Ülkemize laf söylemelerine müsaade etmeyin

Başbakan Binali Yıldırım, lisansüstü eğitim için devlet bursuyla yurt dışına gidecek öğrencilere FETÖ’cüler, bölücüler ve diğer memleket düşmanlarıyla mücadele etmeleri talimatı verdi.

Yıldırım, dün Milli Eğitim Bakanlığı’nın düzenlediği 2017 Yurt Dışına Lisansüstü Öğrenim Görmek Üzere Gönderilecek Adayları Seçme ve Yerleştirme (YLSY) Bursiyerleri Yurt Dışı Eğitime Hazırlık ve Uyum Programı’na katıldı. 824 öğrencinin yurt dışına gönderilmesine ilişkin programda konuşan Yıldırım, gençlerin yurt dışına eğitim için gönderilmesinin Atatürk’ün talimatıyla başladığını hatırlattı. Yurt dışında eğitim görüp, başarılı olarak dönmüş bazı isimleri sıralayan Yıldırım, “Bu program Türkiye’nin geleceği” dedi. Yıldırım şunları kaydetti:

DEĞERİNİZ ÇOK BÜYÜK: Şu anda Amerika’dan Çin’e 49 farklı ülkede 3 binin üzerinde öğrencimiz var. Döndüğünüzde elde ettiğiniz birikimi, tecrübeyi memleketimize ve insanlığa faydalı şekilde değerlendireceğinize zerre kadar şüphem yok. Bunun için her birinizin değeri bizim nezdimizde çok büyük, çok önemli.

12 KATTAN FAZLA ARTIŞ: Eğitime her yıl artan oranda bütçe ayırıyoruz. 2018 bütçesinde eğitim en büyük payı aldı, 134 milyar lira. Peki 2002’de ne kadardı? 11 milyar lira. Bu 16 yılda 12 kat fazla artışı ifade ediyor.

TUTUCU OLMANIN ANLAMI YOK: 40’ından sonra öğrencilik yapmış biriyim. Yurt dışında öğrenciliğin ne anlama geldiğini biliyorum. Ülkemize kabul edeceğimiz her öğrenci, bizim bir büyükelçimizdir. Büyük bütçeler harcayarak bunu sağlayamazsınız. Kabul edeceğiniz her öğrenci, size bu imkanı sağlayacaktır. Üniversitelerimize en az kontenjanımızın yüzde 5’i kadar yabancı öğrencinin gelmesini sağlamamız lazım. Gelecek burada harcama yapacak, üniversiteye kaynak aktaracak, bir kısmını da burslu yapacağız. Tutucu olmanın bir anlamı yok. ‘Tıp, diş, eczacılık, hukuk dışında üniversitelerde yabancı kısıtlaması yok’ diyor YÖK Başkanı. Ama önemli olan bunu tanıtmamız.

DÖNMEZSENİZ KÜLAHLARI DEĞİŞİRİZ: Yurt dışı eğitime verilen imkânlar iyi. Sonra buralar rahat deyip dönmeyeyim falan demeyin. Böyle olursa külahları değişiriz. Hedefinizden, ülke sevdanızdan eksilme olmasın dönüp bildiğinizi gelecek kuşaklara aktaracaksınız. Bunu hepinizin yapacağından yüzde yüz eminim. Sizleri yurt dışına gönderiyoruz. Sizler de eğitiminizi tamamladıktan sonra Türkiye’miz için hizmet ateşi ile yanan alevler olarak geri döneceksiniz, inancım tamdır. Akıl teri alın terinin önüne geçti. Bilgi üretimi önemli. Geçen yıl bu programın bütçesi 278 milyon liraydı. Bu yıl 2018 bütçesi 387 milyon liranın üzerindedir.

ÜLKENİZE LAF SÖYLETMEYİN: İnancımıza, manevi değerlerimize yönelik saldırılar karşısında her zaman sağlam durun. Orada FETÖ’cülerle, bölücülerle, memleket düşmanı bir takım güruhlarla da karşılaşacaksınız. Sizlere güveniyoruz, onlara hak ettiği cevabı, muameleyi mutlaka yapacaksınız. Şartlarınız ne olursa olsun gençler, ülkemize kimsenin laf söylemesine müsaade etmeyin. Bu hepimizin bir vatansever olarak, bayrağını seven olarak her bir ferdin özellikle siz gençlerin görevidir. Sizden aynı zamanda dünyanın birçok ülkesine dağılmış bir diaspora, bir elçimiz gibi görev yapmanızı da özellikle bekliyoruz.

TARİHİYLE KAVGA ETMEYEN: Türk aydını ne yazık ki uzun yıllar kendi ülkesine, tarihine ve değerine yabancılaşmıştır ama ülkemizin siyasi iktidarıyla eş zamanlı olarak bilgi üretimi ve küresel üretim alışkanlıkları da değişmiştir. Artık ‘önce Türkiye’ diyen bir akademik kadromuz mevcuttur. Artık yabancılaşmayan, kendini inkâr etmeyen, tarihiyle kavga etmeyen aydınlarımız var.

‘Gaza gelmeyin’

Önceki gün Akkuyu Nükleer Santrali’nin temelinin atıldığını hatırlatan Yıldırım, İsveç’te öğrencilik yıllarındaki bir anısını paylaştı. Yıldırım, 1990-1991’de İsveç’te “Nükleer santraller kapansın” kampanyası yapıldığını, ülkenin o dönemde elektriğinin yaklaşık yüzde 70’inin nükleerden sağlandığını belirtti. Dönemin Başbakanı’nın nükleeri kapatacağını, ancak 10 yıl boyunca idare lambası yakılması alternatifini getirdiğini anlatan Yıldırım, bunun üzerine herkesin kampanyadan vazgeçtiğini ifade etti. Yıldırım, “O gün bugün ses, soluk yok. Ne oldu? Tehlike bir anda yok oldu gitti. Onun için gaza gelmeye lüzum yok, her şeyin tedbiri var. Teknoloji gelişti, tedbirler gelişti” dedi.

Sabahçı-öğlenci dönemi kapanıyor

Son 16 yılda okullaşmadan, fiziksel imkan ve kabiliyete, öğretim müfredatından öğretmen akademisyen sayısına kadar her alanda baş döndürücü gelişmeler yaşadık. Örneğin, ilköğretimde okullaşma oranı yüzde 100 oldu. Ortaöğretimde yüzde 83, yükseköğretimde yüzde 43 seviyesine ulaşmışız. Neredeyse liseden mezun iki öğrenciden birisi üniversiteye geçebiliyor. Burada güzel bir gelişme var. Üniversitelerimizde kız öğrencilerin sayısı, erkeklerden fazla. Başarı kızlarda daha yüksek, bundan da gurur duyuyoruz... Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 24’e geldi. 2019-2020 eğitim-öğretim yılından itibaren, Türkiye’nin her tarafında tekli eğitime geçeceğiz. Sabahçı öğlenci dönemi kapanıyor. Büyük bir dönüşümdür.

DÜNYADA İKİNCİYİZ: 2002’de 76 üniversitemiz vardı, bugün 186 üniversite var. Yakında 10 üniversite daha geliyor. Dünyada üniversiteye erişimde ikinci sıradayız. Bu son 15 yılda oldu. YÖK Başkanı’nın yalancısıyım birinci Yunanistan. İkinci Türkiye. Yunanistan’ı saymayın, bir vilayetimiz kadar. Neyse komşumuz yine de idare edeceğiz. Rahat durduğu müddetçe diyecek bir şey yok... Üniversitelerimizin sayısıyla gurur duyuyoruz.