03.12.2022 - 13:53 | Son Güncellenme:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şanlıurfa Abide Kavşağı'nda, Şanlıurfa Kuzeybatı Çevre Yolu, Abide Kavşağı İlave Köprü Viranşehir Pompaj Sulaması 1. ve 2. Kademe ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış töreninde dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle; Yaklaşık 3,5 yıllık aranın ardından bir kez daha sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Urfa'yı özlemişiz. Görüyorum ki Urfa da bizi özlemiş. NE diyor Urfa'nın yetiştirdiği büyük sanatçımız İbrahim Tatlıses? "Seni gördüğüm zaman dilim neden tutulur, seni gördüğüm zaman güller elimde kurur. Susma gönlüm sen söyle, haydi gönlüm sen söyle. Aşkımı sevgiliye, derdimi sevgiliye…" Biz bugün derdimizi size söylemeye, sevincimizi sizinle paylaşmaya geldik.
Urfalı kardeşlerimin gönüllerinin hep bizimle birlikte olduğunu biliyoruz. Biz de Urfa'yı ve Urfalıları Allah için seviyoruz. Burası peygamberler şehridir. Burası, mayası kardeşlikle yoğurulmuş bir coğrafyanın en güzide şehridir. Burası, Türklerin, Kürtlerin, Arapların asırlardır kardeşçe yaşadığı bir medeniyet şehridir. 1000 yıllık bu birlikteliği hep beraber dünyanın en güzel kültürel zenginliklerinden birine çevirdik.
Bölgemizde yaşanan istikrarsızlıkları, kavgaları, kargaşaları ve bunların yol açtığı felaketleri, acıları, zulümleri görüyorsunuz. Siz zayıf olursanız, dışarıdan karışanınız da, karıştıranınız da çok olur. Bugün binlerce kilometre öteden gelip kendi güvenlik ve refahları için bu bölgede bayrak gösterenleri, felaket vekalet savaşı yürütenleri görüyorsunuz. Üstelik bunu yapanlar aynı zamanda Türkiye'nin kendi sınırlarını, kendi vatandaşlarının hayatını güvenlik altına almasına da karşı çıkıyor. Çünkü, bunların derdi ne bu coğrafyadaki Kürt'tür, ne bu coğrafyadaki Arap'tır, ne bu coğrafyadaki Türk'tür. Ne bu kadim coğrafyanın asli halkları olan diğer kesimlerdir. Bunların tek derdi kendi siyasi ve ekonomik çıkarlarıdır.
"TÜRKİYE ARTIK KARARLARINI KENDİ İRADESİYLE VERMEKTE"
İşte görüyorsunuz sınırlarımız ötesinde besleyip büyüttükleri terör örgütü bulduğu her fırsatta ülkemize saldırıyor. Çocuk, kadın demeden vatandaşlarımızı katlediyor. Ülkemizin yaklaşık 40 yılına mal olan terörle mücadele döneminde yitirdiğimiz on binlerce canın, yaşadığımız ekonomik ve sosyal kayıpların hesabı geçmişte sorulmadığı için bugün aynı cüretle karşımıza çıkıyorlar. Ama hamdolsun artık Türkiye, eski Türkiye değil. Artık Türkiye, eline vur ekmeğini al, başına vur diz çöktür uysallığıyla teslim alınmış eksi Türkiye değildir. Bugün kendi siyasi, ekonomik, askeri vizyonlarını kendi belirleyen, demokrasi ve kalkınma atılımlarını kendi iradesiyle hayata geçiren, bölgesinde ve dünyada söz sahibi olan bir Türkiye var. Geçtiğimiz 20 yılda asırlık eser ve hizmetlerle kayıplarını telafi eden, altyapısını kuran, özgüvenini kazanan Türkiye, artık kararlarını kendi iradesiyle vermekte, atılımlarını kendi gücüyle gerçekleştirmektedir. Dünyanın salgından savaşa kadar pek çok krizin pençesinde kıvrandığı bir dönemde biz sadece altyapımızın gücünü ispat etmekle kalmadık, aynı zamanda Türkiye Yüzyılını inşa etme kabiliyetimizi de dost düşman herkese kabul ettirdik.
