26.03.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, savaşın sona ermesi için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşme yapacağını açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Olağanüstü Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi için gittiği Brüksel'den dönüş yolunda gazetecilerle yaptığı söyleşide özetle şunları söyledi:
DÖRT BAŞLIKTA MUTABAKAT: Savaşı sonlandırmak için başından itibaren büyük gayretler ortaya koyduk. Tabii bütün bunlar garantörlük, arabuluculuk görevini Türkiye'nin yapabileceğinin en güzel örneği oldu. Burada Rusya ile Ukrayna arasında müzakere edilen altı başlık var. Dört başlık üzerinde mutabakat varmış gibi bir durum söz konusu. Bunlardan biri NATO meselesiyle ilgili. NATO üyeliğinden çekilebileceğini Zelenskiy ifade etmeye başladı. Bir diğer konu Rusçanın resmi dil olarak kabul edilmesi. Zelenskiy bunu da kabul etti. Bir diğer konu silahsızlanma. Tabii Ukrayna bir devlet, yani silahsızlanmayı A'dan Z'ye kabul söz konusu değil ama bu konu da anlaşılamaz değil. Belli tavizlerin verilebileceğini Ukrayna tarafı ifade etti. Dördüncü konu, kolektif güvenlik dedikleri mesele, bu konuda da Ukrayna olumlu bir yaklaşım ortaya koydu.
PUTİN VE ZELENSKİY İLE GÖRÜŞECEĞİM: Ukrayna, Kırım ve Donbas konularında bu kadar rahat değil. Donbas meselesinde en sonda güzel bir adım attı, bana göre akıllı bir liderlik diyebiliriz ve "Bu konuda referanduma gitmem gerekir" dedi. Bu altı başlığın dördü için şu anda Ukrayna tarafından olabilir deniyor ama diğer ikisi hakkında olumlu bir yaklaşım söz konusu değil. Şimdi benim bugün (dün) Zelenskiy ile bir görüşmem olacak. Putin ile büyük ihtimalle yine hafta sonu veya hafta başı bir görüşmem olabilir. Bu görüşmelerde de bu NATO'daki görüşmelerin kendileriyle bir müzakeresini, değerlendirmesini yapıp, bundan sonraki sürece yönelik "Artık barış için atılacak adımın mimarı sen olmalısın" demeliyiz. "Buna bir onurlu çıkış yap" demek suretiyle bu işi tatlıya bağlamanın yolunu aramamız lazım.
F-16'LARDA SÜREÇ OLUMLU: F-16’larla ilgili olarak görüşmelerimizi Milli Savunma Bakanımız muhataplarıyla yürütüyor ve bu konuda şu an itibarıyla olumlu bir süreç devam ediyor. Uçakların modernizasyonuyla, yeni alımlarla ilgili olumlu yaklaşımlar var. Biden'ın bana "Ben kongreye bu konuyla ilgili olumlu yaklaşımımı sunacağım ve konunun da takipçisi olacağım" istikametinde ifadeleri oldu. Bu istikamette eğer noktalanırsa o zaman biz yeni alacağımız F-16'lar ve eldekilerin modernizasyonunu süratle bitirme fırsatını bulacağız.
MAYINLAR KENDİNİ KİLİTLİYOR: (Rusya'nın Karadeniz'de sürüklendiğini açıkladığını mayınlar) Mayınlar konusuna gelince, bunlar böyle başıboş durumda değil. Yani su yüzüne çıktığı anda bu mayınlar kendi kendini kilitliyor, adeta kendi kendini patlatıyor. A400m uçaklarıyla ilgili hem Ukrayna hem de Rusya ile temaslarımızı sürdürüyoruz. Bize her türlü teminatı veriyorlar. Diyorlar ki "Şu an itibarıyla bunu çekmeye kalkarsak, hava sahasında sıkıntılar var. Sağlıklı bir duruma girildiği anda bu uçakları sizlere göndereceğiz."
