Aksal Yavuz

Aksal Yavuz

aksalyavuz@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sergen Yalçınlı A.Alanyaspor, deplasmanda nasıl oynanır dersini verdi dün... Oyunu kendi yarı alanında kabul edip, orta sahayı kalabalık tutup, iki hızlı oyuncusu Djalma ve Cisse ile hayat buldu! Bir başka ifadeyle dün Sisse rüzgarı esti Trabzon’da...
Bir oyuncunun bir takıma katkısı ne kadar olur sorusuna en güzel örnek; A. Alanyasporlu Cisse’yi parmakla gösterebiliriz.
Trabzonspor’un ne yaptığına gelince?
Bir oyuncu demişken, bu zamana dek attığı penaltıların yarısını karavana atan Rodallega’ya penaltı attırılırsa; olacağı budur. Hem de ne penaltı atışı ama... Üç ya da dört farklı önde olursunuz; amenna! O ana kadar gol pozisyonunuz yok, olacağı da şüpheli, “panenka” deneyişi öyle mi?
Ve kaçan penaltıdan sonra “atamayana atarlar” sözü gerçekleşiyor...
Djalma devreye giriyor, Trabzonsporlu bütün oyuncular onu izliyor, günün uyuyan, varlığı ile yokluğu belli olmayan Amiri’nin yanında fişi çekiyor Cisse...
Devamında dağılan ve de yerle bir olan Trabzonspor...
Bir takım yenik duruma düşebilir ama bu kadar dağınıklık, bu derece teslim olma, inanılır gibi değil...
Hal böyle olunca söz A.Alanyasporlu oyuncularda Pozisyona giren, günümüz çağdaş futbolundan kesitler sundu Sergen Yalçın’ın öğrencileri... Futbolun gereğini tam anlamıyla yerine getirdiğiniz zaman gol ya da golleri bulmamanız için sebep kalmıyor, günün adamı yine sahne alıyor; Cisse... Bir topu da direkten döndü.
Tamam, Trabzonspor’un eksikleri çoktu. Ama Alanyaspor’un da iki cezalı, üç sakat oyuncusu sahada değildi.
Tüm bunlara rağmen Vahid Amiri’nin sahada o kadar kalmasını da anlayabilmiş değiliz. Ayrıca Abdülkadir Parmak ile başlanmamasını da? Uzun lafın kısası, sahada ne oynadığını bilmeyen bordo-mavili oyuncuların bu oyun anlayışıyla gol bulması mucizeydi! E, penaltıyı da atamazsan, doğal olarak iyi oynayan ve de atan kazanacak. A.Alanyaspor’un hak ederek kazandığı gibi...