Ülkemizin üretimden diplomasiye her alanda sahip olduğu potansiyeli en üst seviyede hayata geçiriyoruz. Daha önce hedeflerimize dudak bükerek bakanlar artık doğruya doğru diyerek bu tabloyu kabullenmek mecburiyetinde kalıyor. İnşallah 2023'te Türkiye'yi küresel ligin zirvesine çıkararak yeni bir dönemin kapılarını aralayacağız.
"BU BİR REKOR"
Az önce resmi rakamı aldım. Şu anda bu alanda 110 bin kişi var. Bu bir rekor. İşte bu Türkiye'nin en önemli lokomotiflerinden biri de Şanlıurfa. Nemrut'u kendi ateşinde boğan, Hazreti İbrahim'ini sabrın zaferinin sembolü Hazreti Eyüp'ün, dünyanın en büyük sulama projesi GAP'ın şehri Şanlıurfa, inşallah Türkiye Yüzyılının da yıldızı olacaktır. Ülkemizin yaş ortalaması en genç şehri olan Şanlıurfa, geçmişimizin şanlı temsilcisi, geleceğimizin teminatı, gönüllerimizdeki yerini giderek daha da güçlendiriyor.
"BİN YIL ÖNCEKİ HESAPLAŞMAYI TEKRARLAMAK İSTEYENLERİ GÖRÜYORUZ"
Dünya, geçen asırda yaşadığı iki cihan harbinden sonraki en sıkıntılı dönemine girdi. Bilindiği gibi 1920'de Fransızlar bu bölgeye girdiğinde işgal generali, doğruca gittiği kabrine hitaben, "Selahattin, Haçlı Seferi bitti ama biz döndük." demişti. Haçlı artıklarına o dönemde şanlı direnişinizle hak ettikleri cevabı sizler vermiştiniz. Bugün de maşaları vasıtasıyla bin yıl önceki hesaplaşmayı tekrarlamak isteyenleri görüyoruz. Şimdi de bu ruhunu satılığa çıkarmış alçaklar en güzel cevabı, sergilediğiniz şu birlikle, beraberlikle, cesaretinizle, metanetinizle, fedakarlığınızla, yine sizlerden alıyor ve alacak. Bölgemizdeki her gelişmeye Urfa'daki kardeşlik ikliminden aldığımız ilhamla bakıyoruz.
"BİZ ENSARI DA BİLİYİZ, MUHACİRİ DE BİLİRİZ"
Türkiye olarak Bosna'daki, Karabağ'daki, Libya'daki, daha birçok yerdeki kardeşlerimize hangi duyguyla sahip çıkıyorsak, Suriye'deki kardeşlerimize de aynı hissiyatla sahip çıkıyoruz. Şimdi dört şey söylüyorum. Bir, ekonomi, iki diplomasi, üç terörle mücadele, dört terörle mücadelenin yanında hep birlikte Allah'ın izniyle hiç taviz vermeden inşallah bu topraklardaki mülteci kardeşlerimize gönüllerimizi açmak. Biz gönüllerimizi açtık. Bizde ayrım yok. Biz, ensarı da biliriz, muhaciri de biliriz. Bundan tavizimiz yok. Bay Kemal bilmeyebilir. Ama biz biliriz. Onun öyle bir derdi yok. O ne ensardan anlar ne muhacirden anlar. Benim peygamberim muhacirdi. Medine'ye, Mekke'den bir muhacir olarak gitti. Şimdi de onun ümmeti olarak bizler de muhacirler olarak gelenleri, ensar olarak kucağımızı açmayı biliriz.
Hiçbir dönemde mazlumun kimliğine bakmadık, bugün de bakmıyoruz. Suriye'deki Kürt de bizim kardeşimiz, Arap da bizim kardeşimiz, Türkmen de bizim kardeşimiz.
Hepsinin hakkını, hukukunu, onurunu, geleceğini korumak hem insani hem tarihi olarak boynumuzun borcudur. Tabii bunu yaparken önce kendi vatandaşlarımızı, kendi şehirlerimizi güçlü tutmamız gerektiğini biliyoruz. Bu anlayışla 20 yıldır ülkemizi 81 vilayet ve 85 milyon vatandaşıyla huzur ve güven içinde geliştirecek, kalkındıracak, refahını artıracak çalışmalar yürüttük. Eser ve hizmet siyasetimizden her şehrimiz gibi Şanlıurfa'mız da payına düşeni almıştır.