S-400 KONUSU KAPANMIŞTIR: (ABD'nin S400'lerin Ukrayna'ya verilmesini teklif ettiği iddiası) Bu konu bizim için kapanmıştır. Bunlar savunma noktasında bizim kendi malımızdır, bu bitmiştir. Bir diğer konu Wall Street Journal'ın yazdığına karşı İletişim Başkanımız gerekli cevabı bütün hassasiyetiyle zaten vermiştir. O cevap onlara yeter de artar bile. Bunların bütün işi ortalığı karıştırmak, "Buradan acaba Türkiye'ye nasıl bir darbe vururuz da onu sıkıntıya sokarız", böyle bir gayretin içindeler. Anında müdahale ederiz, sonuç alamazlar.
KAPIMIZ AÇIK: Sadece Amerikan şirketleri değil, dünyanın birçok markası, grubu Rusya'dan ayrılıyor. Bunlardan ülkemize gelenlere tabii ki kapımız açıktır, "buyursunlar, gelsinler" deriz.
SANAYİMİZİ SIFIRLAYAMAM: Yaptırımlar noktasında BM'nin belli çizgilerini değerlendiririz ama bütün bu adımları atarken bizim Rusya ile olan ilişkilerimizi bir kenara koymamız mümkün değil. Zira kullandığımız doğalgazın yaklaşık yarısını Rusya'dan alıyoruz. Akkuyu Nükleer Enerji Santralimizi Rusya ile yapıyoruz. Bunu da bir kenara koyamayız. Bunu Macron'a da söylediğimde "haklısın" diyor. Bu konudaki hassasiyetimizi korumak durumundayız. Birincisi ben halkımı karda kışta soğukta bırakamam. İkincisi sanayimizi tamamen sıfırlayamam, bunları korumak durumundayız. Üzerimize düşen her türlü görevi de yaparız, yapıyoruz. Ukraynalılar için 56 civarında insani yardım TIR'ını bölgeye gönderdik.
EUROSAM KARARI: (Macron'un "NATO'nun beyin ölümü gerçekleşti" sözü) Demek ki NATO'nun beyin ölümü gerçekleşmemiş. Bu talihsiz açıklamanın ardından da Macron şu anda NATO içerisinde en aktif rolü oynayan liderlerden biri durumunda. Türkiye-Fransa arasında attığımız bazı adımlar vardı. O adımları, Türkiye-Fransa ilişkilerini yeniden ele almak ve hatta Türkiye-Fransa-İtalya olarak üçlü attığımız adımları yeniden hayata geçirmek için çalışmalarımızı sürdürmeyi karar altına aldık.("STAMP-T füzesini mi kastediyorsunuz?" sorusu üzerine) Evet, Eurosam.
BİDEN İLE TELEFON DİPLOMASİSİ: Biden ile zirvede ayaküstü hal hatır sorduk. Önümüzdeki süreçte kendisiyle telefon diplomasisiyle bazı konuları ele alma fırsatımız olacak.
‘Zirve verimli ve başarılı geçti’
TÜRKİYE’NİN KRİTİK ROLÜ: Zirvemiz her açıdan verimli ve başarılı geçti. Bu kriz (Rusya-Ukrayna) iki hususu gözler önüne serdi. Birincisi Avrupa güvenliğinin temel taşı, temel yapısı NATO’dur. İkincisi, Türkiye bölgesel güvenliğin temini için vazgeçilmez bir müttefiktir.
İNSANLIĞA EN BÜYÜK HİZMET: Liderlerin büyük çoğunluğu tansiyonun düşürülmesinden yana. Çünkü ortada son devrin en büyük felaketi yaşanıyor. Binlerce çocuk, kadın, sivil maalesef öldürülüyor. Bütün bunları görüp de hâlâ ‘vurun gitsin’ demek mümkün değil. İşin maddi boyutu ayrı bir felaket. Bu gelişmeler karşısında en kısa yoldan burada ateşkes nasıl olur, bunun hesabı, gayreti içindeler.
‘Türkiye sıkıntı yaşamaz’
İSRAİL İLE YENİ SÜREÇ: İsrail Başbakanı Benet’in gelme durumu söz konusu. Onun gelişiyle birlikte Türkiye-İsrail ilişkilerinde yeni bir süreci başlatma durumumuz olabilir. Burada tabii daha çok Doğu Akdeniz ile ilgili birlikte neler yapabiliriz konusu var. İkili ilişkilerde birlikte atabileceğimiz en önemli adımlardan bir tanesi olarak, öyle zannediyorum ki burada yine doğal gaz konusu öne çıkabilir.
“BU DA NEREDEN ÇIKTI” DİYECEKSİNİZ: (“Türkiye enerji hub’ı (merkezi) olma hedefine yakın mı?” sorusu üzerine) İnşallah bu önümüze yeni kapılar açacak. Şu anda açıklamayacağım. İnşallah bu yaptığımız görüşmelerle birlikte önümüze enerjide çok daha farklı alanlar açılacak ve bunu duyduğunuzda ‘Bu da nereden çıktı’ diyeceksiniz. Bu görüşmelerden inşallah şöyle dört dörtlük bir sonuç çıkacak. İlk görüşmeleri yaptık, inşallah arkadaşlarımız da görüşmeleri devam ettirecekler, bu görüşmelerin devamında da biz bunun açıklamasını yapacağız.
GÜÇLÜ BİR ÜLKEYİZ: (Dünyadaki petrol ve gıda güvenliği tehlikesi) Her ülkede az veya çok sıkıntı var. Biz de kısmen bu tür sıkıntıları yaşıyoruz ama bütün tedbirlerimizi alıyoruz. Kırmızı ette mi sıkıntı var, ona göre adımlarımızı atıyoruz, süratle mekanizmalarımızı çalıştırıyoruz. Şeker yok dediler, bir de baktık ki birçok yerde stoklar, depolar dolu. Denetimlerle tepelerine binince hemen şekerler ortaya çıktı. Ayçiçek yağı dediler, onda da yine Azak Denizi’ndeki beş tane gemimiz geldi, böylece bir anda o iş çözülmüş oldu. Hububatta da benzer durumlar söz konusu oldu. Türkiye, bu sektörlerde Allah’ın izniyle sıkıntı yaşamaz. Türkiye bunları aşmaya muktedir, güçlü bir ülke.
‘Güvenilir bir ülkeyiz’
TURİZMDE MİLLİ PARA FORMÜLÜ: Böyle bir dönemde turizmde bir patlama veya ciddi yükseliş çok iddialı bir ifade olur. Gerek Rusya gerek Ukrayna gerek Polonya, bütün bölgelerle görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Başta Putin olmak üzere, onlar da “Teşvik edeceğiz ve Türkiye’ye vatandaşlarımızın gidişi noktasında herhangi bir engel koymayacağız” dediler. Polonya Cumhurbaşkanı Duda da “Vatandaşlarımıza Türkiye’ye turizm için gitmeleri noktasında tavsiyede bulunuyoruz” dedi. Türkiye olarak güvenilir bir ülke olmamız hasebiyle turist çekme noktasında inanıyorum ki çok ciddi sıkıntılar yaşamayacağız ve İngiltere’den de bundan sonraki süreçte daha fazla turist alma imkanını yakalayacağız. Almanya’dan da hakeza öyle. Şansölye Scholz ile iyi bir görüşmemiz oldu ve Almanya-Türkiye arasındaki diyaloglardan da bundan sonraki süreç için ümitliyim.
‘Zam yıl ortasında değerlendirilir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, asgari ücrette yıl içinde artış ihtimali ve emeklilerin bayram ikramiyesinde zam beklentisine ilişkin de şunları söyledi: “Şu anda daha üçüncü aydayız. Yıl ortasına geldiğimiz zaman Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanım önüme mevcut durumu getirir. Yapılacak görüşmeler neticesinde de yıl ortasında böyle bir değerlendirme gerektiğinde biz kesinlikle vatandaşımızdan, hele hele işçimizden böyle bir şeyi esirgemeyiz.”
‘İhtilaf olmayınca çalışmaları bitirdik’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim barajı konusunda da “Yüzde 7 baraj teklifimizi Sayın Devlet Bey aynen kabul edip gerekli ekibine talimat vermişti. Baraj konusunda da ihtilaf falan da olmayınca çalışmaları bitirdik. Meclis’te Anayasa Komisyonu’nda kabul edildi. Fazla zaman harcamadan süratle inşallah bu yeni yasayı çıkaracağız” dedi.