniz; olacağı budur…
İnsanın içinden “yine de iyi dayandı” diyesi geliyor… Zira almadan vermek; yaratana mahsustur… 3 yıl değil, 5 yıl değil, 10 yıl değil, öyle ya nereye kadar! Üstelik bir o kadar da hakkınız yenmişken…
Milyonların gözünün nuru, canı ciğeri için bir şeyler yapılması gerekirdi... Onu da yapacak olan, her türlü gurur ve onuru yaşattığı Trabzonsporlulardan başkaları değildi…
Taraftar yıllardır yönetimlerden ricada bulundu ( bizlerle de çok defa paylaştılar” hesap açılsın, yardım edelim, elimizde avucumuzda ne varsa verelim”
Trabzonspor’u yönetenler, cümle alem ne der/ne düşünürden ötürü olsa gerek, sıcak bakmamış/hoş karşılamamış olabilir amma velakin İstanbul takımlarından bazıları da o yoldan geçmişti
İyi de o işi kim başlatacak?
Fitili birileri ateşlese, “ Vira Bismillah” dese, milyonlar arkasından yürüyecek…
Ha bugün, ha yarın derken, ilk kazmayı Trabzonlu-Trabzonsporlu iş adamlarından birinden vurması beklenirken, Trabzonlu olmayan bir Trabzonsporlu çıkıyor bir yerlerden, Batmanlı Metin Güneş, 1.5 Milyon TL. katkı yaparak bu yürüyüşü başlatıyor…
Bu fedakârlığı yapan, dersi veren Trabzonspor camiasında adı ilk kez duyulan bir adam…
İki lafından biri “Ben Trabzonsporluyum” diyen ve camiada adı sürekli zikredilen iş adamlarına “ ithaf” olunur…
Batmanlı Metin Güneş başlar da Trabzonspor’un çocukları durur mu?
Ve…
Bir ordu ayağa kalkar “ Biz dar sokaklarında…” ile başlayan, “ Dinmeyen yağmurunda...” ile devam eden marş eşliğinde yürüyen, bankaların dekontları “ 61” rakamları ile süslenen..!
Adını bilmediğimiz Trabzonsporlu bir çocuğun da Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu’na attığı mesaj bir o kadar anlamlı ve duygu yüklüydü:
“ İki günlük harçlığım 20 lira… Trabzonspor’un böyle bir kampanya başlattığından yeni haberim oldu… Ancak 15 lira gönderebiliyorum.. Bilseydim 5 lirayı da harcamazdım… ”
Ne demişti Trabzonspor’un efsane başkanı Şamil Ekinci “ Trabzonspor, o’na hayat verenlerin hayatıdır”
Dememiz o, milyonlara hayat veren Trabzonspor, hayatına başarılı bir şekilde devam etmesi-edebilmesi için hayat verdiği milyonlarca Trabzonsporlu'yu sahneye davet etti...