20 YILDA ŞANLIURFA'YA 70 MİLYAR LİRALIK YATIRIM
Şanlıurfa'nın son 20 yılda her talebine, her beklentisine 'başım gözüm üstüne' diyerek toplam yaptığımız yatırım 70 milyar lira. Eğitimde 13 bin 587 adet yeni derslik inşa ettik. Üniversitemizi yaptığımız yatırımlarla büyüttük. Gençlik ve sporda yükseköğrenim yurt yatak kapasitemizi 4 bin 778'e çıkardık. Biri 30 bin seyirci kapasiteli stadyum olmak üzere şehrimize toplam 70 adet spor tesisi inşa ettik. Sosyal yardımlarda Şanlıurfalı ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza yaklaşık 19 milyar lira tutarında kaynak aktardık. Sağlıkta toplamda 1970 yataklı 17 hastaneden oluşan 125 sağlık tesisini tamamlayarak hizmete açtık. 1700 yataklı şehir hastanemizin inşası da sürüyor. Çevre ve şehircilikte 13 bin 949 konut, 1095 tarım köy evi, 700 dükkan, camiler ve sosyal kültürel tesisler yaptık. Halen 2702 konutun inşasına da devam ediyoruz.
ŞANLIURFA'NIN KONUT İHTİYACI
Genç nüfusu sebebiyle Şanlıurfa'nın konut ihtiyacı diğer şehirlerimize göre daha hızlı artmaktadır. Bunun için yeni projelerimizle Şanlıurfa'ya daha yüksek kontenjan ayırıyoruz. İlk Evim Projesi kapsamında 7350 konut daha inşa edeceğimiz, 40 bin altyapısı hazır müstakil ve müşterek arsa vereceğimiz şehrimize, İlk İşyerim Kampanyasıyla da 500 yeni iş yeri yapacağız. Karaköprü Millet Bahçemizi hizmete açtık. Eyyübiye Millet Bahçemizi bugün açıyoruz. Viranşehir ve Haliliye millet bahçelerinin yapımında sona geldik.
Ulaştırmada 29 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu 604 kilometreye çıkardık. Şanlıurfa-Akçakale ve Şanlıurfa-Hilvan yollarındaki eksikleri de seneye tamamlıyoruz. Atatürk Barajı üzerinde kurduğumuz ve ülkemizin sembol eserleri arasına giren Nissibi Köprüsü, Şanlıurfa'ya da hizmet etmektedir. Keban Baraj Gölü'ndeki yolcu ve araç taşımacılığı için 2 feribot yapıp faaliyete geçirdik. Ülkemizi ağ gibi saracak hızlı tren projelerimizin duraklarından biri de Şanlıurfa'dır.
Bütün bunlarla beraber, tarım ve ormanda son 20 yılda 5 baraj, 4 gölet, 3 içme suyu tesisi, 39 sulama tesisi, 33 arazi toplulaştırma projesi, 21 taşkın koruma tesisi ve 1 hidroelektrik tesisi inşa ettik. Hizmete verdiğimiz sulama projeleriyle şehrimizde yaklaşık attığımız bu adımlarla inşallah diğer yatırımlarımızı da devam ettiriyoruz. 3,2 milyon dekar zirai araziyi sulamaya açarak çiftçilerimize 9,6 milyar liralık zirai gelir artışı sağladık. Birecik'teki Karakız ve Mezra Barajı ile Siverek'teki Dilekli ve Ericek göletlerinin yapımları devam ediyor. Yine inşası süren 11 tesisle 348 bin dekar araziyi daha sulayacağız.
GAP Projesi'nin eksiklerini tamamlayana kadar bize durmak, dinlenmek yoktur. Şanlıurfalı çiftçilerimize bugüne kadar toplam 16,5 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Ülkemizin en büyük üçüncü tarım arazisine sahip Şanlıurfa, yaptığımız yatırımlarla bitkisel üretimini yüzde 50'ye yakın seviyede, sera üretimini 8 kat yükseltmiş, hayvan varlığını da yüzde 60'tan fazla artırmıştır.
2 İLÇEYE DAHA DOĞAL GAZ
Gözbebeğimiz Urfa'mızı sadece ülkemizin değil dünyanın önde gelen gastronomi merkezlerinden biri haline getirmek için pek çok projeyi hayata geçirdik, geçiriyoruz. Sanayi ve teknolojide 4 yeni organize sanayi bölgesi, bir teknokent, bir araştırma geliştirme merkezi kurduk. İşverenlerimize toplam 3,5 milyar lira tutarında prim teşviki sağladık. Enerjide şehrimizin merkeziyle birlikte 7 ilçesindeki vatandaşlarımızı doğal gaza kavuşturduk. Ceylanpınar ve Akçakale'ye doğal gaz arzına bugün başlıyoruz. Harran ve Halfeti'ye de inşallah bu ay içinde doğal gaz vereceğiz.
"ÖZEL OLARAK TEŞVİK EDİYORUZ"
Yaptığımız yatırımlar ve sağladığımız teşvikler sayesinde Şanlıurfa ekonomisini getirdiğimiz yeri önemli görüyor ama yeterli bulmuyoruz. Tarım, turizm, tekstil ve teknoloji alanlarında şehrimizin kalkınmasına destek olmak için istihdam garantili eğitim programlarına hız verdik. Özellikle yazılım, veri, mobil uygulamalara dayalı alanlara gençlerimizin gösterdiği ilgiden memnuniyet duyuyoruz. Şanlıurfa'daki çiftçilerimizin en önemli sıkıntılarından birinin de elektrik olduğunu biliyoruz. Bunun için şehrimizdeki güneş enerjisi sistemleri yatırımlarını özel olarak teşvik ediyoruz. Geçtiğimiz haziran ayından itibaren 20 hektar üzeri arazisi olan çiftçilerimize, sulama amaçlı sabit güneş enerjisi santrali kurma izni vermeye başladık. Bu santraller, arazinin su ihtiyacının bir buçuk katına kadar yapılabiliyor. Ayrıca 20 hektardan küçük alanlarda da gerektiğinde katlanıp kaldırılacak şekilde, izin alınmadan güneş enerjisi santrali tesis edilebiliyor.
Halen tarımsal üretim, buna yönelik güneş enerjisi yatırımlarına 7,5 milyon liraya kadar çok uygun şartlarda hazine destekli kredi sağlıyoruz. Şimdiye kadar bu kapsamda 229 milyon liralık kredi kullanıldı. Bu kredilerin şartları ve vadeleri daha da iyileştirilebilir. Yeter ki siz kendi enerjinizi üretin, bu enerjiyle daha çok ürün elde edin, kendinize, ailenize ve ülkemize daha çok katkıda bulunun. Biz her türlü kolaylığı sağlarız.
"FAİZ MALİYETİNİN TAMAMINI HAZİNEN ÜSTLENDİĞİ KREDİ İMKANI GETİRDİK"
Aynı şekilde organize sanayi bölgelerindeki güneş enerjisi yatırımlarının teşviki için de yüzde 25'lik parsel sınırlamasını kaldırdık. Sulama kooperatiflerinin elektrik borçlarını ödeyebilmeleri için faiz maliyetin tamamını hazinenin üstlendiği kredi imkanı getirdik. Urfa'nın da içinde yer aldığı 6 ilimizdeki tarımsal sulama amaçlı elektrik tüketimine son 4 yılda 3,3 milyar liranın üzerinde destek verdik. Destek oranını yüzde 35'ten yüzde 45'e, bu uygulamadan Şanlıurfa'mızda 47 binin üzerinde çiftçimiz, 737 milyon lira kazançla yararlandı. Basınçlı sulamadaki elektrik destek oranını da yüzde 25'ten yüzde 35'e çıkararak bundan 88 bine yakın çiftçimizin yaklaşık 2 milyar lira istifade etmesini sağladık. Bununla kalmadık elektrikteki KDV'yi yüzde 18'den yüzde 8'e indirerek ülke genelinde vatandaşlarımızın 3 milyar lira daha az fatura ödemesini temin ettik.
Çiftçilerimizin kullandığı elektriği de tıpkı hanelerdeki tüketim gibi maliyetinin yaklaşık yarısına abonelere vermek için devletimiz yılda 15 milyar liralık yükü omzuna alıyor. Ayrıca elektrik faturalarının ödemesini aylık yerine hasat döneminde yapma imkanı getirdik. Eski dönemlere ilişkin elektrik borçları için de 5 yıla varan vadeyle ve faizsiz şekilde Ziraat Bankası'ndan kredi kullanılabiliyor.
"ÇİFTÇİLERE İLAVE YÜZDE 25'E KADAR İNDİRİM YAPACAK"
Dağıtım ve tedarik şirketleri borçlarını bu şekilde kapatmak isteyen çiftçilere ilave yüzde 25'e kadar indirim yapacak. Şehrimizin ihtiyacı karşılamakta zorlanan elektrik altyapısının geliştirilmesi için önümüzdeki yılın bütçesinde yaklaşık 2 milyar lira kaynak ayırdık. Şimdi yeni bir müjdeyi daha sizlerle paylaşmak istiyorum. Bereketli hilalin merkezi Şanlıurfa'nın verimine verim katmak için şehrimizde bir yenilenebilir enerji endüstri bölgesi kuruyoruz. Kendi elektriğini üretmek isteyen çiftçilerimiz, bu endüstri bölgesinden ihtiyaçlarını hem kolayca hem de ekonomik olarak karşılayabilecektir. Amacımız istihdama da önemli katkısı olacak bu projeyle Şanlıurfa'yı ülkemizin en büyük yenilenebilir enerji merkezlerinden biri haline getirmektir.
Sık sık elektrik konusunda yaşanan tartışmalarla gündeme gelen bu şehrimizi, artık kaçak göçek işlerine gerek kalmadan elektrik üretimindeki gücüyle öne çıkaracağız. Yenilenebilir enerji endüstri bölgemizin şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Bugün Şanlıurfa'ya hem sizlerle hasret gidermek hem dertleşmek, herhangi bir ihmale fırsat vermeden görüşmek için geldik. Görüyorum ki bu büyük coşkunuzla zaten Şanlıurfa, bu meydanda kendini ispat etti. Büyükşehir belediyemiz yaklaşık 1 milyar liraya yakın bütçeyle yatırımlar gerçekleştirdi. Abide ve Karakoyun köprülü kavşaklarını inşa etti ve bugün açılışını yapıyoruz. Yaptığı bir milyon 860 bin metrekare beton parkeyle 156 kilometre beton yolla kurduğu asfalt şantiyesiyle büyükşehir belediyemiz gerçekten kendisini en güzel şekilde ispat etti.
KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMALARI
Yaptığı restorasyonlar, bakım ve onarım işleriyle ecdat yadigarı eserlere sahip çıktı. Kentsel dönüşüm çalışmaları için 1 milyar liraya yakın kamulaştırma gerçekleştirdi. Parklar, çevre düzenlemeleri, sosyal tesislerle hizmet kalitesini yükseltti. Mezbahadan hayvan borsasına, halk ekmekten seralara kadar pek çok alanda kurduğu fabrikalarla üreticilere destek verdi.
Göç İdare'mizin kurduğu 6 geri gönderme merkezini çeşitli kurumların hizmet binalarını, olimpik yüzme havuzu ve kuzeybatı çevreyolu gibi pek çok yatırımın açılışını da bugün buradan yapıyoruz. Tüm bu eser ve hizmetlerin şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu yatırımları Şanlıurfa'ya kazandıran Bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, belediyelerimizi, özel sektörümüzü tebrik ediyorum.
Şanlıurfa'ya, sizlerle muhabbete doyum olmuyor ama sizleri yorduğumu da farkındayım. Sözlerimi bitirmeden önce burada sizlerin huzurunda bazı önemli mesajları da ifade etmek istiyorum. Bu mesajlarım Türkiye'nin geleceği üzerine siyasi, ekonomik, askeri hesap yapan, içerideki ve dışarıdaki herkesedir. Küresel krizler sebebiyle yaşanan olumsuzluklar sakın sizleri ümitsizliğe sevk etmesin.
"KİMSE BOŞ HAYALE KAPILMASIN"
Mesajlarımızı net şekilde verelim, kimse boş hayale kapılmasın, yanlış hesap yapmasın. Siz Bay Kemal'e falan bakmayın, onun yanındakilere falan bakmayın. Şimdi mesajlarımız tek tek verelim.
Biz 20 yıllık eserlerimizle konuşuyoruz. Hizmetlerimizle konuşuyoruz. Peki Bay Kemal ve yandaşları neyle konuşuyor? Onlar musluk açıyorlar, musluk kapatıyorlar ama biz işte biraz sonra göreceksiniz eserlerimizle ortadayız. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılını kucaklayarak vizyonumuzla milletimizin huzuruna çıkıyoruz ve milletimize asla yalanla değil, hakikatle konuşuyoruz.