‘Ön yargıyı bırakıp kucaklaşma dönemi’

MEHTAP GÖKDEMİR Ankara - CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “helalleşme” açıklamasına ilişkin, “Genel Başkanımızın ifade etmeye çalıştığı şey, Türkiye’nin geçmişten gelen bütün önyargıları, bütün hataları geride bırakarak büyük bir kucaklaşma dönemine girmesi gerektiği” dedi. Parti Genel Merkezi’nde partiler arası oy geçişlerini, anketleri ve “helalleşme” konularını konuştuğumuz Açıkel’in değerlendirmeleri özetle şöyle:

CESUR ADIMLAR ATILDI: Türkiye çok renkli, siyasi ve kültürel olarak da çok çeşitli dinamiklere sahip bir ülke. Genel Başkanımızın ifade etmeye çalıştığı şey Türkiye’nin geçmişten gelen bütün önyargıları, bütün hataları geride bırakarak büyük bir kucaklaşma dönemine girmesi gerektiği. Genel Başkanımız büyük bir sabır, özenle toplumun tüm kesimleriyle bir araya geliyor. Genel Başkanımızla görüşen kesimler ‘Biz CHP’yi, CHP kadrolarını böyle bilmiyorduk. Bundan mutlu olduk’ ifadesini kullanıyor. Türkiye’de gerçekten bir demokrasi ittifakı kurulduysa toplumsal barışın yeniden inşa edilmesi için çok cesur adımlar atıldıysa, başörtüsü meselesinden tutun etnik önyargıların aşılmasına, yaşam tarzlarına ilişkin dışlayıcı ifadelerin geri bırakılmasına dönük olumlu adımlar atıldıysa bunlar da Sayın Kılıçdaroğlu’nun ve CHP kadrolarının samimi çabasının etkisi var. Helalleşmeyi böyle okumak lazım.

YENİDEN KURULUŞ, KURTULUŞ HİKAYESİ: Biz cumhuriyetimizin birinci yüzyılından eksiğiyle, hatasıyla dersler çıkararak fakat bu birikimleri daha da zenginleştirmek yolunda 1920-30’ların kalkınma hamlesini 1950-60’ların çok partili hayat deneyimlerini ve cumhuriyetimize yakışan bir devlet yönetimi, eğitim ve kırsal kalkınma hamlesini, kadın erkek eşitliğiyle birlikte İstanbul Sözleşmesi’yle birlikte daha ileri noktalara taşımak zorundayız. Helalleşmeyi hem kucaklaşma hem yeniden kuruluşun, kurumlarımızın yeniden inşasının hem de bu bozuk çarpık düzenden kurtuluşun hikayesi olarak düşünmek gerekiyor. Bu konuda Genel Başkanımız gerçekten dünya demokrasi tarihine, sosyal demokrasi tarihine girecek bir biçimde cumhuriyeti demokrasiyle ve kalkınmayla taçlandıracak bir büyük yürüyüşü başlatmış durumda.

MİLLET İTTİFAKI’NIN OY POTANSİYELİ: CHP’nin oylarının yüzde 27-28’leri; İYİ Parti’nin oylarının yüzde 15-16’ları ortalama olarak gösteren anketler var. Buna DEVA, Gelecek gibi yeni kurulan partilerle Millet İttifakı’nın içinde yer almış olan Saadet Partisi’nin oylarını da eklediğimiz zaman Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı arasındaki farkın Millet İttifakı lehine 5-6 bazen 7-8 puanı bularak ilerlediğini görüyoruz. Cumhur İttifakı gittikçe zorlanıyor yüzde 40’ın üstüne çıkmakta.

OY GEÇİŞLERİ: Türkiye’de siyaset uzun süredir kutuplaşmış durumda. Fakat liyakatsizlik, kayırmacılık, ekonominin durumu seçmenin şimdiye kadar ‘hiç oy vermem’ diye düşündüğü partilere yönelmesinin önünü açtı. AKP’den de CHP’ye oy geçişi var. Özellikle kent yoksullarından, Kovid döneminde yalnız bırakılan esnaftan ve hacizlerle boğuşan çiftçiden ciddi oy geçişi söz konusu. Aynı şekilde AKP’ye oy veren ailelerin çocuklarından da, Z kuşağından da çok sayıda CHP’ye oy vereceğini söyleyen genç kardeşlerimizle karşı karşıya kalıyoruz. AKP’den ve MHP’den İYİ Parti’ye oy geçişi de söz konusu. Yeni kurulan partilere de geçişi görüyoruz. İttifak içi oy geçişleri olabiliyor fakat bundan daha çok biz artık Cumhur İttifakı’ndan Millet İttifakı’na doğru hızlanan bir oy eğilimi gözlemliyoruz.

‘Yüzde 50+1’i yakalayamazlar’

CHP KİMDEN OY ALIYOR: Özellikle yoksullaşan, güvencesiz ve kırılgan toplum kesimlerinden CHP’ye yüksek miktarda geçiş beyan eden seçmenle karşı karşıya kalıyoruz. Kararsızların içerisinden yönelimi görebiliyoruz.

CHP SEÇMENİNİN JESTİ: (CHP’den İYİ Parti’ye giden seçmeni geri kazandınız mı?) CHP’nin seçmeni çok demokrat ve Türkiye’de özellikle Millet İttifakı’nın bileşeni olan partilerin güçlenmesi için jest yapma kapasitesi olan bir parti. Bu jestler her durumda devam edecek, özellikle cumhurbaşkanlığı adaylığı noktasında Millet İttifakı partileri arasında büyük bir empati ve sempati olduğunu söyleyebiliriz.

45 ARTI 1 BİLE ZOR: Sadece Cumhur İttifakı toplamı olarak değil, Erdoğan kendi başına da tarihinin en kötü istatistikleriyle karşı karşıya. 50 artı 1’i yakalayamadığını hatta 45 artı 1’i bile görmesinin zor olduğunu anketlerde çıkarsayabiliyoruz. Toparlayabileceği noktayı çoktan geçmiş durumda. AKP içindeki hesaplaşmalara bile bu anket yorumları yansıyor. AKP’nin içindeki bir kanat MHP’nin, diğer kanat da AK Parti’nin oylarını düşük gösteriyor. AKP’nin 37 bandının yukarısına çıkamadığını görüyoruz.

MİLLET İTTİFAKI GENİŞLEYECEK: Biz CHP kadroları olarak Millet İttifakı’nın tüm bileşenleriyle birlikte daha da genişleyeceğimizi umut ederek ve bunu tasarlayarak bu kötü gidişata ‘dur’ diyecek, gerçekten cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yakışan bir demokrasi, kalkınma ve devlet yönetimi anlayışıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz.