23.05.2022 - 20:35 | Son Güncellenme:
DHA
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması şöyle; Bizim NATO'nun genişlemesi konusundaki yaklaşımımız bağnazlıktan ya da düşmanlıktan değil, terörle mücadelemizdeki ilkeli tutumumuzdan kaynaklanıyor. Muhataplarımızın tamamına, Türkiye'nin NATO'nun genişlemesindeki yaklaşımını terörle mücadele ve müttefiklik vurgusuyla açıkladık. Bu yanlışı Türkiye, Yunanistan ve Fransa'nın NATO'dan çıkışı döneminde Türkiye o zaman onlara destek vermişti. Ve ne oldu? Şu anda Yunanistan bizimle nasıl uyum içinde? FETÖ'nün Avrupa'ya gidiş güzergahı şu anda Yunanistan değil mi? İçindeki terör örgütlerini besleyen o değil mi? Hepsinden önemlisi şu anda 10'a yakın üs var Yunanistan'da ve bu üslerle acaba Yunanistan kimi tehdit ediyor veya bu üsler Yunanistan'da niye kuruluyor? Şu anda Avrupa Birliği ülkelerine 400 milyar Avro borcu olan bir Yunanistan var. Kendisiyle görüştük. Görüşmede aramıza üçüncü ülkeleri sokmayalım diye mutabık kaldık. Buna rağmen geçen hafta bir Amerika seyahati oldu ve senatoda Türkiye'nin aleyhine ne gerekiyorsa bu konuşmaları yaptığı gibi 'F-16'ları sakın ha Türkiye'ye vermeyin' demek suretiyle Amerika'ya bu şekilde telkinlerde bulundu. Biz bu yıl stratejik konsey toplantısı yapacaktık. Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Kendisiyle böyle bir görüşme yapmayı asla kabul etmiyorum. Çünkü biz sözünde duracak şahsiyetli, onurlu siyasetçilerle yola gideriz. Bundan sonrasını Miçotakis kendisi düşünsün. Kimlerle görüşecekse, kimlerle nerede nasıl üstler kurduracaksa buyursun kurdursun. Biz bize, kendimize yeteriz. F-16'lar konusunda Amerika herhalde Miçotakis'in ağzına bakarak kararını vermeyecektir.
'OLMAZ BÖYLE BİR BARIŞ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliklerine ilişkin, her iki ülkeye de Türkiye karşıtı tutumlarının kabul edilemez olduğunu söylediklerini anımsatarak şöyle konuştu:
"Stockholm sokaklarında PKK/YPG, DHKP-C terör örgütü liderlerinin posterleriyle yürüyüş yaptılar birkaç gün önce. Sayın Andersson bak bana neler söyledin. Ama buyur, Stockholm caddelerinde teröristler yürüyorlar ve senin polisin de onları koruma altına alıyor. Sadece orası mı? Almanya'da da aynı yürüyüşler olmuyor mu? Bakıyorsunuz orada bizim vatandaşlarımız bir şey yaptığında Alman polisi bastırıyor yere, dizini üstüne koyuyor. Hatta 16 yaşında gencimize yaptılar bunu. Olmaz böyle bir barış. Siz ancak terör örgütleriyle kol kola yürüyorsunuz. Ancak bunu başarıyorsunuz. Biz adımlarımızı nasıl atacağımızı biliyoruz. Türkiye için tehdit oluşturan, terör örgütlerine her türlü desteği vererek teröristleri koruyup kollayanlar, geçmişten beri bize karşı sergiledikleri ciddiyetsiz ve kibirli tavırlarından vazgeçmeliler. Somut uygulamalarıyla bu değişimi gördüğümüzde üzerimize düşeni yerine getireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın."