Oynanmadan kazanılmaz
Uzun zamandır bu kadar kötü oynayan Trabzonspor izlememiştik…
Defans hatasından goller yemek; Trabzonspor’a mahsus olsa gerek!
Fernandes’in inanılmaz hatası…
Ve…
Obi Mikel’in tehlikeli yerde yaptığı kusurlu hareket; AEK’li oyuncuların oynama iştahını bayağı bi artırdı…
Bordo-mavili oyuncuları tanıyana aşk olsun, hele yeniden penaltı golü sonrası…
Üç pas yapmak bir yana, ayakta kalan oyuncusu yoktu sahada… Bunlar yetmemiş gibi Abdülkadir Ömür de sakatlanıp çıkmaz mı!
Maçın kırılma anı; ilk yarının son dakikasında Campi’nin 3. Golü engellemesi idi…
Anlayacağınız ilk yarı kabus gibiydi…
İkinci yarının hemen başında Yusuf Sarı, girdiği o pozisyonu gole çevirmiş olsa; Medikal Park Stadı bayram yerine dönecekti ama...
İkinci yarı Trabzonspor ilk yarıya oranla daha derli toplu, daha iyi oynadı…
Tur kapına kadar gelmişken, böyle bir durumda Trabzonspor’un Avrupa’ya giden yoldan geri dönmesi; büyük bir kayıp ve de moral bozucu olurdu ki, sormayın gitsin!
İkinci yarıdaki iştahlı-arzulu oyunun baş mimarı Nwakaeme’dir desek diğer oyunculara haksızlık yapmış olmayız… Meşin yuvarlak dile gelse, ‘ en çok sevdiğin kim? ‘ sorusuna, cevabı Nwakaeme olurdu; Trabzonsporlu oyuncu ile meşin yuvarlak buluşunca ne mümkün onları ayırmak! Sosa’nın adını da Nwakaeme’nin yanına yazalım… Kaptan her zamanki gibi hakkını verdi yine dün gece… Nwakaeme, takımını atağa kaldırmakla, pozisyona sokmakla kalmadı, zamanını da resmen eritti…
Uzun lafın kısası…
Hiçbir maç oynanmadan kazanılmaz, her ne kadar ilk maçın skoru avantajlı olsa da; bordo-mavili oyuncular rehavetin bedelini çok ağır ödeyebilirdi… Ders olsun diyelim…
Tebrik edelim, yolun açık olsun Trabzonspor diyelim…