Allah, gariban kulunu sevindirmek istediğinde önce eşeğini kaybettirir sonra da buldururmuş!
Teşbihte hata olmaz… Dün Trabzonsporlular, Trabzonspor 2-0 mağlup düştüğünde, turun zora girdiğini, kurban bayramına da moralsiz gireceklerini düşünürlerken, Sosa’nın, Ekuban’a adrese teslim topu, Ekuban, Sosa’nın ikramına havada, denizde karada alkışlanacak güzellikte filelere yollaması; tüm olumsuz düşünceleri sildi süpürdü, Trabzonsporlulara rövanş için enfes hayaller kurdurdu…
Ya Sörloth’in attığı gole ne demeli? O gol sonrası bordo-mavili camia bayramı erken yaşamaya başladı!
Evet, Uğurcan’ın golde hatası büyüktü. Futbol hatalar oyunu, hata olacaktır. Moralinin bozukluğu Trabzonspor gol ve goller atana dek hissedildi… Çok fazla takılmaması gerekir, nazar boncuğu olsun deyip geçelim!
Sadece Uğurcan kötü başlamadı oysa hazır olmayan, zamana ihtiyacı olan Obi Mikel de oyunda kaldığı süre bordo-mavili takımın en zayıf halkasıydı mesela…
Sosa’dan tutun, Abdülkadir Ömür’e kadar hepsi tanınmaz haldeydi… Bunu da sezon başı olmasına bağlayalım.
Her şey bir yana…
Maçın 80 dakikasından sonra haberi olmayan birine, karşılaşmanın 2-2 bittiğine inandırmak için anlatanın bir değil birkaç kez yemin etmesi gerekirdi herhalde!
Öyle ya kim inanır; 80 dakika eski halinden eser olmayan oyuncuların, 80’den sonra üzerlerine sihirli değnek değmişçesine, çok farklı bir kimliğe büründüklerine…
Kimlik değişiminde başrol oyuncuların Sörloth ve Ekuban olduğunu bir kenara not düşelim.
Sörloth oyuna girince Trabzonspor’un oyun kimyası değişti. Arkadaşlarına boş alan yarattı, yeri geldi ayağında top tuttu, yeri geldi duvar oldu; pas alıverişlerinde son derece etkili oldu… Bir-iki pozisyonda kaleye vurmayı deneseydi, skor çok daha farklı olabilirdi…
Sezon başı maçları zordur. Hele Sparta Prag gibi hazır takımlara karşı oynamak daha da zordur. Tarihte Trabzonspor’un sezon başında sıradan takımlara elenmişliği çoktur. Dün de böyle bir kazaya uğrayabilirdi fakat Ekuban ve Sörloth olası bir iş kazasına müsaade etmediler…
İşin içinde Trabzonsporluların bayrama moralsiz girmeleri de vardı…
Ekuban bir atıp, bir de attırınca…
Bir başka ifadeyle hal ve skor böyle olunca, bize de başlığı “Ekuban bu can sana kurban..!” koymak düştü…
Bu vesileyle kurban bayramınızı kutlar, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim…