Ulusal güvenlikte dört temel hedef

Aydın Hasan - Türkiye; son yıllarda “Kırmız Kitap” olarak da adlandırılan Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi’nde yaptığı güncellemeler ile ulusal güvenlik politikalarında terör ve askeri konuların yanı sıra iktisadi, toplumsal ve uluslararası nitelikteki siyasi gelişmelere dayalı tehditleri de ön plana aldı.

Milli Güvenlik Kurulu’nun 2021 yılının son toplantısı, perşembe günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında yapıldı. MGK; Cumhurbaşkanının başkanlığında, Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Adalet, Milli Savunma, İçişleri, Dışişleri Bakanları, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlarından oluşuyor. İlgili bakanlar ile bürokratlar ise toplantıya, toplantının gündemine göre çağrılabiliyor. Jandarma Genel Komutanı, MİT Müsteşarı ve İletişim Başkanı gibi bazı bürokratlar ise üye olmamalarına rağmen genelde toplantıların büyük bölümüne davet ediliyor. Toplantıdaki oylamalara ise sadece kurul üyeleri katılıyor.

Önceki gün yapılan MGK toplantısına, kurul üyesi olmamasına rağmen Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da, özel çağrı üzerine katıldı. Toplantının birinci gündem maddesini terörle mücadele, ikinci gündem maddesini ise ekonomik gelişmeler oluşturdu. Toplantıda ekonomi politikaları uluslararası gelişmelerle bağlantılı olarak ele alınarak değerlendirildi.

Ekonomik güç düzeni

MGK’da ulusal güvenliğe yönelik tehditler, genellikle “Kırmızı Kitap” olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi’ne (MGSB) dayalı olarak ele alınıyor. MGSB de, 2017 yılında yapılan güncelleme ile paralel yapılanma (FETÖ terör örgütü) ulusal güvenliğe yönelik tehdit listesi içine alınmıştı. Tehdit değerlendirmeleri içine; haberleşme güvenliği, sosyal medya kaynaklı kışkırtma, bilgi teknolojileri güvenliği, sermaye ve fon güvenliği gibi konular da eklenmişti. 30 Eylül 2019 tarihinde yapılan MGK toplantısında; Türkiye’nin içinde bölgesinde ve dünyada gelen gelişmelerin milli güvenliğe yönelik tesirlerinin değerlendirilmesi suretiyle hazırlanan Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi görüşülerek uygun bulundu.

22 Temmuz 2020 tarihinde yapılan MGK toplantısının ardından yayımlanan bildiride ise “Dünyadaki siyasi ve ekonomik güç düzeninin yeniden yapılanma sürecine girdiğinin altı çizilerek, bu çerçevede Türkiye’nin her alanda güçlü bir hazırlık yapmak için gereken mekanizmaları oluşturmasının önemi üzerinde durulmuştur” ifadesine yer verildi.

30 Mart 2021 tarihindeki MGK toplantısının ardından yayımlanan bildiride, “Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılı olan 2023’te Türkiye’nin iktisadi, içtimai, siyasi ve askerî güvenliğini en üst seviyeye çıkarma millî hedefi doğrultusunda yapılan çalışmaların süratle neticelendirilmesi için tüm imkânların seferber edilmesi kararlılığının altı çizilmiştir” vurgusu yapıldı.

Önceki gün yapılan MGK toplantısının bildirisinde ise “Türkiye’nin inşa ettiği sağlam altyapı üzerinde, hedeflerine uygun şekilde yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı ekonomi politikalarını hayata geçirme sürecinde karşılaştığı ve karşılaşabileceği sınamalar ile tehditler değerlendirilmiş, Cumhuriyetimizin 100. yılına her alanda olduğu gibi iktisadi olarak da güçlü şekilde ulaşma kararlılığı teyit edilmiştir” denildi.